Türkiye’nin kilitlendiği cumhurbaşkanlığı seçimine dört gün kala 86 milyonun mutfağındaki yangın asıl gündemi oluşturuyor. Ekonomide izlenen politikalar endeksleri dibe vurdurup, yakıcı tablo milletin cebine yansırken hükümet ‘Doları dizginledik. Çarkları hızlandırdık’ söylemini sürdürüyor. Sandıktan sonra daha acı reçetenin kapıda olduğunu vurgulayan muhalefet ise seçmene ‘Çözüm değişimde’ uyarısı yapıyor.
NEBATİ: KURDA İSTİKRAR SAĞLADIK BÜTÇEDEKİ FAİZ YÜKÜNÜ DÜŞÜRDÜK
- Ekonomimize duyulan güven her geçen gün artıyor. Tüketici güven endeksi 2018’den bu yana en yüksek seviyeye çıktı.
- Güvenin artmasıyla birlikte ekonomimizin çarkları hızlanarak dönüyor. Beraberinde yatırımlar da artmaya devam edecek.
- Faiz giderlerinin bütçe içindeki payını yüzde 10’lara kadar düşürdük. Bütçe üstündeki ciddi maliyet beklentisini azalttık.
- KKM ile panik havasını bertaraf ederek ekonomiye olumlu katkı sunduk. KKM’nin bütçeye maliyeti azalarak 95 milyara düştü.
- Döviz hesaplarının mevduattaki payını önemli oranda azalttık. Döviz kurlarında istikrarın sağlanmasına katkı sağladık.
BABACAN: HAYAT PAHALILIĞI DAHA DA ARTACAK DÖVİZ KARABORSAYA DÜŞECEK
- Seçim öncesi maaş zamlarıyla yalancı bahar vaat ediliyor. Seçimden sonra kara kış başlayacak. Erdoğan en fakir günlerin sebebi olacak.
- Enflasyon daha da artacak. Yaşadığımız pahalılık artarak sürecek. Tane ile soğan aldığımız günler gelecek. Çocuklar süt içemeyecek.
- Enflasyonla mücadele edecek tek bir politikaları yok, iş bilen kadro yok. Olsaydı bu sorunu şimdiye kadar çoktan çözmüşlerdi zaten.
- Sayın Erdoğan 28 Mayıs’ta gerçekleştirilecek ikinci turu kazanırsa Türkiye’de döviz artık karaborsa olacak.
- İktidar değişikliği olmadan ekonomi düzelmez. 2001, 2008 krizlerini çözen ekibin başındaydım. İki kere çözdük. Bu krizi de çözeriz.
NUREDDİN NEBATİ: EKONOMİDE ÇARKLAR DÖNÜYOR TÜRKİYE
BİRÇOK ÜLKEYE FARK ATTI
Hazine Bakanı Nureddin Nebati, ekonomiye güvenin arttığını ve Türkiye’nin büyümede diğer ülkelere fark attığını öne sürerek “2022 yıl sonuna göre tüketici güveni yüzde 20’nin üzerinde artış kaydederek 2018 Temmuz ayından sonraki en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Ekonomimizin çarkları daha da hızlanarak dönmeye devam edecektir” dedi.
Karar'ın manşetinde yer alan habere göre, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, ekonomiye duyulan güvenin her geçen gün artmaya devam ettiğini söyledi. Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, tüketici güven endeksindeki artışı değerlendiren Nebati, bu yıl Kahramanmaraş merkezli depremlerden kaynaklı olarak sadece martta gerileyen tüketici güven endeksinin mayısta geçen aya göre yüzde 4 artarak 91,1’e yükseldiğini bildirdi. Nebati, Türkiye ekonomisinin büyüme performansıyla birçok ülkeye fark attığını, 2022 yılında son 20 yılın en iyi bütçe performanslarından birinin elde edildiğini söyledi.
