Ahmet TAKAN : Geride bıraktığımız hafta, iç siyaset gündeminin çok hareketli ve hararetli olmasından dolayı fırsat bulup da Doğu Akdeniz’de hüküm süren kargaşaya değinemedik. Fırsatımız olmadı… Türkiye’deki iktidar, Yunanistan ile Mısır arasında 6 Ağustos’ta imzalanan Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) Anlaşması’na İstanbul Sözleşmesi’ne gösterdikleri tepkinin milyonda birini esirgedi!.. Yalandan birkaç kez cart curt ettiler. Laf olsun torba dolsun içerikli açıklamaları dış dünyada karşılık bulmadı. Atı alan Üsküdar’a geçti!..  Merak buyurup da “neler oluyor” diye sual ederseniz… Arz etmeye çalışayım:

Kamuoyuna “zafer” diye yutturulmaya çalışılan Türkiye-Libya Deniz Yetki Alanları Mutabakat Muhtırası’ndan kayıplarımız devam ediyor. Muhtıra ile Girit Adası’nın etrafında Yunan işgali altında bulunan adalarımız ile birlikte 80 bin kilometrekarelik Türk Kıta Sahanlığı da Yunanistan’a terk edilmişti.  Bunları daha önce, somut belgeleriyle, haritalar üzerinden göstererek dikkatlerinize sunmuştuk. Bu durumu değerlendiren Yunanistan, Mısır ile anlaşmayı patlattı!.. Yunanistan ile Mısır arasındaki MEB sınırını gösteren haritalar Yunan basınında yayınlandı.

Yunanistan’ın 6 Ağustos’ta belirlediği sözde Münhasır Ekonomik Bölge Sınırları, Türk Kıta Sahanlığı içinde yer alıyor. Ayrıca Yunanistan, 2004 yılında işgal ettiği Dionisades ve Koufonisi adalarının kıta sahanlığını da kendi deniz sınırları içine kattı.

Girit Adası’nın etrafında bulunan Dionisades ve Koufonisi adaları Yunanistan’ın işgal ettiği 18 Türk Adası arasında bulunuyor.

Türkiye-Libya Deniz Yetki Alanları Mutabakat Muhtırası’nın artçı sarsıntılarının  devam ettiğine dikkat çeken Millî Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri emekli Kurmay Albay Ümit Yalım, “18 Türk Adası ve 2 Türk Kayalığı’nın işgal edilmesinin üzerini örterek kamuoyundan gizlemeye çalışan Dışişleri Bakanlığı ile kamuoyunun yakından tanıdığı Kuva-yı İnzibatiye uzantısı emekli amirallerden cesaret alan Yunanistan, şimdi de işgal ettiği adaların kıta sahanlığını kendi deniz sınırları içine  kattı. Mevcut durum itibarıyla adalarımız ile birlikte kıta sahanlığımızı da kaybediyoruz “dedi.

Oldu bitti karşısında “Türkiye ne yapmalı” sorusuna Ümit Yalım şu cevabı verdi;

Yunanistan, Kıta Sahanlığı ve Münhasır Ekonomik Bölge tezlerini işgal ettiği Türk adaları ile Girit Adası ve Onikiada grubunda yer alan Çoban, Kerpe, Rodos ve Meis adalarına dayandırıyor. Ancak, 1923 Lozan Antlaşması ve uluslararası hukuka göre Girit Adası’nın dörtte üçü ile adanın etrafındaki 14 ada Türkiye’ye aittir. Ayrıca, Onikiada’nın Yunanistan’a devrini öngören 1947 Paris Antlaşması, 1923 Lozan Antlaşması’nı şekil ve esas bakımından ihlal etmiştir. Anılan nedenle ve uluslararası hukuk kurallarına göre Yunanistan’ın Onikiada üzerinde egemenlik hakkı yoktur.

Türkiye, başta 1923 Lozan Antlaşması olmak üzere taraf olduğu uluslararası antlaşmalardaki hak ve menfaatlerine sahip çıkarak:

– İşgal edilen 18 Türk Adası ve 2 Türk Kayalığı’ndaki egemenliğini yeniden tesis etmeli,

– Viyana Antlaşmalar Hukuku Sözleşmesi Madde 60 ve 65’e göre İtalya ve Yunanistan’a nota vererek Onikiada üzerindeki egemenliğini yeniden tesis etmeli,

– Libya Mutabakat Muhtırasını tadil ederek deniz sınırını Gavdos Adası’nın batısından geçirecek şekilde deniz yetki alanlarını yeniden düzenlemelidir.”

– Ulu Tanrı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK ve onun kahraman silah arkadaşlarına rahmet etsin. Nur içinde yatsınlar. Mekanları cennet olsun.

Kaynak: Korkusuz