Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci tura kalması piyasalarda dalgalanmayı arttırdı. Merkez’in kuru arttı, borsa düştü, Türkiye’nin CDS puanı ise 6 ayın zirvesine çıktı. Ekonomistler seçim sonrasına yoğunlaşırken, ‘kriz kahini’ olarak bilinen ünlü ekonomist Roubini “Erdoğan cumhurbaşkanlığı seçimini kazanırsa, Türkiye tam teşekküllü bir kur krizi ve finansal kriz yaşayacak” dedi. Daron Acemoğlu ise “Ülkenin ekonomik çöküşe nasıl dayanacağını bilmiyorum” yorumunu yaptı.

Seçimde ilk turun geride kalmasıyla birlikte piyasalarda da karmaşa sürüyor. Merkez Bankası kuru yavaş yavaş Kapalı Çarşı seviyesine yaklaşırken, borsada da zaman zaman kayıp yaşanıyor. Türkiye’nin risk primi olarak gözüken CDS puanı ise 6 ayın zirvesinde seyrediyor. Ekonomistler ise ikinci tur için oldukça farklı fikirleri ortaya atıyor. Ama ortak noktaya bakıldığında hepsinin ağzından ‘kriz’ kelimesi çıkıyor. Daha önce 2008 finansal krizini tahmin ettiği için “kriz kahini” olarak anılan ABD’li ünlü ekonomist Nouriel Roubini, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Roubini “Eğer Recep Tayyip Erdoğan cumhurbaşkanlığı seçimini kazanırsa, Türkiye tam teşekküllü bir kur krizi ve finansal kriz yaşayacak. Merkez Bankası’nın net rezervleri 60 milyar dolar ekside, cari açık büyüyor, enflasyon ise kontrolden çıktı. Sermaye kontrolleri bu tren kazasını ancak geciktirebilir” dedi.

19kr04-rubuni.jpg
Nouriel Roubini

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MİT) öğretim üyesi, ekonomist Prof. Dr. Daron Acemoğlu ise ekonomideki kötü yönetim ve yolsuzlukların seçmen üzerindeki etkisinin beklendiği kadar büyük olmadığını dile getirdi. Acemoğlu “Bütün bunlar Türk kurumlarının geleceği için kötü haber. Yargı ve kolluk tüm bağımsızlığını kaybetti. AK Parti’nin kurduğu makinenin seçim başarısını da tanımak ve ders almak zorundayız. Bu, demokratik işleyişin bir parçası ancak (bazıları hapiste olan) muhaliflere ve rakiplere yönelik baskı, medya kontrolü ve sindirme nedeniyle ‘gerçekten demokratik’ değil. Ancak demokrasi için işler daha da kötü olabilir. Daha da kötü haberler: Ekonomi paramparça. AK Parti, himaye şebekesini güçlendirmek için rezervleri tüketti ve vaatleri ile harcamalarını büyük ölçüde genişletti. Ülkenin ekonomik çöküşe nasıl dayanacağını bilmiyorum. Maalesef AK Parti’nin de krizle başa çıkabileceğine dair bir işaret görmüyorum. Bu görevi üstlenecek çok az kalifiye insan var ve yolsuzluk ile kötü yönetim muhtemelen devam edecek. Ekonominin ve demokrasinin geleceği için endişeleniyorum” diye konuştu.

