Seçim öncesi döviz kurlarında artış istemeyen ekonomi yönetimi olağan dışı önlemlere başvururken, son aylarda döviz mevduatlarda dikkat çeken bir düşüş yaşanıyor.
Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, 4 Kasım 2022 ile 30 Aralık 2022 arasındaki 8 haftada yurt içi yerleşiklerin yabancı para mevduat stokundaki düşüş 20,4 milyar dolar oldu. Parite etkisinden arındırıldığında düşüş 27,7 milyar dolara ulaştı.
4 Kasım-30 Aralık döneminde dolar cinsi hesaplardaki düşüş 15,2 milyar dolar olurken, altın cinsi hesapların dolar bazındaki değeri 834 milyon dolar artsa da bu durum altın fiyatlarındaki artıştan kaynaklandı. Miktar bazında altın hesaplarında yüzde 6,8’lik düşüş yaşandı.
Döviz mevduat stokundaki çözülme, piyasada “para nereye gidiyor” sorusunun yaygın olarak sorulmasına neden oluyor.
Sözcü'den Emre Deveci'nin haberi göre, İhracat ve turizm gelirlerinin yüzde 40’ının TCMB’ye satış zorunluluğu, kur korumalı mevduat, döviz fazlası olan şirketlere düşük faizli kredi verilmemesi, şirketlerin ve bireylerin döviz alımlarına sıkı gözetim uygulanması ve bankaları TL mevduat paylarını artırmaya zorlayan düzenlemeler, döviz piyasasında tabloyu değiştirmiş durumda.
İLK AKLA GELEN 3 ADRES
Döviz mevduatlardaki çözülme sonrası ilk akla gelen, Aralık 2021’de devreye alınan kur korumalı mevduat (KKM) ürünü. Ancak söz konusu 4 Kasım-30 Aralık döneminde KKM stoku artmak bir yana azaldı. Son 8 haftada KKM’de 59 milyar TL’lik düşüş görüldü.
Hatta, bunun üzerine TCMB bankalara “dövizden TL’ye geçiş yapanlar için KKM’nin cazibesini artırın” talimatı verdi. Bu, söz konusu üründeki KKM faizinin artırılması anlamına geliyor ancak bunun sonuçlarını önümüzdeki haftalarda göreceğiz.
İkinci akla gelen seçenek, Borsa İstanbul. Resmi enflasyonun yüzde 64,4 iken ve döviz kurları da yatay seyrederken yüzde 12-25 aralığındaki mevduat faizinden daha yüksek getiri arayanlar için Borsa İstanbul başlıca adreslerden biri oldu.
Nitekim, Borsa İstanbul’da hesap açan yatırımcı sayısı kasım ve aralık ayında toplamda 951 binlik astronomik artışla 3 milyon 784 bine ulaştı. Bu dönemde yerli yatırımcıların Borsa İstanbul’daki hisse yatırımlarının portföy değerinde de 500 milyar TL’lik artış oldu.
Dövizden kaçanlar için üçüncü adres, TL mevduat. Merkez Bankası’nın (TCMB), toplam mevduat içindeki TL mevduat oranının önce yüzde 50’ye, sonra da yüzde 60’a çıkarılması yönündeki düzenlemeleriyle birlikte bankalar TL mevduat faizlerini yükseltti. 1 aya kadar vadeli TL mevduat faizi geçen hafta ortalama yüzde 24,17 seviyesine kadar yükseldi.
Uzmanlar, bankalarda yüksek hacimli mevduatlar için bu oranın yüzde 30’a kadar çıkabildiğini belirtiyor.
4 Kasım-30 Aralık döneminde TL kredi hacmi 513 milyar TL artarken, TL mevduatta 765 milyar TL’lik artış kaydedildi. Hazine’nin TCMB’deki kamu mevduatı da bu dönemde 76 milyar TL arttı. Yabancı para kredi hacminde ise bu dönemde belirgin bir değişim olmadı.
‘YARIYA YAKINI GERÇEK SATIŞ DEĞİL’
Sardis Research Danışmanlık’tan stratejist Evren Kırıkoğlu, borsa ve TL mevduata geçiş ile ithalat ve dış borç ödemesi gibi “organik” nedenler dışında döviz mevduat stokundaki düşüşte etkili “inorganik” faktörlere işaret etti.
Bankaların düzenlemeler nedeniyle döviz mevduatı azaltıp TL mevduatı artırmak için farklı yollara başvurduğunu söyleyen Kırıkoğlu, son iki aydaki düşüşün yarıya yakın bir kısmının gerçek döviz satışı değil türev ürünlere geçiş olduğunu belirtti.
Adı döviz mevduat olmayacak şekilde bankaların müşterilerini türev ürünlere yönlendirdiğine dikkat çeken Kırıkoğlu, müşterinin spotta döviz satıp vadede döviz alacak ve eline geçen TL’yi de kısa vadeli mevduata yatıracak şekilde türev ürünlere yönlendirildiğini, spotta dövizini bozdurmuş görünse de vadede müşterinin hâlâ dövizi olduğunu, bunun da bankaların bilanço dışı pozisyonlarında göründüğünü kaydetti.
İkinci yöntem olarak, bankaların müşterilerin döviz mevduatını repo olarak aldığına işaret eden Kırıkoğlu, bu yolla döviz mevduatın düşmüş göründüğünü, müşterinin de döviz faizi elde ettiğini dile getirdi.
Döviz mevduattaki düşüşte “organik” nedenler olarak, şirketlerin ithalat ve dış borç ödemelerine işaret eden Kırıkoğlu, “Bu dönemde dış ticaret açığı yüksek. O yüzden dış borç ve ithalat ödemeleri nedeniyle döviz mevduat azalabilir” dedi.
1 milyon TL üstü için bankaların bireyse müşterilere yüzde 29 faiz verdiğini belirtti.