CHP Lideri Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile 9 Haziran sonrası yapacağı görüşmede temel beklentisinin Anayasa'ya tam uyum olduğunu söyledi. Gezi Parkı eylemlerinde tutuklu olanlar ile ilgili adım atılmasını beklediğini belirten Özel, Türkiye'nin içinde bulunduğu kutuplaşmış politik atmosferin aşılması için anayasa ve uluslararası hukuk kararlarına uyulması gerektiğini ifade etti.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 9 Haziran sonrası yapacağı görüşmeye ilişkin açıklamalarda bulundu. Ziyaret öncesi Türkiye'nin demokratikleşme sürecine hız verilmesi gerektiğini vurgulayan Özel, Türkiye'nin uluslararası alanda yüzleştiği sorunları çözme noktasında Anayasa'ya tam uyum gösterilmesinin önemine dikkat çekti.

Gezi Parkı davası gibi konuların Avrupa Konseyi'nde Türkiye aleyhine süregelen problemlere yol açtığını ifade eden Özel, bu tür konularda hızlı ve olumlu adımlar atılmasını beklediğini dile getirdi.

İÇ SİYASETTE NORMALLEŞME SÜRECİNE İHTİYAÇ VAR

Türkiye'nin iç siyasetinde bir normalleşme sürecine ihtiyaç duyduğunu belirten Özel, tüm siyasi partiler arasında daha işlevsel ve saygılı bir diyalog kurulması gerektiğini savundu. Yaklaşan Kurban Bayramı öncesinde, "Bayramlarda birbirlerine, birbirleri üzerinden diğer tarafın seçmenlerine, üyelerine bir iyi dilek bile sunmayan, cenazelerine gitmeyen, birbirlerine taziye vermeyen iktidar-muhalefet ilişkisi bu topraklara ait değil," diyerek Anadolu kültüründe bugünlerde barışmanın önemine dikkat çekti.

İlk Kez Okuyacaksınız: FETÖ'nün Teknik Nakavtı, Emniyete Verilmeyen 20 Bin Kişilik ByLock Listesi... İlk Kez Okuyacaksınız: FETÖ'nün Teknik Nakavtı, Emniyete Verilmeyen 20 Bin Kişilik ByLock Listesi...

TEMEL BEKLENTİM ANAYASA'YA TAM UYUM

CHP Genel Başkanı, Erdoğan ile olası bir görüşmeden temel beklentisinin Anayasa'ya tam uyum olduğunu belirtti ve Gezi Parkı eylemlerinde tutuklu olanlar ile ilgili adım atılmasını beklediğini dile getirdi. Türkiye'nin içinde bulunduğu kutuplaşmış politik atmosferin aşılması için anayasa ve uluslararası hukuk kararlarına uyulması gerektiğini tekrar vurgulayan Özel, siyasi diyalog ve müzakereye olan inancını ifade etti. Siyasette özgüvenin ve esnekliğin önemine dikkat çekerek bütün partilerle gerçekleştirilebilecek bir diyaloğun önemini vurgulayıp Türkiye'nin gündemini belirleme konusunda Erdoğan'ın etkisinin azaldığını söyledi.

Sözcü'den İpek Özbey'in sorularını yanıtlayan Özel'in açıklamaları şöyle:

Sayın Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan 9 Haziran’dan sonra CHP’ye iade-i ziyaretini gerçekleştireceğini söyledi. Gelene kadar Erdoğan’dan birkaç rahatlatıcı hamle bekliyor musunuz?

"Sorunuzdan bağımsız Türkiye’nin normalleşmesi ve Türkiye’deki insanların biraz daha mutlu olabilmeleri için Vera’nın babasına, Mine Özerden’in yaşlı annesine, Gezi’deki herkesin sevdiklerine, sevdiklerinin onlara kavuşmasını inanılmaz önemsiyorum. Buna vesile olabilirsek çok mutlu olurum ama bunun dışında Türkiye için şöyle bir önemi de var: Gezi’deki arkadaşlarımız burada tutuklu, AK Parti-MHP Türk heyeti de Avrupa Konseyi’nde tutuklu. Odasından çıkıyor, dolaşıyor, görüşüyorlar ama her seferinde önlerine Kavala davası geliyor. Çünkü Strazburg’daki bir diğer binada Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi var ve o binada alınan kararlara Avrupa Konseyi’nin kurucu üyesi Türkiye uymuyor. Bu kabul edilecek bir şey değil. Ve bu Türkiye’nin hem dış politikada, hem ekonomide fevkalade önünü kapatan bir durum. Bu konuda Türkiye’nin hızla demokratikleşmesi lazım."

Tekrar sorayım, Erdoğan ile görüşmeden ne umuyorsunuz?

Karar'ın haberine göre, "Türkiye’de yürürlükte bir anayasa var. Beğenelim, beğenmeyelim. Bu anayasanın bir maddesine sen, bir maddesine ben, bir maddesine öbürü uymazsa devlet düzeni ortadan kalkar. Ve siz devletin başı olarak anayasayı çiğnemeye başlarsanız insanların anayasaya sadık olmasını ve anayasadan kaynaklı sizin yetkilerinize saygı duymasını bekleyemezsiniz. Bu yüzden benim temel beklentim anayasaya uyum. Bunun içinde Gezi de var, Can Atalay’ın Meclis’e yeniden dönmesi de var, Taksim’in açılması da var, AYM ve AİHM kararına uyulması da var. Anayasa mahkemesi üyelerinin biri hariç Erdoğan tarafından atandı. Buna rağmen AYM dur dediğinde durmayan bir iktidar çılgınlığı var. Bu olabilecek şey değil."

Editör: Ahmet Kacır