35 ülke liderinin imzasıyla Gazze'deki soykırıma 'resmen' son veren ateşkes anlaşmasını İsrail bir kez daha çiğnedi. 10 Ekim'den bu yana türlü bahanelerle ateşkesi 47 kez ihlal edip 38 kişiyi katleden Netanyahu yönetimi dün de 'ölen rehinelerin teslimi gecikti' diye Refah'ı bombaladı. Saldırılara ‘garantör devletler’ henüz bir tepki vermedi.
İsrail'in iki yıldan bu yana Gazze'de sürdürdüğü katliamları sona erdirmek için Şarm El Şeyh’te 13 Ekim'de düzenlenen 'Barış Zirvesi'nde; Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mısır Cumhurbaşkanı Sisi, Katar Emiri Al Sani ve ABD Başkanı Trump ateşkes anlaşmasına dair niyet belgesine imza attı. 35 ülke de anlaşmaya destek verdi. Tarihi anlaşma olarak kayıtlara geçen zirveyi, Netanyahu'nun ateşkes bozan kötü sicili nedeniyle dünya temkinli memnuniyetle karşıladı. Katil bekleneni yaptı, ateşkesi 47 kez ihlal edip 38 kişiyi öldürdü.
GARANTÖRLERİN YÜKLEDİĞİ SORUMLULUK AĞIR GELDİ
Katil dün de Hamas’ın ‘ölü rehineleri teslim etmeyerek’ ateşkesi ihlal ettiği bahanesiyle Refah’a bomba yağdırdı, 8 Filistinli katledildi. İsrailli bakanlardan art arda ‘Savaşa devam emri verilmeli’ çağrısı yapıldı. Güvenlik toplantısı yapan Netanyahu, Gazze Şeridi’ne yönelik “sert müdahalede bulunulması” talimatı verdi. Savunma Bakanı Katz ise “Hamas, ağır bedel ödeyecek” tehdidi savurdu. Ateşkesin arkasında durduğunu kaydeden Hamas yöneticisi İzzet er-Rişk, “İsrail garantörler önündeki sorumluluklarından kaçmak için bu girişimlerde bulunuyor” dedi.
‘SOYKIRIMA DÖNERSE BEDELİ AĞIR OLUR’ DENMİŞTİ
ABD basını, İsrail'in Refah Sınır Kapısı'nı açmama kararından Trump yönetiminin rahatsızlık duyduğunu ve bu konuda İsrail'e baskı yaptığını yazdı. Barış Zirvesi'nde imzası olan ülkeler de "İsrail yeniden soykırıma dönerse bunun bedelinin ağır olacağını kendisi de biliyor" açıklaması yapmıştı.

ATEŞKES MASADA KALDI
35 ülke liderinin imzasıyla Gazze’deki soykırıma ‘resmen’ son veren ateşkes anlaşması İsrail tarafından hiçe sayılıyor. Netanyahu yönetimi, Hamas’ı ‘ilgimiz yok’ demesine rağmen ateş açmakla suçladı. Refah’ı bombalayarak sekiz kişiyi katletti. İsrail’in ateşkes sonrası saldırılarında 50’ye yakın Filistinli daha soykırım kurbanı oldu.
Karar'ın haberine göre, İsrail’in iki yıldan bu yana Gazze’de sürdürdüğü soykırımı sona erdirmek için Mısır’ın Şarm El Şeyh kentinde 13 Ekim’de düzenlenen ‘Barış Zirvesi’nde; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el-Sisi, Katar Emiri Temim bin Hamed es-Sani ve ABD Başkanı Donald Trump ateşkes anlaşmasına dair niyet belgesine imza attı. 35 ülke de anlaşmaya destek verdi. Tarihi anlaşma olarak kayıtlara geçen zirveyi, Netanyahu’nun ateşkes bozan kötü sicili nedeniyle dünya temkinli memnuniyetle karşıladı. Ancak İsrail ateşkesin kalıcılığı konusunda endişeleri yine haklı çıkardı. İşgal ordusu, Gazze Şeridi’nin güneyinde yer alan Refah bölgesine bomba yağdırdı. Saldırılarda son 24 saatte sekiz Filistinlinin hayatını kaybettiği açıklandı. Daha önce cenazelerin tümünün teslim edilememesi nedeniyle sorun çıkaran İsrail, cuma günü de Refah bölgesinde “birkaç teröristin” askerlerine ateş açtığını iddia ederek ateşkesi bir kez daha ihlal etti. İsrail, ateşkes anlaşması gereği açılması gereken, Gazze ile Mısır arasındaki Refah sınır kapısının da ikinci bir duyuruya kadar kapalı kalacağını bildirdi. Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları ise, ateşkes başta olmak üzere yapılan tüm anlaşmalara tamamen bağlı olduklarını duyurdu. Kassam Tugaylarından dün yapılan yazılı açıklamada, “Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah bölgesinde herhangi bir olay veya çatışma yaşandığına dair bilgimiz yok. Bu bölgeler, işgal güçlerinin kontrolünde bulunan ‘kırmızı bölgeler’ olarak tanımlanmaktadır. Bu yılın mart ayında savaşın yeniden başlamasından bu yana orada kalan gruplarımızla bağlantı kesildi. O tarihten beri onların hayatta olup olmadıklarına dair bize hiçbir bilgi