Salgın döneminde dünya küçülürken Türkiye’nin büyüdüğünün altını çizen Nebati, “Türkiye, 2021 yılında yüzde 11,4’lük güçlü büyümesinin ardından, Rusya-Ukrayna Savaşı’yla emtia fiyatlarının tüm dünyada fırladığı 2022 yılında yüzde 5,6’lık büyüme kaydetmeyi başarmış, bu performansıyla birçok ülkeye fark atmıştır. Bugün birçok ekonomi işten çıkarmalarla yüzleşirken, ülkemizde istihdam rakamları istikrarlı bir şekilde artmaya devam ediyor. Uyguladığımız politikalar sayesinde, 2023 mart ayında yıllık 1,5 milyon kişilik istihdam artışıyla toplam istihdamımız 31,5 milyon kişiye yükselmiştir” ifadesini kullandı. Muhalefeti ekonomiye saldırmakla suçlayan Nebati ‘’Ülkemizde, şimdiye değin taş üstüne taş koymamış olan muhalefet, onun hem yurt içi hem de yurt dışındaki saz arkadaşları ve içimizdeki beyinsizler seçim sonuçlarına etki edebilmek hesabıyla bir süredir sistematik bir şekilde ve histerik bir ruh haliyle ekonomimize saldırmaktadır’’ dedi.
‘2022’DE 20 YILIN EN İYİ BÜTÇE PERFORMANSLARINDAN BİRİNİ YAKALADIK’
Hazine Bakanı Nureddin Nebati, 2022 yılında son 20 yılın en iyi bütçe performanslarından birini elde etmeyi başardıklarını söyleyerek ‘Özellikle depremden bir miktar olumsuz etkilenecek bütçe ve borçlanma başta olmak üzere kamu maliyesi göstergelerini yine kısa bir süre içerisinde eski seviyelerine getireceğiz. Devletimizin tüm imkanlarını vatandaşlarımız için seferber ediyor, bunu milli birlik ve dayanışma ruhuyla, sivil toplum kuruluşlarımızın gayretli destekleriyle, milletimizle yan yana ve beraberce gerçekleştiriyoruz” açıklamasında bulundu.
‘KKM’NİN MALİYETİ GİDEREK AZALIYOR’
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, toplam 2,3 trilyon liraya ulaşan Kur Korumalı Mevduat ve Katılma Hesapları (KKM) uygulamasının bütçeye maliyetinin giderek azaldığını bildirdi. Nebati, Türkiye’de KKM uygulamasının 2021 yılı sonunda döviz piyasalarında oluşturulan panik havası ve yüksek oynaklık sonucunda devreye alındığını anımsatarak, böylece, söz konusu panik havasının bertaraf edildiğini, döviz tevdiat hesaplarının toplam mevduat içindeki payının önemli oranda azaltıldığını ve döviz kurlarında istikrara katkı sağlandığını belirtti. Nebati, ‘’Bugün, toplam 2,3 trilyon liraya ulaşan KKM uygulamasının bütçeye maliyeti de giderek azalmaya devam etmiş, toplamda 95,3 milyar lira olarak gerçekleşmiştir. Faiz üst sınırının kaldırılmasıyla, önümüzdeki dönemde de bütçe üzerinde ciddi bir maliyet oluşturması beklentiler dahilinde değildir’’ dedi.
‘FAİZ GİDERLERİNİN PAYINI DÜŞÜRDÜK’
Bakan Nebati, Twitter hesabından yaptığı başka bir açıklamada ise faiz giderlerinin bütçe içindeki payını düşürdüklerini söyledi. Nebati açıklamalarına şöyle devam etti: ‘’Bilindiği üzere, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğindeki AK Parti hükümetlerimiz, bugüne değin bütçe disiplininden asla taviz vermeden, faiz giderlerinin bütçe içindeki payını 2002’deki yüzde 43,2 seviyesinden bugün yüzde 10,6 seviyelerine kadar nasıl düşürebildiyse; nasıl ki oluşturduğu bu mali alan sayesinde ülkemize asırlık eser ve hizmetler kazandırabildiyse; KKM gibi yenilikçi enstrümanlarla da ekonomimize olumlu katkılar sunmaktadır.’’
ALİ BABACAN: PAHALILIK KATLANARAK ARTACAK PARAMIZ PUL OLACAK
DEVA Partisi lideri Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim öncesi maaş artışı vaatlerini değerlendirerek “Sayın Erdoğan’ın seçim öncesi plansız, programsız işlerle yaşatmaya çalıştığı yalancı bahara sakın inanmayın. Gerçek şu ki; Bu yönetim devam ettiği sürece yoksulluk gittikçe artacak’’ ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı ve Cumhur İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Recep Tayyip Erdoğan, seçim vaatleri doğrultusunda memur maaşlarında ve kamudaki işçilerin maaşlarında zam vaatlerinde bulunmuştu. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın memur maaşları ve kamudaki işçilerin maaşlarına yönelik seçim vaatlerini eleştirdi. Erdoğan’ın vaatlerini ‘plansız, programsız’ olarak niteleyen Babacan, ‘’Sayın Erdoğan’ın seçim öncesi plansız, programsız işlerle yaşatmaya çalıştığı yalancı bahara sakın inanmayın. Gerçek şu ki; seçimden sonra hepimizi kara kışa götürecek. Türkiye’nin en fakir günlerinin tek sebebi olacak’’ ifadelerini kullandı. Liyakatin olmadığını vurgulayan Ali Babacan, ‘’Yaşadığımız pahalılık, artarak sürecek. Neden? Çünkü enflasyonla mücadele edecek tek bir politikaları yok, iş bilen kadroları yok. Olsaydı bu sorunu çoktan çözmüşlerdi zaten. Üzülerek söylüyorum; enflasyon artacak’’ dedi.
