ABD'yi sarsan Jeffrey Epstein ve fuhuş ağı davasıyla ilgili ortaya çıkan yeni detaylar kan dondurmaya devam ediyor. Son olarak Epstein'ın kurduğu bu iğrenç ağın Türkiye'ye kadar sıçradığı iddia ediliyor. Kamuoyuna açılan belgelerde iki Türk'ün adı da geçiyor.
ABD’de kız çocuklarına yönelik cinsel istismarla suçlanan ve Manhattan’daki hücresinde intihar eden iş insanı Jeffrey Epstein’in iddianamesine ilişkin yeni ayrıntılar gün yüzüne çıkmaya devam ediyor.
Pedofili, 18 yaşından küçük genç kızları alıkoyma, fuhuş ağı oluşturma gibi suçlarla yargılanırken hapishanede ölü bulunan Jeffrey Epstein ile ilişkili davalarda görülen belgeler geçtiğimiz haftalarda kamuoyuna sunulmuştu. Voa'nın haberine göre; belgelerde Türkiye'den iki kişinin adının geçmesi Epstain'ın Türkiye'den kız çocuklarını kaçırıp kaçırmadığı ile ilgili soruları gündeme getirdi.
İŞTE O İSİMLER...
Belgelere göre; ismi geçen Banu Küçükköylü ve Turabi Fırat, Epstein’in uçağıyla seyahat eden kişiler arasında.
Prens Andrew ve Epstein'ın tacizine uğradığını iddia eden ve Epstein skandalının öne çıkan isimlerinden biri haline gelen Virginia Giuffre ile Küçükköylü'nün beraber Epstein'ın uçağında yolculuk ettiği iddia ediliyor.
Epstein’in özel uçağına binen bir diğer Türk vatandaşı Turabi Fırat’ın da o tarihlerde ABD’de beş yıldızlı bir otelde yiyecek içecek müdürü olarak görev yaptığı iddia ediliyor.
TÜRKİYE'DEN KIZ ÇOCUKLARI KAÇIRILDI MI?
Türkiye'den de isimlerin davada yer alması başka kız çocuklarının kaçırılıp getirildiği şüphesini uyandırırken, iddianameye göre, Epstein’in pilotu Nadya Marçinko yargıcın kendisine yönelttiği başka ülkelerden ve Türkiye’den de kız çocuklarının ABD’ye getirilip getirilmediği konusundaki soruyu konuşmama hakkını kullandığını söyleyerek yanıtsız bıraktı.
ÖLÜMÜ ŞÜPHELİ GÖRÜLÜYOR
Epstein ilk olarak 2006 yılında Florida’da reşit olmayan kızlarla para karşılığı cinsel ilişkiye girmekle suçlanıp yargılanmıştı.13 ay hüküm giyen Epstein'a daha sonra 2019 yılında yeniden dava açıldı ve bu defa tutuklanmıştı. Manhattan’da kaldığı hapishane hücresinde ise 10 Ağustos 2019’da intihar etti. Ancak Epstein'ın ölümüne bazı kesimler özellikle kardeşi Mark Epstein şüpheyle yaklaşmış, ağabeyinin intihar ettiği sırada kameraların kaydetmemesi ve gardiyanların uyuması pedofili suçlusunun ölümüne daha da şaibeyle bakılmasına neden oldu.
Epstein ile beraber hem sevgilisi hem de ortağı olan Ghislaine Maxwell de yargılandı. Son derece zengin ve aristokrat bir aileden gelen Maxwell ise 20 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Yeni açıklanan belgeler Epstein mağdurlarından Virginia Giuffre’nin Maxwell hakkında 2015 yılında açtığı ve 2017 yılında karara bağlanan davayla ilişkili. Mahkeme bu dosya üzerindeki gizlilik kararını kaldırma kararı aldı ve kamuoyuna açılan belgeler her geçen gün ayrı bir yankı uyandırdı.
