Seçime 17 gün kala iktidarın 2018'de açıkladığı 'Hedef 2023' vaatlerini gerçekleştirip gerçekleştirmediği incelenmeye başlanırken, en önemli vaatlerden çok uzakta olduğu belirlendi. AK Parti iktidarı enflasyonu tek haneye indireceğini vaat etti, bu hedef hala çok ama çok uzak. 'Dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına gireceğiz' denildi ama Türkiye daha kötü ülkeler arasına geriledi. 'Kişi başına düşen milli gelir 25 bin dolar olacak' denildi, ancak bu hedefe de yaklaşık 12 bin dolar uzakta.

Türkiye, 14 Mayıs 2023’te yapılacak olan Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili seçimlerine odaklanmışken, AK Parti’nin 'Hedef 2023' programında ve 2018 seçim beyannamesinde ekonomiye ilişkin 2023 yılına kadar gerçekleştirmeyi hedeflediği en öne çıkan altı vaadi Doğruluk Payı masaya yatırdı.

AK Parti'nin 164 vaadi arasında en dikkat çekenleri “Türkiye’nin dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girmesi, Kişi başına düşen milli gelirin 25 bin dolara ulaşması, Yurt içi tasarrufların milli gelire oranının 2023’te yüzde 30’a yükselmesi, Enflasyonun tek haneye indirilmesi, Tarımsal GSYH’nin 150 milyar dolara çıkarken tarımsal ihracatın 40 milyar dolara çıkarılması ve Kayıt dışı istihdam oranının yüzde 28’e düşürülmesi” idi. Bu altı vaat incelendiğinde ise aralarından ikisinin beş yıllık periyotta gerçekleşirken, dördünün gerçekleşmediği görülüyor.

'ENFLASYONU YENİDEN TEK HANEYE İNDİRECEĞİZ': GERÇEKLEŞMEDİ

Türkiye’de son yılların en çok konuşulan konusu hayat pahalılığı. AK Parti’nin 2018 seçim bildirgesinde de uygulanacak politikalarla enflasyonu tek haneye düşürmek yer alıyordu. 2018 yılının ilk ayında enflasyon bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 10,4 oranındaydı. Ondan öncesinde ise Türkiye, tek hanedeki enflasyon oranını en son 2017 yılının Ocak ayında yüzde 9,2 ile görmüştü. AK Parti’nin ekonomi vaadi de beş yıl içerisinde bu oranı yeniden tek haneye çekmekti.

TÜİK’in açıkladığı Tüketici Fiyat Endeksi’ne (TÜFE) bakıldığında AK Parti’nin bu vaadinin gerçekleşmediği ortaya çıkmakta. Ocak 2018 - Mart 2023 arasındaki enflasyon oranına bakıldığında, Türkiye’nin tek hanede enflasyonu yalnızca Eylül 2019 ve Ekim 2019 aylarında yaşadığı görülüyor. Kasım 2021’den itibaren enflasyon artışı zirve noktaya çıkarken Türkiye 2022 yılının Temmuz ayından 2023 yılının Ocak ayına kadar son 24 yılın en yüksek enflasyon oranlarını yaşadı.

'DÜNYANIN İLK 10 EKONOMİSİ ARASINA GİRECEĞİZ': GERÇEKLEŞMEDİ

AK Parti’nin 2018’de en dikkat çeken vaatleri arasında Türkiye ekonomisinin dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına gireceği yer alıyordu. AK Parti bu vaadi ilk olarak 2011 genel seçimleri öncesinde “Türkiye hazır, hedef 2023” vaatlerinin arasında “2001 krizinden sonra AK Parti’nin akılcı ve sürdürülebilir tedbirleriyle toparlanan ve küresel krizin etkilerini en az hisseden Türkiye ekonomisi, GSYH açısından 2023’te dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girecek.” sözleriyle açıklamıştı. AK Parti’nin ilk 10 ekonomi arasına girme vaadinin geçen sürede gerçekleşmediği görülüyor.

Ülkelerin ekonomik büyüklüklerini ölçmede Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) kullanılıyor. GSYH belirli bir zaman aralığında üretilen tüm nihai ürünlerin o yıla ait piyasa fiyatları üzerinden toplanmasıyla ölçülüyor ve sonucun ülke nüfusuna bölünmesiyle de kişi başına düşen GSYH hesaplanıyor. Her ülkenin yaptığı GSYH hesaplamalarını derleyen Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası (DB) gibi kuruluşların verilerinden en büyük 20 ekonomi gözlemlenebiliyor. IMF’nin Nisan 2022 verilerine göre Türkiye, 2021'de bir sıra düşerek 21. sırada yer almıştı. IMF'nin 2023 Nisan verisinde ise Türkiye 19. sırada bulunuyor.

'KİŞİ BAŞINA DÜŞEN MİLLİ GELİR 25 BİN DOLAR OLACAK': GERÇEKLEŞMEDİ

AK Parti’nin “Hedef 2023” amaçları arasında kişi başına düşen milli gelirin (GSYH) 2023’e kadar 25 bin dolara çıkacağı yer alıyordu. Özellikle 2018 yılının ikinci yarısında Türk lirasının yabancı para birimleri karşısında kayda değer ölçüde değer kaybetmeye başlamasıyla birlikte kişi başına düşen milli gelirde de düşüş meydana geldi.

