Gazeteci yazar Abdurrahman Dilipak bugünkü yazısının bir bölümünde yine iktidara yönelik bazı eleştirilerde bulundu.

Abdurrahman Dilipak, “Millet can derdinde, siyasiler seçim derdinde bu “ahval ve şerait altında.” Kimi “seçim olacak” diyor, kimi “olmaz” diyor. "Ben yaptım oldu" derlerse Mayıs'ta da yaparlar. Ama katılım olmaz. Bu şartlarda seçime gidenler kaybederler.” dedi.

Kızılay’ın çadır satışına da tepki gösteren Habervakti yazarı Abdurrahman Dilipak, “Kızılay’a yazık oluyor. Önce AFAD'a ezdirdik, şimdi sıra Millet ittifakında, onlar da Ahbap üzerinden yüklenirler. Bu “ahbab çavuş ilişkileri” ile bir yere varamayız. Yazık! AFAD’a yönlendirilmemeliydi halk bu kadar. AFAD altından kalkamaz bu kadar yükün. AFAD’a gidiyorlar, onlar kaymakamlığa yönlendiriyor. Kaymakamlık Muhtarlığa. Ne muhtar kaldı, ne muhtarlık, hem zaten muhtar ne yapsın. Maksat bürokrasinin şartı birileri bir kağıda mühür bassın. Evrak-ı müsbite olsun ellerinde. Muhtarın verdiği evraktaki bilginin doğruluğu önemli değil (!?).. Bu akılla AFAD’a da yazık, TOKİ’ye de, KIZILAY’a da yazık edildi.” değerlendirmesinde bulundu.

“Ben yaptım oldu ile ne inşaat olur, ne siyaset, ne kanun çıkartılır, ne de seçim.” diyen Abdurrahman Dilipak, şöyle devam etti:

“Ders alamaz mısınız! Kaçtığınızı sandığınız şeye doğu koşmayın sakın.. “Gittiğiniz yolun farkında değil çoğunuz sanırım”. Aşk ve Öfke, Korku aklı zail eder. Öfkeyle kalkan, zararla oturur. Haddinden fazla şiddet, hız, güç, yetki, her ne derseniz deyin, haddi aşan her şey gayedeki hikmeti yok eder. Fahşa da "haddi aşmak" demektir. Fuhuş Fuhşiyat, Fahişelik ve Fahiş fiyat, hepsi aynı kökten gelir. Bu fuhşiyat ve türevlerinden Allaha sığınalım.”