Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) eski Baş Ekonomisti Hakan Kara, Türk lirasını dolar karşısındaki reel değeriyle ilgili soruyu yanıtladı.
Türki lirasının dolar karşısında büyük kayıp yaşaması kurundaki hareketliliği artırıyor. Piyasalarda güven bunalımı sonrasında kurun hangi seviyelere doğru gideceği merak edilirken belirsizlikler ekonomide büyük istikrarsızlığa yol açıyor. Ortaya çıkan bu tablo Türkiye'de yaşam kalitesini bozmaya devam ediyor. Uzmanlardan da kurun yukarı yönlü ivmesi hız kesmeden devam etmesiyle yeni değerlendirmeler geliyor.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) eski Baş Ekonomisti Hakan Kara, Türk parasının reel olarak değer kazanmasına ilişkin bir soruyu yanıtladı.
Kara, dolar kurunu baz alarak yaptığı ihmaller dahilindeki birtakım hesaplamaları paylaştı.
Yüksek enflasyon ve yüksek kur, vatandaşın alım gücü tarafına negatif olarak yansıyarak ürüne erişimini engelliyor.
İşte Hakan Kara'nın paylaşımı şu şekilde:
"TL'nin reel olarak değerlenmesi" konusunda çok soru alıyorum: Döviz kurundaki artış oranı bizim enflasyonumuzla ticaret ortaklarımızın enflasyonunun arasındaki farktan düşükse TL reel olarak değerlenmiş olur. Biliyorum biraz teorik geldi, bir örnekle açayım:
Diyelim ki bugünden yıl sonuna kadar içerde fiyatların yüzde 30 artmasını bekliyorsunuz. Ticaret yaptığımız ülkelerde ise aynı zaman diliminde fiyatlar yüzde 5 artıyor olsun. Aradaki fark yüzde 25. Bu değeri aklımızda tutalım.
TL'nin reel olarak değerlenmesi, döviz kurunun yıl sonuna kadar yüzde 25'in altında artması anlamına geliyor.
Daha da basitleştirmek için hesabı sadece dolar kuruna göre yapalım. Bugünkü $/TL kuru 31 olsun. Yukarıdaki enflasyon farkı varsayımlarına göre sene sonundaki reel değerlenme eşiğini hesaplayalım: 31*1,25= 38,75. Buna göre, sene sonunda dolar/TL kuru 38,75'in altında kalırsa TL reel olarak değerlenmiş olacak."
Hakan Kara’nın paylaşımını baktığımızda, kurun sene sonunda 38,75 bandı civarında olacağı görülüyor. Sene içerisinde belki bunun üstü görülebilir fakat sene sonu tahmini olarak 38,75’i öngörüyor.
Kaynak: Milli Gazete