ulaşmamıştır. Bu nedenle, bu bölgelerde yaşanan herhangi bir olayla ilgimiz yoktur. Hala hayatta biri varsa bile oradaki mücahitlerimizle iletişim kuramıyoruz.” ifadeleri kullanıldı. Hamas yöneticisi İzzet er-Rişk ise, “İsrail arabulucular ve garantörler önündeki sorumluluklarından kaçmak için bu girişimlerde bulunuyor” dedi. İsrail hükümeti Hamas’ın bu açıklamasına rağmen art arda tehditler savurdu. Savunma Bakanı Yisrael Katz ve güvenlik yetkilileriyle istişarelerde bulunduğu aktarılan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Gazze Şeridi’ne yönelik “sert müdahalede bulunulması” talimatı verdiği açıklandı. İsrail devlet televizyonu KAN’ın güvenlik yetkililerine dayandırdığı haberinde de Gazze’ye yeni saldırılar düzenleneceği belirtildi. Katz da, Hamas’ın Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşmasını ihlal ettiğini öne sürerek “Hamas, ağır bedel ödeyecek” tehdidinde bulundu. İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı aşırı sağcı Itamar Ben-Gvir, sosyal medya platformu X’ten yaptığı paylaşımda, Başbakan’a “orduya azami güçle Gazze’deki savaşa tamamen devam etmesi emri verme” çağrısı yaptı. İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich de, X hesabından “savaş” ifadesinin yer aldığı tek kelimelik bir paylaşım yaptı. Bu arada ABD basını, İsrail’in Refah Sınır Kapısı’nı açmama kararından Trump yönetiminin rahatsızlık duyduğunu ve bu konuda İsrail’e baskı yaptığını yazdı. Barış Zirvesi’nde imzası olan ülkeler de “İsrail yeniden soykırıma dönerse bunun bedelinin ağır olacağını kendisi de biliyor” açıklaması yapmıştı.
HAMAS İKİ CENAZEYİ DAHA TESLİM ETTİ
İsrail, Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşması kapsamında Hamas’ın teslim ettiği 2 cesedin İsrailli esirlere ait olduğunu doğruladı. İsrail Başbakanlık Ofisi’nden yapılan açıklamaya göre, İsrail Ulusal Adli Tıp Enstitüsü önceki akşam saatlerinde teslim alınan cesetlerden birisinin İsrail vatandaşı Ronen Engel’e ait olduğunu tespit etti. Açıklamada, Engel’in 7 Ekim 2023’te İsrail’in güneyindeki Nir Oz yerleşim yerinde öldürüldüğü ve cesedinin Gazze’ye götürüldüğü iddia edildi. İsrail ordusundan yapılan açıklamada ise Hamas’ın önceki akşam saatlerinde teslim ettiği ikinci cesedin Tayland vatandaşı Sonthaya Oakkharasri olduğu belirtildi. Oakkharasri’nin de Be’eri yerleşim yerinde 7 Ekim 2023’te öldüğü ve cesedinin Gazze’ye götürüldüğü iddia edildi. Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşması kapsamında Hamas, 20 sağ İsrailli esiri serbest bırakmış, 12 ölü esirin ise cesedini teslim etmişti. İsrail ise Gazze’den alıkoyduğu 135 Filistinlinin cenazesini iade etmişti.
SALDIRILARIN ADI ‘DİRİLİŞ SAVAŞI’ OLDU
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze dahil 2 senedir çok sayıda ülkede yaptıkları saldırılara resmi olarak “Diriliş Savaşı” adını verdiklerini duyurdu. Kabine toplantısı öncesinde açıklamalarda bulunan Netanyahu, savaşa resmi bir isim verilmesi önerisini hükümetin onayına sunduğunu belirtti. İsrail’in 7 Ekim 2023’ten sonra yeniden ayağa kalkarak savaşa başladığını öne süren Netanyahu, “İran ekseninin varoluşsal tehdidini” ortadan kaldırdıklarını savundu. Netanyahu, 2 senedir yürüttükleri saldırılarının bağımsızlık savaşının devamı olduğunu iddia ederek bu saldırılara “Diriliş Savaşı” adını verdiklerini açıkladı. İsrail, 8 Ekim 2023 itibariyle Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilere yönelik soykırıma varan saldırılar düzenlemiş, açlığı silah olarak kullanmış, 68 binden fazla Filistinlinin ölümüne neden olurken Gazze’de yaşayan 2 milyondan fazla Filistinliyi defalarca yerinden etmişti. Bu süre zarfında Lübnan’a yönelik de şiddetli saldırılar düzenleyen İsrail, Suriye’deki Baas rejimi unsurlarını ve Yemen’deki Husileri de hedef almıştı. İsrail, Haziran 2025’te İran’a yönelik de geniş çaplı saldırılar düzenlemiş ve bu saldırılarda çok sayıda İranlı üst düzey yetkili hayatını kaybetmişti.




