Altın fiyatının daha nereye kadar yükseleceği veya ne zaman düşeceği merak konusu.

İnsanlık tarihi boyunca altın en gözde ve en çekici maden ve yatırım aracı olmuş, her ortam ve şartta bozulmadan sağlam kalabilen, fiziki olarak elinde bulundurmanın daha bir avantaj ve güç göstergesi olduğu bir gerçek.

1980'li yıllarda onsu (31,1 gr) 800 dolar olan altın 1999 yılında 250 dolara kadar inmiş 2011 yılında ise 1920 dolara kadar çıkarak rekor kırmış ancak daha sonrasında 1050 dolara kadar da düşmüştü. Salgının zirve yaptığı 2020 yılında ise 2070 dolara kadar çıkarak tarihi rekorlar kırmıştı.

Maliyet fiyatı önceki yıllarda yerine göre 800 ila 1200 dolar arasında olan altın bugünlerde 1400 dolara maledilebiliyor. Şu an ons değeri 4300 dolar seviyelerinde ve 2025 yılı hedefinin hayli üzerinde seyrediyor. Gram fiyatı serbest piyasada 6200 liranın üzerinde olurken uluslararası bankalar arasında ve XAUTL / XAUUSD paritesine baktığımızda ise 5800 lira seviyesinde işlem görüyor. Yurt dışı fiyatı ile iç piyasa fiyatlarının farklılık göstermesinin sebebi, yüksek iç talepten kaynaklanıyor. Yıllık altın üretimimiz 30-50 ton arası iken talep 400 tonu bulabiliyor. Bu aradaki açık da ithal edilerek karşılanıyor.

Bundan sonra ne olacak, nereye kadar gidecek ya da nereden geri dönecek? Asıl can alıcı ve merak edilen nokta burası.

Yılın ilk ve ikinci çeyreğinde 2025 yılı beklenti hedefi 3200 dolar iken şimdiki gibi alıcı bulamıyordu. Bugün “8 bin liraya, 12 bin liraya çıkacak” diye yorum yapanların yılın ortasında düşüş beklentisinde olduklarını ve insanları boşa düşürdüklerini hatırlamakta fayda var. Gelişen küresel riskler, Trump'ın yüksek gümrük vergisi kararları, rezerv para dolar endeksinin yıllık yüzde onu bulan düşüşü ekonomiler ve finasal araçlar üzerindeki etkisiyle altın iki aydır sürekli yükseldi. 2025 yılı hedeflerini hayli aşan altın 2026 yılı hedefini de 5000 dolara kadar yükselten beklentiler oluştu. Kısa vadede kâr satışları ile gelebilecek bir düzeltme beklentisi de var. Ancak mevsimsel etkiyle ve yaklaşan yıl sonu rallisi de söz konusu olunca ani iniş ve çıkışlar kaçınılmaz olacaktır. Eflasyon, gelişmiş ülkelerin faiz kararları, Merkez Bankaları para politikları, askeri ve ticari savaşlar, gelişmiş ülke ekonomilerinde oluşan resesyon altın gibi alternatif yatırım araçlarına olan talebi etkiliyor. Bugünlerdeki yükseliş sonsuza kadar süremez ve elbette şartlar değişecektir. Ayrıca enflasyonist dönemlerde ve küresel risklerin arttığı dönemlerde altın güvenli liman olarak bir sığınaktır.

Küresel ekonomilerdeki değişimler altının seyrini diğer emtia ve yatırım araçlarından ayrıştırıyor ve altın, altın olduğunu ortaya koyuyor. İç piyasada dolar TL paritesine bağlı olarak gram fiyatındaki beklentilerin de değişkenlik göstereceğini ve geri çekilmelerin orta ve uzun vadeli yatırım için alım fırsatı olabileceğini hatırlatmak isteriz.