Belgelerde eski ABD Senatörü George Mitchell, Fransız manken menajeri Jean Luc Brunel, Prens Andrew, milyarder Glenn Dubin, Epstein'ı temsil eden hukuk profesörü ve ünlü avukat Alan Dershowitz, Naomi Campbell, Heidi Klum, Michael Jackson, Leonardo DiCaprio, Bill Clinton, Cameron Diaz gibi pek çok kişinin ismi yer alsa da hepsi taciz ile suçlanmıyor.
ABD'de en küçüğü 14 olmak üzere 18 yaş altındaki onlarca kız çocuğuna cinsel istismarda bulunmak ve fuhuş ağı oluşturmak suçlamasıyla yargılanan Jeffrey Epstein, tutuklu bulunduğu New York Manhattan Metropolitan Merkez Hapishanesi'ndeki hücresinde 10 Ağustos 2019'da ölü bulunmuştu. Epstein davasına ilişkin dosyaların dördüncü kısmı da kamuoyuna duyuruldu.
Gazeteci İbrahim Haskoloğlu'nun derlemesine göre; ABD'de yaşayan Jeffrey Epstein, mali başarıları ve sosyal bağlantıları ile tanınan bir finansçıydı. Finans sektöründe kendisine yer edinen Epstein, Wall Street'te çalışmış ve milyarderlerle iş yapmış bir isim olarak öne çıkıyordu. 2005 yılında Florida'da bulunan evinde çocuklara cinsel istismarda bulunmak ve fuhuş ağı kurmakla suçlanarak soruşturulmaya başlandı. İlk olarak 14 yaşındaki bir çocuk, ailesine Epstein'in sevgilisiyle birlikte göğüs bölgesine dokunduklarını söyledi. Söz konusu ifadeler üzerine polise giden aile, soruşturmaların başlamasını sağladı.
CİNSEL İSTİSMARDAN BAŞKA ERKEKLERLE İLİŞKİYE ZORLANMAYA
Soruşturma derinleştikçe Epstein'in evinde gerçekleşen cinsel istismar olaylarının yanı sıra genç kızların ve çocukların başka erkeklerle ilişkiye zorlanmasına dönüştü. Soruşturma sürerken federal savcılar tarafından yapılan bir anlaşma ile Epstein, 2008 yılında Florida'da sadece devlet düzeyinde bir "Suçlu Plea Anlaşması" yaptı. Bu anlaşma, federal taciz suçlamalarını ortadan kaldırdı ve Epstein'ı sadece devlet düzeyindeki bir suçla sınırladı.
ANLAŞMANIN DETAYLARI ORTAYA ÇIKTI
2018 yılında Miami Herald gazetesinde yayımlanan bir araştırma makalesi ile, skandal daha geniş kapsamda ve ulusal düzeyde gündeme geldi. Gazetede yayımlanan makale, Epstein'in federal savcılar ile yaptığı anlaşmanın detaylarını gün yüzüne çıkardı. Araştırmada, savcıların Epstein'e özel bir muamele gösterdiği ve cinsel istismar suçlarını hafiflettiği eleştirileri yer aldı. Söz konusu makalenin yayımlanmasının ardından Epstein dosyası yeniden açıldı. Epstein tekrar soruşturulmaya başlanarak yeni suçlamalarla karşı karşıya kaldı.
Açılan soruşturma, Epstein'in 2019 yılındaki ölümüne kadar devam etti. Epstein'a yöneltilen suçlamalar arasında, en küçüğü 14 yaşında olmak üzere 18 yaş altındaki çocuklara cinsel tacizde bulunmak ve fuhuş ağı oluşturmak yer aldı.
EPSTEIN, KIZLARI TUZAĞA NASIL ÇEKİYORDU?
Epstein, yıllarca yaşı küçük olan kızları tuzağa çekmek için çeşitli yöntemler kullandı. Bu yöntemler:
Sosyal Statü ve Çevre: Epstein, zenginlik ve sosyal statüsünü kullanarak çocukları etrafında topladı. Lüks malikaneleri, özel jetleri ve etkileyici bağlantılarıyla çocuklara çekici gelmeye çalıştı.