Uluslararası Para Fonu (IMF) verilerine göre, AK Parti’nin “Hedef 2023” programını açıkladığı 2011 yılında kişi başına düşen milli gelir için yıllık ortalama 11.221 $ seviyesindeydi. Bu gelir 2013 yılında 12.488$ ile rekor seviyeye ulaştı. 2013 yılından sonra kişi başına düşen milli gelirde eksi yönde bir ivme gerçekleşti. IMF verilerinde Türkiye’nin GSYH’si 2017’de 10.628$, 2018’de 9.507$, 2019’da 9.132$, 2020’de 8.612$, 2021’de 9,654$ ve 2022’de 10,608$ olarak açıklandı. IMF’nin Türkiye için 2023 yılı tahminiyse 11.931$ oldu.

'TARIMSAL GAYRİSAFİ YURTİÇİ HASILA 150 MİLYAR DOLAR, TARIMSAL İHRACAT 40 MİLYAR DOLAR OLACAK': GERÇEKLEŞMEDİ

AK Parti’nin 2018 seçim beyannamesinde ele aldığı konulardan biri de tarım sektörüydü. Nüfusunu yeterli, kaliteli ve güvenilir gıdayla besleyen, ihracatçı konumunu geliştiren bir ülke olma hedefinin belirtildiği beyannamede, 2023 yılında tarımsal GSYH’nin 150 milyar dolara, tarımsal ihracatın ise 40 milyar dolara çıkacağı vaadi bulunuyordu.

T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın internet sitesinde yer alan verilere bakıldığında tarımsal GSYH’nin 2017 yılında ABD doları bazında 51,8 milyar olduğu görülüyor. Seçim beyannamesinin yayımlandığı 2018 yılında ise tarımsal GSYH 46 milyar $ olarak gerçekleşmiş. GSYH değerlerinde son veri ise 2022 yılına ait. 2022 yılında tarımsal GSYH Türk lirası olarak 969,5 milyar, ABD doları olaraksa 58,5 milyar olmuş. Seçim bildirgesinde vadedilen 150 milyar doların bir hayli gerisinde kaldığı ortaya çıkıyor.

Yıllık tarımsal ihracat verilerine ise Türkiye İhracatçılar Meclisi’nden (TİM) ulaşmak mümkün. 2017-2018 aralığında Türkiye’de tarımsal ihracat 21,5 milyar dolar olarak gerçekleşmiş. 2023 yılı baz alınarak yapılan sorgulamadaysa Türkiye’nin 2022-2023 arasında 34,6 milyar dolarlık tarımsal ihracat gerçekleştirdiği görülmekte. Dolayısıyla AK Parti’nin seçim beyannamesinde yer alan 40 milyar dolara Türkiye henüz ulaşabilmiş değil.

YURTİÇİ TASARRUFLARIN MİLLİ GELİRE ORANINI HEDEFİ TUTTU

AK Parti’nin 2018 seçim beyannamesinde yurtiçi tasarrufların milli gelire (GSYH) oranının 2023 yılında yüzde 30’a yükseleceği yer alıyordu. Tasarruf oranı TÜİK tarafından tahmin edilen milli gelir verilerinden hareketle hesaplanmakta. TÜİK verilerine göre, Türkiye’de 2009 yılında yüzde 21,4 olan yurtiçi tasarruf oranı 2011 yılından sonra artış eğilimine girerek 2017 yılında yüzde 25,4’e ulaşmıştı. AK Parti’nin seçim bildirgesini açıkladığı 2018 yılı için bu oran yüzde 27’ydi. 14 Ekim 2022 tarihinde TÜİK’in açıkladığı Kurumsal Sektör Hesaplamaları 2021’e göre toplam gayrisafi tasarrufun GSYH'ye oranı 2021 yılında yüzde 30,3 olarak gerçekleşti.

'KAYIT DIŞI İSTİHDAM YÜZDE 33,6’DAN YÜZDE 28’E DÜŞTÜ' HEDEFİ GERÇEKLEŞTİ

Kayıt dışı istihdam, sosyal güvenlik açısından niteliği itibariyle yasal işlerde çalışarak istihdama katılan kişilerin, çalışmalarının gün veya ücret olarak ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına hiç bildirilmemesi ya da eksik bildirilmesi olarak tanımlanıyor.

Kayıt dışı istihdamın kısa ve uzun vadede ülke ekonomisine ve kişilere oldukça büyük zararları bulunuyor. Sigortasız çalışan kişiler, çalışanlara sağlanan birçok yasal haktan yararlanamazken, kayıtsız çalışma devlette de prim kayıplarını ve sosyal güvenlik açıklarını artırıyor.

Karar'da yer alan habere göre, AK Parti’nin 2018’de yayımladığı seçim bildirgesinde kayıt dışı istihdam oranının yüzde 33,6’dan yüzde 28’e düşeceği hedeflenmişti. Kayıt dışı istihdam oranı 2002 yılında yüzde 54,1 iken, 2017’de yüzde 33,9’a kadar indi. 2018’de yüzde 33,4 olan kayıt dışı istihdam oranı, 2019 yılında yüzde 34,5, 2020’de 30,6, 2021’de yüzde 20, 2022’de ise yüzde 26,75 olarak ölçüldü.