Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın daha önce TRT'nin canlı yayınında 3. köprü için söylediği sözler sosyal medyanın gündemine oturdu.






Maliyeti Boğaziçi Köprüsü'nden 143 kat fazla olan 3. Köprü 10 yıl 2 ay 20 gün süre ile işletecek olan IC İçtaş-Astaldi JV’ye günlük 135 bin otomobil geçişi için Hazine garantisi verilirken, köprünün maliyeti 3 milyar dolar olarak açıklandı.

3. bir köprü yapımının rant sağlamaktan başka bir şey olmadığını savunan Erdoğan'ın sözleri şöyle:

"Eğer 3. bir köprü olayını düşünecek olursak bu TEM'in kuzeyindeki bölgede kalan akciğerlerimizin yok edilmesi demektir.  Bu ciddi bir yanlıştır ve bunu bekleyen mahfillere yeni rant alanları yada rant haritaları sağlama olayıdır. Bundan kaçınmayı sevgili dostum sayın Keski'ye de tavsiye ediyorum."

3. KÖPRÜ NE KADAR ZARAR EDİYOR

Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün  yıllık araç geçiş garantisi 49 milyon 275 bin, bu da günlük 135 bin aracın garanti edilmesi anlamına geliyor. Yani köprüden 135 bin aracın altında yapılan geçişler milletin sırtına yükleniyor.

Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden 2015 yılında toplam 40 milyon 319 bin 763 araç geçmiş, bu da günlük ortalama 110 bin araç ediyor. Yani FSM’yi kapatıp araçları 3. köprüden geçirsek bile 135 bin rakamına ulaşılamıyor.

 

İstanbul'da 3. Köprü çıkmazı

Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Marmara otoyolunun açılması ve ağır tonajlı araçlara zorunlu kılınmasının ardından şoförler masrafları azaltmak için Sirkeci – Harem arabalı vapur hattına yöneldi.

Yasa gereği sadece sabah 10.00 akşam 16.00 saatleri arasında şehir içine girmelerine izin verilen kamyonları, artık günün her saati feribot iskelelerinde görmek mümkün.

Arabalı vapur kullanan kamyon şöförleri Üçüncü Köprünün hem uzaklığından hem de geçiş ücretlerinden şikayetçi.

Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün açılmasının ardından kamyon ve Tırların Fatih Sultan Mehmet Köprüsünü kullanmaları yasaklanmıştı. Kaçak geçişlere uygulanan cezaların arttırılması ile birlikte sürücüler masrafları azaltmak için Sirkeci - Harem arasında çalışan arabalı vapurlarını kullanmakta buluyor.

Bu nedenle Sirkeci-Harem arabalı seferleri uzun süredir adeta bir kamyon istilasına uğramış durumda. Eskiden neredeyse sadece küçük araçların kullandığı hatta bugün artık kamyonlar tarafından kullanılıyor.

Büyük tonajlı araçların yarattığı kuyruk ve bekleme sürelerini arttırmaları nedeniyle artık küçük araç sürücüleri, boğaz köprülerini ya da Avrasya tünelini kullanarak kıta değiştiriyor. Bu nedenle artık Feribotlarda ve iskelelerde ki bekleme alanlarında neredeyse sadece ağır tonajlı araçlar görünüyor.



YASAK SAATLERDE GEÇİYORLAR

Sabah saat 08.30 ile 09.30 saatleri arasında yaptığımız çekimlerde Sirkeci Feribot iskelesi ve ve feribotlar tıka basa kamyonlarla yüklü olduğu görüldü. Yasak saatlerde şehir içine girdiği tespit edilen kamyon şoförlerine 95 lira para cezası kesiliyor.

Küçük araç sürücülerinin de tepkisini çeken kamyonların arabalı vapura binmesini engelleyecek bir yaptırım ise bulunmuyor. Arabalı vapurların ağır tonajlı araç taşımasını kısıtlanmadığını belirten yetkililer, zaman zaman bazı çok ağır tonajlı ve akışı etkiyecek kadar büyük araçların geri çevrildiğini onu dışında kısıtlama olmadığını belirttiler.

Arabalı vapur kullanan kamyon şoferleri ikinci köprünün hem uzaklığından hem de geçiş ücretlerinden şikayetçi.

Şoförler Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Marmara otoyolunu kullandıklarında yaklaşık 200-250 lira maliyet yüklerinin olduğunu ve zamandan kaybettiklerini belirtiyor.

Sirkeci-Harem arasında ise yüksek tonajlı araçlar için geçiş ücreti ise sadece 17 lira.