Gazze'de yaşanan ve 50 binden fazla insanın hayatını kaybettiği soykırımın gölgesinde, İsrail'le ticaretin devam etmesi büyük tepki çekiyor. İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, TBMM'de yaptığı basın toplantısında, Türkiye'nin Gazze'deki soykırıma karşı tutumunu ve Türk limanlarının İsrail'e silah ve mühimmat sevkiyatında kullanılmasını gündeme getirdi.
Gazze’de soykırım devam ederken ve 50 binden fazla şehit verilmişken Soykırımcı İsrail’e ticaretin devam etmesine tepkiler sürüyor.
İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, Gazze’de süregelen soykırım karşısında Türkiye’nin tutumu ve İsrail’e silah ve mühimmat sevkiyatında Türk limanlarının kullandırılması konularına değindi.
“Gazze’de açık bir soykırım yaşanıyor, bunu önleyememenin utancını yaşıyoruz” diyen Yeneroğlu, 7 Ekim 2023’ten beri süren katliamın soykırıma dönüştüğünü ve uluslararası toplumun bunu engellemek için gerekli adımları atmadığını söyledi.
Yeneroğlu, 50 bini aşan ölüm ve 114 bini aşkın yaralının büyük bölümünün kadın ve çocuklardan oluştuğunu, adeta canlı yayınlanan katliamı durduramamanın utanç verici ve kabul edilemez olduğunu kaydetti.
Yeneroğlu ayrıca, İsrail’in Gazze’de durdurulmaması halinde sıranın Batı Şeria’ya geleceğini, Filistinlilerin Filistin’den sürülmesi ve bölgenin tamamen ilhakıyla sonuçlanacak bu adımların, bölgesel güvenlik açısından ciddi tehditleri ve savaş risklerini beraberinde getireceğini söyledi.
İSRAİLLE TİCARET SON BULMALI!
“Soykırıma tedarik sağlayan MAERSK ve ZIM gemilerinin Türk limanlarını kullanması asla kabul edilemez” diyen Yeneroğlu, dünyanın en büyük deniz taşımacılığı şirketlerinden MAERSK’in, soykırıma destek veren ABD ve Batı ülkelerinden silah ve mühimmatı İsrail limanlarına taşıdığını, Nisan ayının son günlerinde Akdeniz ülkelerinin limanlarında seyir halinde olan bir MAERSK gemisinin Fas’ta protestolar nedeniyle limana yaklaştırılmadığını söyledi.
MAERSK’in Gazze’deki katliamda kullanılan F-35 savaş uçakları parçalarını taşıyan söz konusu gemisinin Fas’ın ardından Mersin limanına doğru hareket ettiğini ancak kamuoyunda oluşan tepki nedeniyle bu sabah saatlerinde limana yanaşamadığını, ancak limanları kullandırmanın utancının Türk makamlarının omzunda olduğunu kaydetti.
MAERSK gemisinin Mersin limanına yanaşmamasının sorunu çözmediğini belirten Yeneroğlu, başta İsrail devletine yakın ZIM şirketi vasıtasıyla olmak üzere İsrail’e çelik ve savaş suçları için kullanılan diğer malzemelerin tedarik edilmesinin tamamen önlenmesi gerektiğini, ancak açık kaynaklara da yansıyan gemi trafiği raporlarının Türk limanlarından sevkiyatın önümüzdeki günlerde de süreceğini gösterdiğini, hülle yoluyla yapılan ticaretin de milletin aklıyla alay etmek olduğunu ve buna bir an önce son verilmesi gerektiğini kaydetti.
FİLİSTİN GÖNÜLLÜLERİ DAVALARI DÜŞÜRÜLMELİ!
“TBMM Başkanı Sayın Kurtulmuş’a sesleniyorum: İnisiyatif kullanın, Filistin gönüllülerine baskı uygulanmasını engelleyin” çağrısını yapan Yeneroğlu, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un geçtiğimiz günlerde Filistin'i Destekleyen Parlamentolar Grubu Toplantısı'nda yaptığı konuşmaya değindi. Yeneroğlu, bu tür adımlar ve girişimlerin şüphesiz önemli olduğunu ama pratikte de karşılık bulması gerektiğini, örneğin halihazırda Türk mahkemelerinde yargılaması devam eden 90’ın üzerindeki Filistin gönüllüsü hakkındaki davaların düşürülmesi gerektiğini belirtti.
RÜMEYSA ÖZTÜRK SERBEST BIRAKILMALI!
“ABD’de gözaltında tutulan Rümeysa Öztürk için üst düzey yetkililerimiz neden harekete geçemiyor?” cümlesini sarf eden Yeneroğlu, Filistin davasına verdiği destek nedeniyle bir ayı aşkın süredir ABD’de gözaltında tutulan doktora öğrencisi Rümeysa Öztürk’ün durumuna da değindi. Yeneroğlu, rutin konsolosluk hizmeti ve bürokratik süreç takibinin Öztürk’ün serbest bırakılmasına yetmediğini, üst düzeyde bu konu takip edilirse ancak sonuç alınabileceğini kaydetti.
Kaynak: Milli Gazete