Bu yönetim devam ettiği sürece yoksulluk gittikçe artacağını söyleyen Babacan sözlerine şöyle devam etti: ‘’Hani vatandaşlarımız, “Patates, soğan” diyor; Allah korusun tane ile soğan aldığımız günler gelecek. Zaten meyveyi, sebzeyi taneyle almayı da bu son beş yılda öğrendik. Bulguru, pirinci, çayı, yağı zorlanarak aldık, alacağız. Daha da zor olacak. Hele hele et ve tavuk gibi gıdaları almak çok zorlaşacak. Çocuklar peynire, yoğurda, süte, proteine ulaşamayacak, erişemeyecek. Çocukların gelişimi eksik kalacak. Bu yönetim devam ettiği sürece yoksulluk gittikçe artacak.” İktidar değişiminin zorunlu olduğunu söyleyen Babacan, 2001-2002 krizini, 2008-2009 krizini çözen ekibin başında olduğunun hatırlatarak iki kere kriz çözdüklerini, bu krizi de çözeceklerini vurguladı.
‘ERDOĞAN’IN KAZANMASI ZAM YAĞMURU DEMEKTİR’
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, daha önce yayınladığı başka bir videoda da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir dönem daha seçilmesi halinde açlık sınırının 50 bin liraya çıkacağını belirterek ‘’Bu ülkenin vatansever bir evladı olarak özetle diyorum ki: Erdoğan’ın kazanması zam yağmuru demektir. Erdoğan’ın kazanması yokluk, yoksulluk demektir. Erdoğan’ın kazanması orta direğin tümüyle çökmesi demektir. Erdoğan’ın kazanması paramızın pul olması demektir. Erdoğan’ın kazanması dövizde karaborsa demektir. Erdoğan’ın kazanması tefeci faiziyle borçlanmak demektir. Erdoğan’ın kazanması çocukların et tavuk peyniri yememesi demektir. Erdoğan’ın kazanması kıtlık ve kuyruk demektir. Erdoğan’ın kazanması dünyadan kopma İçine kapanmak demektir. Erdoğan’ın kazanması tek tek her birimizin fakirleşmesi, ülkemizin dünya ekonomisindeki yerinin ve ağırlığının gerilere düşmesi demektir’’ dedi. Erdoğan’ın kazanmasının demokrasinin üzerine toprak atılması demek olduğunu söyleyen Babacan, Erdoğan’ın bir kere daha kazanması durumunda Türkiye’nin son bir kaç senede olduğu gibi kapı kapı yabancı devletlerin ayağına gidip para dilenmeye devam edeceğini belirtti.
‘DÖVİZLER BİTTİ, SON HAFTALARDA HARIL HARIL ALTINLARI SATIYORLAR’
Ali Babacan, Merkez Bankası’ndaki döviz rezervine dikkat çekerek, 14 Mayıs’tan önce yaptığı açıklamada ‘’Açık olacaksın, 10 yerden gizli saklı maaş almayacaksın. Merkez Bankası’nın arka kapısında 250 milyar doları boşaltmayacaksın. Şeffaf olacaksın. 3 yıldır soruyoruz cevap vermiyorlar, ne yaptınız bu Merkez Bankası’nın dövizlerini? Arka kapıdan sattılar 250 milyar doları. Rakamlar dün ortaya çıktı. Merkez Bankası’nın net döviz pozisyonu eksi 67 milyar dolara düştü. Dövizler bitti, altınları satıyorlar son haftalarda harıl harıl. Merkez Bankası’nın elindeki dövizi sıfırladıkları gibi, Merkez Bankasını 67 milyar dolar da döviz borcuna sapladılar bunlar’’ dedi.