Finansal Bağlantılar ve Bağımlılık: Epstein, çocukları finansal olarak destekleyerek bağımlılık oluşturdu. Maddi yardım ve lüks yaşam tarzı, çocukları suç faaliyetlerine çekmek ve onları kontrol altında tutmak için kullanıldı.
"Masaj" Bahanesi: Epstein, çocukları masaj seanslarına katılmak üzere evine davet etti. Ancak, bu masaj seansları aslında cinsel taciz amaçlıydı. Epstein, bu faaliyetleri örtmek ve yasal zeminde kendini korumak amacıyla masaj bahanesini kullandı.
Yurtdışı Seyahatler: Epstein, çocukları özel jetiyle farklı yerlere götürerek onları kontrol altında tutmaya çalıştı. Yurtdışındaki seyahatler, suçlarını gizlemek ve mağdurların kaçmalarını zorlaştırmak amacı taşımış olabileceği düşünülüyor.
DOSYANIN DÖRDÜNCÜ BÖLÜMÜ KAMUOYU İLE PAYLAŞILDI
Epstein davasına ilişkin dosyaların dördüncü kısmı da kamuoyuna duyuruldu. ABD basınındaki haberlere göre, davaya ilişkin kamuoyuna açıklanan son dosyalarda, Epstein'a ait adada genç kızların yanı sıra o dönemde adada olduğunu reddeden Epstein'in eski kız arkadaşı Ghislaine Maxwell'in de aralarında bulunduğu 2006'da çekilmiş birçok fotoğraf ortaya çıktı. Fotoğraflar, fuhuş ağının iç işleyişini ortaya koyan Epstein'in mağdurlarından Sarah Ransome hakkındaki dosya aracılığıyla açıklandı. Epstein'e karşı ana davacı olan Virginia Giuffre'nin avukatları, Maxwell'in, o dönemde adada olduğunu "kesin olarak" kanıtladığını belirtti.
Dosyalara göre, Ransome, Epstein'ın adası Little St James'e götürülen tüm kızlara Victoria's Secret marka bikini ve gecelikler verildiğini iddia etti. Ransome, eski ABD Başkanı Bill Clinton, İngiliz iş insanı Richard Branson ve Prens Andrew'un, Ransome'un arkadaşı ile cinsel ilişkiye girdiği videoların Epstein tarafından çekildiğini öne sürdü.
CLINTON VE TRUMP'A YÖNELİK SUÇLAMALAR
Dosyalarda, Ransome'un, Clinton ve Branson'a yönelik suçlamalarının yanı sıra eski ABD Başkanı Donald Trump'ı da suçlayan ifadeleri yer alıyor. Dava kapsamında e-postaları incelenen Ransome'un gönderilerinden birinde, "bir arkadaşının, Trump ile ilişkiye giren kızlardan biri olduğunu" yazarken, Ransome, başka bir arkadaşının da Clinton ile ilişkiye girdiğini ifade etti.
"SUÇLAMALAR ASILSIZ"
Trump'ın sözcülerinden Steven Cheung da söz konusu "asılsız suçlamaların yanlış olduğu için geri çekildiğini" söyledi. Uluslararası Adalet Divanında İsrail'i savunması planlanan Alan Dershowitz'in avukatları ise Ransome'un "hatalı açıklamalarının panzehiri olarak e-postaların önemli olduğunu" kaydetti. Branson'ın kurucusu olduğu şirket Virgin Group’un sözcüsü, 2019’da Ransome’un "kasetleri uydurduğunu" söylediği bir röportaja işaret ederek, Ransome’un ifadelerinin "temelsiz ve asılsız" olduğunu ifade etti. Ransome ise basına yaptığı açıklamada "bu olaydan uzaklaşabilmek için" söz konusu ifadeleri geri almak istediğini ifade etti.
TÜRKİYE İDDİASI
Davada paylaşılan belgelerden birinde, "Epstein’ın çocuk ticareti rotasında Türkiye’nin de olduğu" iddia edildi. Epstein'ın pilotu çapraz sorguda köşeye sıkıştı, susma hakkını kullandı. Sputnik'ten Kutalmış Gürbüz'ün haberine göre, Epstein’ın istismar faaliyetlerini bilip bilmediği, Bill Clinton’ı tanıyıp tanımadığı ve kız çocuklarının fuhuşa zorlandığını görüp görmediği sorulan Marçinko, avukatının tavsiyesine uyarak bu soruların tamamında susma hakkını kullandı.
