AA ve ANKA'nın resmi olmayan sonuçlarına göre; 1977’den beri ilk kez CHP birinci parti olurken, AK Parti de 2002’den beri ilk kez ikinci parti oldu.

Yasakları Kaldırdık Diye Övünmüşlerdi; İktidar Taksim'i İşçiye Yine Yasakladı Yasakları Kaldırdık Diye Övünmüşlerdi; İktidar Taksim'i İşçiye Yine Yasakladı

AA ve ANKA'nın resmi olmayan sonuçlarına göre; 1977’den beri ilk kez CHP birinci parti olurken, AK Parti de 2002’den beri ilk kez ikinci parti oldu.

Türkiye’de bugün 61 milyondan fazla seçmen, yerel yöneticileri belirlemek için sandık başına gitti. Saat 17.00 itibarıyla tüm Türkiye'de oy kullanma süreci bitti. Yayın yasağının da sona ermesiyle

Türkiye yerel yöneticileri için seçimini yaptı. Oy sayma işlemleri sürerken CHP Lideri Özel, açıklamalarda bulunuyor.

Türkiye, 5 yıl boyunca görev yapacak yerel yöneticileri seçmek için sandık başına gitti. Oy verme işlemi doğudaki 32 ilde saat 16.00 itibarıyla, batıdaki 49 ilde ise saat 17.00 itibarıyla sona erdi.

Özel'in açıklamaları şu şekilde:

"Adaya, adaya destek veren aday adaylarına. Kazansınlar kaybetsinler büyük mücadele veren tüm adaylarımıza. Aday olmak, kampanya yapmak çok önemli ama bu örgütün isimsiz kahramanlarına. Sabah erkenden kalkıp, parti binasını açanlara, birazdan gelirler diye çayı koyanlara. Direklere bayrak asanlara, broşür dağıtanlara, kapı çalanlara.

YENİ BİR SİYASİ İKLİM

Hepsine bütün parti emekçilerine, baba evinin bekçilerine, çorbasını kaynatanlara, bacası tütsün diye odun çekip taşıyanlara, CHP örgütüne teşekkür ediyorum. Bugün seçmenlerimiz çok önemli karar verdi. Bugün seçmen Türkiye'de yeni bir siyasetin kurulmasına karar verdi. 22 yıllık Türkiye fotoğrafını değiştirmeye, ülkemizde yeni bir siyasi iklime kapı aralamaya karar verdi.

Cumhuriyetin 100. yüzyılın ilk seçimlerinde iktidarın orantısız gücünü yerelden dengelemeye karar verdi. Milletimizle kurduğumuz Türkiye İttifakı tarihi sonuç elde etmiştir. Sadece yerel yöneticilerin kim olacağına karar verilmemiş, ülkemizin ve belediyelerin nasıl yönetilmesi gerektiğine dair mesaj vermiştir. Milletimiz ekmeğini küçültenlere, demokrasiyi ezenlere, hukuk devletini çökertenlere açık mesaj vermiştir.

Bu mesaj benim okumamla, bizlerin okumasıyla şu şekildedir; biz ülkemizin hukuk devleti olarak kalmasını, kaybedilen hukuk devletinin vasfının geri gelmesini istiyoruz. Farklılıklarımız zenginliğimizdir ve 31 Mart öncesi yaşananlar ne kadar çiğ ne kadar haksız, adaletsiz, ötekileştirici olursa olsun biz Türkiye Cumhuriyeti'nin vatandaşları olarak birlik ve beraberlik istiyoruz.

BİZİM BAŞARIMIZ KİMSENİN HEZİMETİ OLMAYACAKTIR

Kimseyi milli birileri öyle göstermeye çalışıyor diye kimseyi gayri milli görmüyoruz. Bu mesajı kutsal emanet olarak alıyor ve tüm CHP'liler başımızın üstüne koyuyoruz. Hakkı, hukuku, adaleti tanımayan siyasete bundan sonra geçit vermeyeceğini bugün gördük. Bu galibiyetin kaybedeni yoktur. Bizim başarımız kimsenin hezimeti olmayacaktır.

Bugün hangi partiye oy vermiş olursa olsun kimsenin kaybetmiş hissetmesini istemiyoruz. Halkımız iyi hizmeti ödüllendirmiş kötü hizmeti ve kötü niyeti cezalandırılmıştır. Bir özel teşekkürü CHP'nin 2019 yılında Adalet ve Kalkınma Partisi'nden aldığı İstanbul, Ankara, Mersin, Antalya belediye başkanlarımıza teşekkür etmek istiyorum. Onlar iyi kriz yönetiminin, merkezi yönetimin desteği olmasa da kösteği olsa bile mazeret üretmeden iyi icraatın ve CHP iyi belediyecilik yapabilir, CHP temiz ve dürüst yönetir algısının yerleşmesine yaptıkları katkıyla bugünkü zaferin baş mimarlarıdır.

TÜM BELEDİYE BAŞKANLARIMIZ ÖVGÜYÜ HAK EDİYOR

En zor günlerde sancağı elde taşıyan belediye başkanlarımıza ayrıca övgüyü hak ediyorlar. Biz büyükşehirleri CHP'li belediyeler gibi yönetiriz iddiasını ortaya koyan o cesareti ve özgüveni gösteren bütün adaylarımıza da ayrıca teşekkür etmeyi bir borç biliyorum.

