Ali Babacan, partisinin grup toplantısında iktidarın muhalefet belediyelerine yönelik operasyonlarını eleştirerek, “Yargı yoluyla siyaseti dizayn etmeye çalışıyorsunuz” dedi. "Nüfusunun büyük kısmı Müslüman olan bir ülke, dünyada yolsuzluklarla anılır oldu" diyen Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “Hodri meydan” diyerek yolsuzluklarla mücadele için kapsamlı yasa ve komisyon önerilerinde bulundu.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin TBMM'deki "Yeni Yol" grup toplantısında yaptığı konuşmada, iktidarın yargıyı muhalefet üzerinde bir baskı aracı olarak kullandığını ileri sürerek, "Yargı yoluyla siyaset dizayn ediliyor" uyarısında bulundu. Babacan, muhalefet belediyelerine yönelik yolsuzluk soruşturmalarının artış gösterdiği bir süreçte, iktidarın samimi bir şekilde yolsuzlukla mücadele etmek yerine muhalefeti hedef aldığını savundu.

Büyük Skandal... Devletteki Sistemsel Açık: Devletin Kaydına Herkesi FETÖ, PKK, IŞİD Diye Düşebilirler
Büyük Skandal... Devletteki Sistemsel Açık: Devletin Kaydına Herkesi FETÖ, PKK, IŞİD Diye Düşebilirler
İçeriği Görüntüle

Toplantıya Pençe-Kilit Harekât bölgesinde şehit olan askerleri anarak başlayan Babacan, "Şehitlerimizin her birine Allah’tan rahmet, ailelerine sabır diliyorum. Yaralı askerlerimize acil şifalar diliyorum. Acı çok büyük. Milletimizin başı sağ olsun. Allah bu millete bir daha böyle acılar yaşatmasın" ifadelerini kullandı.

Babacan, konuşmasının devamında, kamuoyuna hâlâ tatmin edici bir açıklama yapılmadığını belirterek, olayın tüm yönleriyle araştırılması gerektiğini ve konunun takipçisi olacaklarını vurguladı.

"YARGI YOLUYLA SİYASET DİZAYN EDİLİYOR"

Yolsuzluk iddiaları üzerinden sadece muhalefet belediyelerine yöneltilen soruşturmaların siyasi amaç taşıdığını öne süren Babacan, "Gerçekten derdiniz yolsuzlukla mücadele mi? Yoksa bunu bahane ederek muhalefeti mi yok etmek istiyorsunuz?" diye sordu. Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a açık bir çağrıda bulunarak, "Hodri meydan. Eğer samimiyseniz, bizim belediye başkanlarımız için hazırladığımız Etik Kurallar Sözleşmesi’ni yasa teklifine dönüştürelim. Meclis’te yolsuzlukları araştırma komisyonu kuralım" dedi.

2013 yılından bu yana Türkiye’nin uluslararası yolsuzluk algı endeksinde sürekli gerilediğini hatırlatan Babacan, bu düşüşün arkasında iktidarın yolsuzlukla mücadele konusundaki irade eksikliğinin yattığını belirtti. "Bir dönem ülkemizin ekonomisinin en parlak olduğu, demokraside ve hukukta ilerleme sağladığı yıllarda yolsuzlukla mücadele endekslerinde ciddi bir iyileşme vardı. Ancak 2013’ten itibaren işler tersine döndü. Ismarlama fetvalarla yolsuzluk aklanmaya çalışıldı" dedi.

"ISMARLAMA FETVALAR ALIYORLAR"

Babacan, iktidarın yolsuzlukları dini söylemlerle meşrulaştırmaya çalıştığını belirterek, "Ismarlama fetvalarla, 'Bu rüşvet değildir', 'Şöyle yaparsan yolsuzluk olmaz' gibi tanımlamalar uyduruldu. Hiç utanmadan, yanlışların üzerine uydurmadan yapılmış bir din örtüsü örtüldü" ifadelerini kullandı.

Yargının bağımsızlığını yitirdiğini ve siyasi direktiflerle hareket ettiğini iddia eden Babacan, Türkiye’de olup bitenlerin artık Müslümanlık ile yolsuzluk kavramlarının yan yana anılmasına neden olduğunu söyledi. "Bu büyük bir vebaldir. Nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan bir ülkenin yolsuzluklarla anılması, derin bir hicap kaynağıdır" dedi.

"SAMİMİYET TESTİ: GELİN, GERÇEK REFORMLAR YAPALIM"

Babacan, çözümün açık olduğunu vurgulayarak şeffaflık, hesap verebilirlik ve tarafsız denetimin yolsuzlukla mücadelenin temel ilkeleri olduğunu belirtti. Türkiye’nin daha önce imzaladığı uluslararası anlaşmalar ve antlaşmalara rağmen, gerekli uygulamaların hayata geçirilmediğini dile getiren Babacan, "Avrupa Birliği’nin kamu ihale yasasını geçirelim. İmar rantlarını düzene sokalım. Siyasi etik ve yolsuzlukla mücadele yasasını çıkaralım" dedi.

Karar'ın haberine göre, İçişleri Bakanlığı’nın keyfi olarak bazı belediyelere soruşturma izni verip, bazılarına vermemesini de eleştiren Babacan, bu sistemin değişmesi gerektiğini vurguladı. "Sayıştay’dan bağımsız denetçileri Meclis’in kuracağı komisyona verelim, iktidar ve muhalefet belediyelerini birlikte denetleyelim. Hodri meydan!" ifadelerini kullandı.

"DOĞRU, HESAPTAN KAÇMAZ"

Babacan, sözlerini şöyle tamamladı: "Adalet, bir siyasi görüşe göre değil, hakkı ve hukuku esas alarak işler. Eğer adaletin terazisi şaşarsa, toplumda güven de huzur da kalmaz. Ama biz bu düzeni değiştireceğiz. Adaleti, hukuku, demokrasiyi hep birlikte yeniden ayağa kaldıracağız. Çünkü bu millet korkuyla değil, adaletle ve umutla yönetilmeyi hak ediyor."

Bu Bir İlandır