1328 NO'lu dosyanın, 407-6, 407-8 ve 407-9 numaralı ek belgelerinde yer alan Nadya Marçinko sorgusunda önemli bir detay göze çarptı.
13 Nisan 2010 tarihli çapraz sorguda Marçinko'ya şu sorular soruldu:
“15 yaşındaki Jane Doe #102 kod adlı mağdur için Jeffrey Epstein ve/veya Ghislaine Maxwell tarafından çeşitli pasaportlar alındığını ve daha sonra Palm Beach, New York, Santa Fe, Los Angeles, San Francisco, St. Louis, Avrupa, Karayipler ve Afrika’ya götürüldüğünü biliyor muydunuz? Bu aynı zamanda Jeffrey Epstein’ın Türkiye’den, Çek Cumhuriyeti’nden (Çekya) ve Asya ülkelerinden çocuk kaçırdığı ve getirdiği anlamına geliyor. Bunun farkında mıydınız? Jean Luc Brunel, uluslararası çocuk ticaretinde Epstein’ın ortağı mı? Jeffrey Epstein’ın, Jane Doe #102 kod adlı mağduru istismar ettikten sonra, soylulara, siyasetçilere, akademisyenlere, iş insanlarına da pazarladığını biliyor muydunuz?”
EPSTEIN İLE BAĞLANTILI OLDUĞU İDDİA EDİLEN BAZI İSİMLER
Epstein'ın suçlarına karıştığı iddia edilen bazı önemli isimler ise şöyle:
Ghislaine Maxwell: Epstein'ın eski kız arkadaşı ve suç ortağı olarak bilinen Ghislaine Maxwell, genç kızları suç faaliyetlerine çekmekle ve Epstein'ın fuhuş ağına katılmalarına aracılık etmekle suçlanmıştır. Maxwell, 2022'de beş federal cinsel ticaret suçlamasından mahkum edilmiştir.
Prens Andrew (York Düşesi Sarah Ferguson'ın eski eşi): Virginia Giuffre adlı bir mağdur, Prens Andrew'un kendisine cinsel tacizde bulunduğunu iddia etmiştir. Prens Andrew, bu iddiaları reddetmiş ve 2019'da verdiği röportajda suçlamaları yalanlamıştır.
Bill Clinton: Epstein ile eski ABD Başkanı Bill Clinton'ın arkadaşlığı bilinmektedir. Clinton, Epstein'ın uçağıyla seyahat etmiş ve Epstein'ın malikanesine ziyarette bulunmuştur. Ancak, Clinton suçlamalara karşı her zaman suçsuz olduğunu savunmuştur.
Donald Trump: Epstein ile eski ABD Başkanı Donald Trump'ın da bir dönem arkadaş oldukları bilinmektedir. Ancak, Trump da Epstein'ın suçlarına karıştığı iddialarını reddetmiş ve 2019'da Epstein ile son görüşmesinin 15 yıl önce gerçekleştiğini belirtmiştir.
Alan Dershowitz: Epstein'ın avukatlarından biri olan Alan Dershowitz, Epstein ile yakın bir ilişkisi olduğu ve suçlara karıştığı iddialarıyla gündeme gelmiştir.
NETFLIX BELGESELİ OLDU
ABD'li milyarder pedofil Jeffrey Epstein’ı konu alan Netflix belgesel dizisi, geçtiğimiz yıllarda yayımlandı. Jeffrey Epstein: Korkunç Zengin (Jeffrey Epstein: Filthy Rich) adlı belgesel dizi, cinsel suçlardan hüküm giyen Jeffrey Epstein’ın adaletten kaçmak için zenginliğini ve gücünü nasıl kullandığını inceliyor. Suç belgeseli türündeki dizide, mağdurlarla röportajlar da yer alıyor.