Yeniçağ yazarı Tolga Şahin, ''AKP’li Ravza Kavakçı Han!'' başlıklı makalesinde şunları gündeme taşıdı:

AKP’li Ravza Kavakçı Han!

Hani şu İBB’den aldığı “eğitim yardımı”yla ABD’de okuyan Ravza Kavakçı Han!

Hani müfettişlerin bu konuda hazırladığı rapora “güncelliği yok” diyen hakimin AKP dönemi İBB’de çalıştığı ortaya çıkan Ravza Kavakçı Han var ya işte tam olarak o!

İşte o Ravza Kavakçı Han iddialara göre, iktidar sopasını hakimler üzerinde savurdukça savuruyor!

Anadolu Adliyesi’nde 21 yıllık Asliye Ceza Mahkemesi hakiminin önüne Ravza Kavakçı Han’a hakaret edildiğine yönelik iki dosya geliyor!

Dosya’da sanıkların Kavakçı’ya sosyal medya hesabı üzerinden hakaret ettiği iddia ediliyor!

Birinde sanık, “AKP’li vekilin İBB’den maaş aldığı ortaya çıktı. AKP İstanbul Milletvekili Ravza Kavakçı’nın halen İBB iştiraki olan Metro Tur A.Ş kadrosunda yer aldığı görülüyor” şeklindeki paylaşımın altına “K…..” yazdığı öne sürülüyor.

Diğer bir dava dosyasında ise, Kavakçı’ya yönelik sanığın “Vahha.. İslam.., sahte...” diyerek hakaret suçu işlediği iddia ediliyor.

Sanıklar paylaşım yaptıklarını reddediyor!

Hakim de, sosyal medya hesaplarının başkaları tarafından ele geçirilebileceği, kötü niyetle suç oluşturacak siyasi beyanlarda bulunmanın zaman zaman rastlanan durumlardan olduğuna, telefon veya bilgisayarın fiziken incelenmesi suretiyle paylaşımı kişinin yapıp yapmadığının tespit edilemeyeceğini belirterek sanıklar hakkında beraat kararı veriyor!

Sonra ne oluyor dersiniz?

Hemen HSK devreye giriyor ve hakimin savunmasını istiyor!

Diyorlar ki kararınızda “emniyetin hazırladığı açık kaynak araştırma raporunda ise, paylaşımı yapan profilin şahsa ait olduğu tespit ediliyor” ancak siz bunu dikkate almadınız!

Diyorlar ki, tarafsızlık ilkesiyle bağdaşmayan bir tutum sergilediniz!

HSK, Ravza Kavakçı aleyhinde karar veren hakimden savunmasını talep ediyor!

Hakim, hakaret ettiklerine kanaat getiremediğini belirtiyor!

Hakim ayrıca emniyetin hazırladığı raporun ise, beyanın sanık tarafından yazıldığının doğruluk teyidinin yapılmadığını belirtiyor!

Ayrıca açık kaynak raporuna rağmen kişinin telefonunun ele geçirilme ihtimalinin bulunduğuna dikkat çekiyor!

Son olarak hakim, Kavakçı’yla ilgili daha önce baktığını pek çok davada mahkumiyet kararları da verdiğini belirtiyor.

Hakim takdirine açık müdahale değil de nedir bu olay?

Hakim yanlış bir kararda vermiş olabilir!

Karara istinaf yolu açık, itirazını bir üst mahkemeye yaparsın!

Ama tabi HSK şikayeti daha kolay!

Peki sürecin böyle işlemesi hukuk sisteminin içine etmeyecek mi?

Bu hakimle ilgili açılan bu soruşturma neticesinde şimdi diğer hakimler, iktidara yakın isimlerle ilgili kararlarını verirken iki kere düşünmeyecekler mi?

İktidar sopasını sürekli başlarının üstünde hissetmeyecekler mi?

Yargı hürriyeti, bağımsızlığa balyozla müdahale değil de nedir bu?

İşin vahim tarafı Kavakçı’yla ilgili benzer bir davada karar veren başka bir hakiminde soruşturma geçirdiği iddialar arasında!

Aleyhinizde karar veren hakim kalmayıncaya kadar bu süreç böyle mi devam edecek?

Peki acaba hiçbir muhalefet milletvekili bunu meclise soru önergesi olarak sunmayı düşünür mü?

hakim-karar1-001.jpg

hakim-karar2-001.jpg

hsk-sorusturma.jpg

Cumhur İttifakı: Açılım Beklentisi Krizi Alevlendirdi Cumhur İttifakı: Açılım Beklentisi Krizi Alevlendirdi

hsk-sorusturma-2.jpg

hakim-hsk-sorusturma.jpg

hakim-hsk-sorusturma2.jpg

hakim-hsk-sorusturma3.jpg