Şehirlerimiz emin ellere teslim edilmiş, halkımızın yaşam alanlarını bir 5 yıl daha halk için yönetecek belediye başkanları seçilmiştir. Seçmenlerimiz partimizin yaşadığı değişimi onayladıklarını, desteklediklerini ve kendi şehir ve Türkiye için istediklerini ifade etmek gerekiyor. Geçen Mayıs'ta yaşadığımız büyük üzüntüden sonra CHP kurultayı ve genel başkanı ve yönetimi seçimle dönüşebilen bir partinin Türkiye'de var olduğunu gösteren başta sayın genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ve bütün delegelere çok şey borçluyuz.

Bu seçimin kaybedeni olmadığı gibi seçimi kaybetmiş olmasına rağmen iktidar partisine büyük katkılar sunacağını, kamu yayıncılığını terk eden TRT ve bir partinin ajansına dönüştürülmeye çalışan Anadolu Ajansı'na rağmen Türkiye'ye hatta Türkiye ekonomisine yapılan önemli katkıdır. Seçimde başarılı elde etmiş olmamız bu seçimin hakkaniyetli seçim olduğunu ispatlamaz.

KAYYUM ATAMALARI VE TAŞIMA SEÇMEN

Doğu ve Güneydoğu'ya taşınan seçmenlerle, o seçilen belediyelere kayyum atanması kadar kötü bir girişimdir. O şehirde hiç yaşamamış, belki de hiç yaşamayacak kişilerin oy kullanmasına ve demokrasi ayıbı partiyi devletin, devleti partinin sayanlardır.

Silahlı kuvvetler personeli bireysel olarak bu ayıptan sorumlu değildir. Ancak yasal ve anayasal düzenlemelerle bir şehirde oy kullanmak için o şehirde yaşamak ve yaşayacak olanların teminat alınması gerektiğini görüyoruz. Silahlı kuvvetlerin bu işte kullanılmaya çalışmasına kim emir ve talimat verdiyse bu ülkenin toplumsal barışına kötülük yapmıştır, affedilir tarafı yoktur.

CHP ARTIK BAŞININ ÜZERİNDEKİ GÖRÜLMEZ YÜZDE 25'LİK TAVANI SÖZ VERDİĞİMİZ GİBİ KIRMIŞTIR, TUZLA BUZ ETMİŞTİR

Emeklilerden, gençlerden ve toplumda yok sayıldığını hisseden atanmayan öğretmenlerden, staj mağdurlarına, sesini duyurmak isteyen toplumun tüm kesimlerine kadar kurulan bu ilişkinin karşılık gördüğünü müşahede ediyoruz. CHP artık başının üzerindeki görülmez yüzde 25'lik tavanı söz verdiğimiz gibi kırmıştır, tuzla buz etmiştir.

TRT'nin bize yaptığı onca haksızlığa, adaletsizliğe karşı onlara bir sürprizimiz var demiştim. Sürprizim 1977'den beri ilk kez TRT ekranlarında CHP'nin şu anda birinci parti olmasıdır.

Bu seçimlerde hiçbir siyasi partiyle ittifak kurulmadığı halde CHP'nin gücü ve seçmen vicdanın sandıkta kurduğu ittifaktır. Bu sonuçları bizleri rehavete sevk edecek rehavet değil seçmenin bize açtığı kredi olarak gördüğümüzü ifade etmek isterim.

PARTİMİZE BÜYÜK SORUMLULUK YÜKLEDİĞİNİN FARKINDAYIZ

Bu desteğin partimize büyük sorumluluk yüklediğinin farkındayız. CHP artık tüm demokratların partisidir. CHP aynı zamanda milliyetçi, muhafazakar, Kürt demokratların aynı anda oy verebildikleri partidir. Bu seçmenin bize verdiği kredi ve görev olarak addediyor bu emaneti alıyor ve başımızın üstüne koyuyoruz.

Yeni seçmen kitlelerimizle bundan sonra kurulan yakın teması sürdüreceğiz. İlk kez CHP'ye oy veren seçmenimiz emin olsunlar ki bu verdikleri destekten sonra pişman olmayacaklar, hiçbir zaman mahcubiyet duymayacak. Bu sonuçlar bizi kibirlendirmeyecek.

Asla böbürlenmeyeceğiz, aldığımız yükü sorumlulukla taşıyacağız. Siyasi rakiplerimizi dahi yıllardır yaptıkları alaycı zafer konuşmalarından mahrum tutacağız. Çünkü ben çocukken duyduğum bir hikayenin bütün siyaset hayatında bana rehber olmasını diledim. Beşiktaş maçı kazanmıştır. Soyunma odasında kıyamet kopmaktadır. Kapı açıldığında Süleyman Saba'nın onlara sarılacağını düşen futbolcular, büyük futbol adamı Süleyman Saba şunları söylemiştir; 'Siz kazandınız, yan odada siz in sevinciniz kadar hüzün yaşayan rakibiniz var, bu size yakışmaz'

ÖZEL'DEN SEÇMENLERE UYARI

Havai fişek atmaya, gürültü yapmamalarını, özellikle silah, patlayıcılardan uzak durmalarını partinin genel başkanı olarak özel olarak rica ediyorum. Bu seçim gelecekte kazanacağımız büyük zaferlerin büyük adımıdır. Bugün bize bakanlar kibiri değil tevazuyu hissetmelidirler.