Yaklaşık 7 aydır süren İsrail saldırılarında 33 binden fazla Gazzeli sivil hayatını kaybederken, on binlercesi de evinden oldu. Bu süreçte Türkiye'nin İsrail'le ticaretinin artarak sürmesi büyük tepki çekiyordu. Artan baskılara daha fazla dayanamayan Ankara sonunda kısıtlama yoluna gitti. İsrail'in ticareti 3. ülkeler üzerinden sürdürmeye hazırlandığı ortaya çıktı.

Türkiye sonunda İsrail'e ticarete kısıtlama getirirken, muhalefet ve kamuoyu geç kalınmış bu adım için, "Yetmez ticaret tamamen kesilmeli" çağrısı yapıyor. Yaşanan bu gelişmelerin ardından, İsrailli ithalatçıların Türkiye'den gelen kısıtlama kararını aşmak için yeni yollar aradığı ortaya çıktı. İsrail basınında yer alan habere göre, Tel Aviv'in Türk ürünlerini Slovenya üzerinden almaya hazırlandığı bilgisi yer aldı.

İsrailli ithalatçıların, Türkiye'nin İsrail'e 54 ürünün ihracatını yasaklama kararının ardından, Türk mallarını dolaylı yollarla İsrail'e getirmek için Slovenya limanlarını göz önünde bulundurdukları bildirildi. İsrailli ithalatçılar bu yasağın ardından Türk mallarının dolaylı ithalat yollarını incelemeye başladılar, ve Slovenya'nın Koper veya Ljubljana limanları üzerinden İsrail'e teslimat yapmayı düşündüler. Bu yöntem, çimento, mermer, çelik ve alüminyum gibi ürünlerin İsrail'e teslimatının bloke edilmesini önleyebilir. Çünkü ülkeler arası para transferine ilişkin herhangi bir kısıtlama bulunmamakta.

Bu süreç, evrak işleri ve ulaşım yolları nedeniyle karmaşıklık arz ediyor. Eğer evraklarda teslimat yeri olarak Slovenya'nın Koper limanı görünüyorsa, Türk gümrükleri bile nihai varış yerini tam olarak belirleyemeyecektir. İsrail'e ihracatı yasaklanmış ürünler için ödemenin kaynağının kontrolü de zorlaşıyor.

Bu durumda, İsrail'e yönelik ihracatın yasaklandığı ürünler, önce Slovenya'ya veya başka bir ülkeye gönderilir, ardından malların girmeyeceği belirtilerek yerel gümrükten çekilir, konşimentolar değiştirilir ve mallar başka bir gemiye yüklenerek nihai varış noktasına gönderilir. Bu yöntem, nakliye masraflarını önemli ölçüde artırabilir, çünkü bu yöntemle nakliye süresi üç haftaya kadar çıkabilirken, Türkiye'den İsrail'e doğrudan nakliye yalnızca birkaç gün sürer.

PRATİK BİR YÖNTEM AMA...

Elad Barshan, SlickChain'in kurucu ortağı ve CEO'su, Türk gümrüğünün veya genel olarak herhangi bir gümrüğün, ihracat sevkiyatlarının varış noktalarını izleme yeteneğinin çok sınırlı olduğunu belirtiyor. Her ihracatın detaylı incelenmesi gerektiğinden, büyük bir ülkede bu işlemin gerçekleştirilmesi neredeyse imkansızdır. Barshan, bu yöntemin pratik olabileceğini, ancak düşük değerli ürünler için özellikle uygun olmadığını ifade ediyor. Örneğin, Türkiye'den gelen ve yaklaşık 5.000 NIS değerinde olan basit bir mermer konteyneri için, ek maliyetlerin devam etmenin uygulanabilirliğini düşürebileceğini belirtiyor.

Kaynak: Karar