Muhalefetin içindeki ayrışmaya dikkat çeken Davutoğlu “Siyasetin zeminin kaygan olduğu dönemdeyiz. Zemine sağlam basan ayakta kalır. İktidar olamayınca tüm muhalefet partileri kaygan bir zeminde ayakta durmaya çalışıyor. Paniğe kapılmamak lazım” dedi. İktidarda kimsenin Hasan Bitmez'in cenazesine gelmediğini belirten Davutoğlu, İYİ Parti'den ayrılan Selim Ensarioğlu ile görüştüklerini belirtti.

İYİ Partide Yeni Başkan İçin Karar Günü İYİ Partide Yeni Başkan İçin Karar Günü

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, katıldığı Elips TV yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu: “Hasan Bitmez için Fatih Camii'nden on binler geldi ama hükümetten kimse gelmedi ve taziye yayınlamadı. Grup meselesine gelince, Hasan Bitmez kardeşimiz vefat etti. Bu grubun Türk siyasetindeki önemini kavrayanların adım atması gerekiyordu. 19’u 20 yapmak lazımdı. Kamuoyunun da vicdanı böyleydi. Türkiye siyaseti önümüzdeki günlerde yeniden şekillenecek. Bu yük kaldırılamaz. Bu kadar parçalanmış yük kaldırılamaz.

SELİM ENSARİOĞLU MESAJI

Saadet ya da Gelecek Partisinin sayısının artması yönünde bir ivme kazanılacağı yönündeyim. Türkiye siyasetinde yeni ruh olacak. Ensarioğlu ile kendi hukukumuz var. Kendisini tanırım, derin tecrübesi vardır. Görüşmemizden daha doğal bir durum yok. İstifa eden de değil bugünlerde Türk siyasetinde duayen niteliğe sahip herkesle konuşuyorum. Bunu kanca atmak, el atmak, birilerini bir yere çekmek gibi görmeyin. Bu hukukların devreye girme vakti. Yolların bittiği yerde yeni yollar kurmak vakti.

MUHALEFETTERKİ AYRIŞMA

6’lı Masa önemli bir yaklaşımdı, açılımdı. Çünkü, üç ana damar bugün hala Türk siyasetinde var. Muhafazarlık, milliyetçilik, laiklik. Biz özgürlükçü versiyonu ile pozisyon almak istedik, olmadı. Asgari müşterikte bir araya gelmiştik. Akşener’in son açıklamaları iktidarı kastetme üzerinedir. Siyasetin zeminin kaygan olduğu dönemdeyiz. Bu dönemde zemine sağlam basan ayakta kalır. İktidar olamayınca tüm muhalefet partileri kaygan bir zeminde ayakta durmaya çalışıyor. Paniğe kapılmamak lazım. Elimizde ne var diye bakmak lazım.

AK PARTİ İÇİNDE DARBE YAPTI

Siyaset sarsıntı yaşanıyor. AK Parti de kendi içerisinde bir darbe yaptı. Türkiye’nin neredeyse her suç lideri ve kara para aklayıcısı ile bir İçişleri Bakanımız vardı hatta kendisini sonraki lider olarak lanse ettiriyordu. Hatta MHP’den aldığı destekle bir gecede istifa ediyor, sokaklara da arabaları döküyordu. Şimdi tüm ilişkiler yok ediliyor. Peki daha önceki bakan ne yaptı? Daha önceki bakan ile bu bakan sanki iki ayrı hükümetin bakanı gibi.

'NEBATİ BİR APARATTI'

Sayın Erdoğan ihtiyaç hissettiği anda bir ismi devreye sokar, tehdit hissettiği zaman da devreden alır. Bütün bu dalga geldiği zaman tüm suçu bir bakana atıp durumu değiştiriyor. Mesela Nurettin Nebati. Nurettin Nebati, Erdoğan’ın ‘faiz düşerse enflasyonda düşer’ tezinin operasyonel adamıydı. Bu başarısızlık Nebati'nin başarısızlığı değildi. Nebati bir aparattı. Baktılar ki bu aparat yük oldu. Benim tezim çöktü demek yerine suçu bakana attılar. Partiler kendilerince muhasebeden geçiyor. Erdoğan ayakta kaldı ama Soylu’yu ve Binali’yi tasfiye etti. İktidar bugün kendi içerisinde tasfiye süreci yaşıyor. Türk siyaseti bu anlamda itibar kaybediyor.

'AK PARTİ EKİBİ KALMADI'

AK Parti’nin hem de iktidarda iken ekibi kalmadı. AK Partililerin sorgulaması gereken bir şey. Hayati Bey hariç şu an üst yönetimdeki hiç kimse AK Parti kurucularından biri değil. Bu siyasetin donesinin bozulduğunu gösteriyor. CHP de benzer süreçten geçiyor. Muhalefet neden bir araya gelmiyor? Eski paradigma geçerli değil. AK Parti’yi tekrar etmek ya da Millet İttifakı’nın eskisine bakmak doğru değildir. Yaşandı ve bitti. Türkiye’nin önüne yeni bir ufuk koymak gerekiyor. 6’lı masa dönemi bitti.

'5 BARONUN HAKİMİYETİ VAR'

Karar'da yer alan habere göre, AK Parti siyasi ve genel ahlakı yok etti. 5 baronun hakimiyeti var Türkiye’de. İmar baronları, faiz baronları, ihale baronları, uyuşturucu baronları, siyaset baronları. Bu dört baron siyasetin desteği olmadan yaşayamaz. Sedat Peker açıkça maaş verdiği milletvekilini söyledi. Herkes neredeyse biliyor bunu. İlkenin kaybolduğu bir yerdeyiz.

'TİCARETİN DEVAMI UTANÇ DEĞİL Mİ?'

İsrail ile hala ticaret yapılıyor olması, demir çeliğin, gıdanın Türkiye’den gidiyor olması, giden yakıtın Türkiye’den geçiyor olması utanılacak bir durum değil midir? Türkiye’yi şu an ciddiye alan yok. Mısır ile ilişkilerimiz iyi olsaydı şu an Refah sınırında sahra hastanemiz olurdu. Demek ki Mısır ile ilişkiler düzelmiş değil.”