Türkiye, Küresel Organize Suç Endeksi 2025 raporunda ilk 10 ülke arasında yer aldı. Ülkedeki suç yoğunluğunun 2023’e göre artış göstererek 7,20 puana yükseldiği belirtilen raporda, organize suç aktörlerinin yalnızca yeraltında değil, siyasal ve ekonomik yapıların çevresinde konumlandığı ifade edildi. Türkiye, suça karşı direnç puanında artış gözlemlenmesine rağmen, 193 ülke arasında 131. sırada yer aldı.

Ateşkes Masada Kaldı: 35 İmza Boşuna mı Atıldı, İmza Sahipleri Neden Tepkisiz?
Ateşkes Masada Kaldı: 35 İmza Boşuna mı Atıldı, İmza Sahipleri Neden Tepkisiz?
İçeriği Görüntüle

Cenevre merkezli Global Initiative Against Transnational Organized Crime tarafından yayınlanan Küresel Organize Suç Endeksi 2025 raporuna göre Türkiye, suç yoğunluğunun en yüksek olduğu 10’uncu ülke oldu. 193 ülkenin yer aldığı raporda, Türkiye’de suç ekonomileri büyürken, suç aktörlerinin yalnızca yeraltında değil, siyasal ve ekonomik yapıların çevresinde konumlandığı belirtildi.

Raporda, Türkiye’nin suçluluk puanının 7,20’ye yükseldiği, buna karşın suça direnç (resilience) puanının 3,96’da kaldığı ifade edildi. Türkiye, organize suç endeksinde Asya’da 3’üncü, Batı Asya’da ise 2’nci sırada yer aldı. Devletin suçlarla mücadele kapasitesinin artmasına rağmen, suçun “kontrol altına alınamadığı” ve yargı ile yürütme arasındaki dengesizliğin kurumsal mücadeleyi zayıflattığı vurgulandı.

Raporda en kötü durumdaki ülkeler Myanmar (8,08), Kolombiya (7,82), Meksika (7,68) ve Ekvator (7,48) olarak sıralanırken, Lübnan (7,30) Türkiye’nin hemen önünde, 9'uncu sırada yer aldı. Kenya, Irak, Honduras ve Brezilya; Türkiye’yi takip eden ülkeler oldu. Türkiye, organize suç sıralamasında bütün Avrupa’yı geride bırakırken, Asya ülkeleri arasında 3'üncü oldu.

En iyi durumdaki ülkeler: Küçük ada/devletler ve mikro-devletler oldu; Tuvalu (1,53), Nauru (1,72) ve Liechtenstein (2,10) en düşük risk puanları verildi.

suc-duzeyi-puani.jpg
Türkiye Suç Düzeyi Puanı - Ocindex

‘ADALET SİSTEMİNE OLAN GÜVEN SARSILDI’

Türkiye’nin yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü konularında zayıf performans gösterdiği belirtilen raporda; siyasi baskılar, keyfi tutuklamalar ve çelişkili yargı kararları nedeniyle adalet sistemine olan güvenin sarsıldığı ifade edildi. Cezaevi kapasitesinin aşırı dolduğu, insanlık dışı koşulların sürdüğü ve yolsuzlukla mücadelede ilerleme kaydedilemediği vurgulandı.

Her ne kadar güvenlik güçleri binlerce şüpheliyi yakalasa da uzmanlık eksikliği ve siyasi etkiler nedeniyle birçok dosyanın etkin biçimde soruşturulamadığı kaydedildi.

‘DEVLET BAĞLANTILI SUÇ AKTÖRLERİ, CEZASIZLIK KÜLTÜRÜNE NEDEN OLDU’

Raporda, Türkiye’deki suç ağlarının merkezi yapılarından uzaklaşarak yarı bağımsız hücrelere dönüştüğü belirtildi. Bu grupların uyuşturucu, silah ve insan kaçakçılığının yanı sıra eğlence sektörü ve özel güvenlik şirketleri üzerinden haraç topladığı kaydedildi.

Bazı grupların, PKK ve benzeri örgütlerle iş birliği yaparak gelir elde ettiği ve siyasi bağlantılar sayesinde dokunulmazlık kazandığı ifade edildi.

Devlet bağlantılı geçmiş suç aktörlerinin varlığı, hesap verilebilirliği zayıflattı ve cezasızlık kültürünü güçlendirdi.

Raporda, ülke içinde metamfetamin ve captagon üretiminin yaygınlaştığı, Latin Amerika kartelleriyle bağlantılı Türk grupların kokain ticaretindeki rolünün arttığı ileri sürüldü.

‘EKONOMİK BASKILAR SUÇ EKONOMİSİNİ BÜYÜTTÜ’

Raporda yüksek enflasyon, döviz krizleri ve işsizlik, suç ekonomilerini büyüten başlıca nedenler olarak gösterildi. Tütün, yakıt ve altın kaçakçılığının halk arasında “meşru geçim” biçimi haline geldiği belirtildi.

Karar'ın haberine göre, Her ne kadar Türkiye 2024’te FATF gri listesinden çıkarılmış olsa da kara para aklama risklerinin sürdüğü ifade edildi. Rapor, devletin suçlarla mücadele mekanizmalarındaki artışın, suçun kontrol altına alınmasını sağlayamadığını vurguladı.

‘TÜRKİYE ARTIK SADECE TRANSİT ÜLKE DEĞİL’

Raporda, Türkiye’de insan ticareti ve göçmen kaçakçılığının yaygın biçimde devam ettiği ve ülkenin hem geçiş ülkesi hem de hedef ülke haline geldiği belirtildi. Yabancı uyruklu vatandaşların ve çocukların ağırlıklı olarak zorla çalıştırma, cinsel istismar ve erken evlilik mağduru olduğu ileri sürülürken; sahte evlilikler, organ ticareti ve ev içi kölelik vakalarının da sürdüğü ifade edildi.

Rapora göre göçmen kaçakçılığı ise artık yalnızca transit değil, Türkiye kaynaklı bir faaliyete dönüştü. Türk vatandaşlarının da yasa dışı yollardan AB’ye geçmeye çalıştığı kaydedildi.

Sınır bölgelerinde şiddet, fahiş ücretler ve zorla uyuşturucu taşıma gibi ihlallerin sürdüğü belirtildi.

suca-direnc-orani-organize-suc-endeksi.jpg
Türkiye Suça Direnç Puanı - Ocindex

2025 raporuna göre Türkiye’de fidye yazılımları, veri ihlalleri ve çevrimiçi dolandırıcılıklar ciddi artış gösterdi. Siber saldırılarda hem yerli hem yabancı aktörlerin, özellikle Rusya bağlantılı grupların etkin olduğu belirtildi. Mali suçlarda ise vergi kaçakçılığı, yolsuzluk ve kamu kaynaklarının zimmete geçirilmesi öne çıktı.

Belediyelerde ve sağlık sektöründe usulsüzlük vakalarının tespit edildiği, ancak çoğunun hesap verilebilirlik eksikliği nedeniyle cezasız kaldığı vurgulandı. Devletle ilişkili iş çevrelerinin, bu suçlarda “dokunulmazlık zırhına” sahip olduğu ifade edildi.

Bu Bir İlandır