19kr04-daron-acem.jpg
Daron Acemoğlu

REZERVLER HIZLA ERİDİ

Yüksek enflasyona rağmen seçim öncesinde düşük faiz politikasında ısrar eden ve ithalatla birlikte cari açığı patlatan hükümet, TCMB’nin rezervlerinin de hızla gerilemesine neden oldu. Merkez Bankası verileri 14 Mayıs seçimleri öncesinde IMF tanımlı net uluslararası rezervlerin bir haftada 4.45 milyar dolar azalarak 2 milyar 326 milyon dolara gerilediğini ortaya koydu. Net uluslararası rezervler 2.33 milyar dolara inerek tarihi en düşük seviyesini gördü. Piyasa uzmanları rezervlerin bu derece gerilemesinin endişe yarattığına dikkat çekti. Merkez Bankası Şubat 2002 yılı başından bu yana net rezerv verileri tutuyor. 2002 yılının ilk beş haftası negatif olan net rezervler daha sonra hep artıda seyreden rezervler o dönemden sonra hiçbir tarihte 2.33 milyar dolara gerilemedi. Net rezervlerde bir haftalık bu denli yüksek kayıp en son 7 Nisan haftasında 4.7 milyar dolarlık düşüş ve öncesinde ise 29 Ağustos 2022 haftasındaki 6.3 milyar dolarlık düşüşte görülmüştü. Net rezervler 5 Mayıs haftasındaki 419 milyon dolarlık yükselişi hariç son 8 haftadır sürekli geriliyor. Yılbaşından bu yana net uluslararası rezervlerdeki kayıp ise 25.2 milyar dolar oldu. 30 Aralık 2022 haftasında net uluslararası rezervler 27 milyar 554 milyon dolar seviyesinde bulunuyordu.

BORSA BİR TÜRLÜ TOPARLANAMIYOR

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ikinci turda koltuğunu korumaya yakın olmasıyla Türkiye’nin risk primi üç günde 150 baz puanın üzerinde artarak 670’lere kadar çıkmıştı. Borsa İstanbul BIST 100 endeksi, pazartesi yüzde 6’lık bir sert bir düşüş yaşadıktan sonra kayıplarını yavaş yavaş telafi etmeye başlasa da bankacılık hisseleri, geçen haftaki kazanımlarının önemli bir kısmını pazartesi ve salı günlerindeki düşüşle geri verdi. Borsada seçim öncesi puanın hala altında. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası menkul kıymet istatistiklerini yayımladı. Buna göre yabancılar 12 Mayıs haftasında 135,1 milyon dolarlık hisse sattı. Aynı dönemde tahvil tarafında ise 31,3 milyon dolarlık satış gerçekleşti.

KAVCIOĞLU: LİRALAŞMA SONUÇLARINI VERMEYE BAŞLADI

Karar'da yer alan habere göre, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu, fiyat istikrarının kalıcı ve sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması için Liralaşma Stratejisi’nin tüm unsurlarıyla uygulamaya devam edeceğini söyledi. Kavcıoğlu, “Liralaşma Stratejimiz çerçevesinde 2022 yılı başından itibaren attığımız tüm adımlar kalıcı fiyat istikrarını finansal istikrarla bir arada sağlayacak bir perspektifle oluşturulmaktadır. Bu kapsamda, finansal sistemde Türk lirasının payını kalıcı şekilde arttırmaya ve yurt içinde tüm yatırım ve ticaret işlemlerinin Türk lirası etrafında şekillenmesini temin etmeye yönelik politikalar uygulanmaktadır. Nitekim attığımız adımlar sonuçlarını vermeye başlamıştır. Bilançolarda yaşanan liralaşma ile reel sektör firmalarının yabancı para pozisyon dengesi iyileşirken, hanehalkının finansal varlık kompozisyonunda Türk lirasının payı önemli ölçüde artmaktadır. Bu sayede firmaların ve hanehalkının finansal dayanıklılık göstergeleri güçlü kalmaya devam etmektedir. Hayata geçirilen hedefli kredi politikaları ile kredi kompozisyonu hedeflenen yönde değişmiş ve net ihracatçı firmalar ile KOBİ’lerin toplam kredilerdeki payı artmıştır. TL kredi faizlerinin para politikası faizlerine yakınsaması sağlanarak firmaların finansmana erişimi desteklenmiş ve firmaların finansman maliyeti kanalıyla parasal aktarımın etkinliği güçlendirilmiştir” açıklamasını yaptı.