Türkiye’ye 1.4 milyar dolarlık tazminata mal olan ‘Irak petrolü’ davasında soru işaretleri cevap beklerken, sevkiyatın büyük bölümünün Türk toprakları üzerinden İsrail’e yapılması da dikkat çekti. O dönemde hem Tel Aviv’e hem de Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi’ne karşı gergin bir politika izleyen Ankara’nın, ‘özel bir şirketin üç ülke arasında yürüttüğü yasadışı ticarete anlayış göstermesi’ çelişki oluşturdu.

Irak Bölgesel Kürt yönetiminin merkezi hükümeti baypas ederek gerçekleştirdiği yasadışı petrol sevkiyatından dolayı Türkiye’ye 1.4 milyar dolarlık ceza kesilmesine muhalefet kanadından tepkiler sürüyor. Astronomik tazminatın ardından gözler ticareti yapan özel şirkete çevrildi. Türkiye’yi böyle bir yükün altına sokan anlaşmaların nasıl onay aldığı ve Enerji Bakanlığı’nın niçin itiraz etmeden cezayı ödeyeceğini açıkladığı soruları yöneltildi.

İSRAİL’LE KAVGA DÖNEMİNDE ‘GAZ HATTINI KONUŞURUZ’ MESAJI

Ankara’nın Barzani yönetimiyle ilişkilerinin en sıkıntılı gözüktüğü dönemde bile petrol sevkiyatının kesintiye uğramadan devam etmesi ise dikkat çekti. ‘Siyaset başka ticaret başka’ yaklaşımının Tel Aviv’le sert açıklamaların yapıldığı dönemde de yürütüldüğü dile getirildi. İsrail gazının Türkiye üzerinden Avrupa’ya aktarılmasına dönük proje için Cumhurbaşkanı Erdoğan “Oturulur, konuşulur” çıkışıyla zeytin dalı uzatmıştı.

3103krt01a-tum.jpg

Irak merkezi hükümeti, Kürt Bölgesel Yönetimi’nin çıkardığı petrolü Kerkük-Ceyhan ham petrol boru hattından ihraç etmesine izin veren Ankara’nın iki ülke arasındaki anlaşmayı ihlal ettiği gerekçesiyle 2014 yılında Türkiye aleyhine açtığı tahkim davasını kazandığını duyurmasının ardından tartışmalar başladı.

Iraklı yetkililer, Ankara’ya 2014-2018 dönemi için 1.4 milyar dolar ceza kesildiğini 2018 sonrasına dönük ikinci davayla rakamın 3.5 milyar dolara (70 milyar TL) ulaşacağı belirtti. Karar Ankara, Bağdat ve Erbil arasında krize neden olurken petrol sevkiyatı durduruldu. Enerji Bakanlığı’nın cezayı ödeyeceğini taahhüd edildiği aktarıldı. Ancak Enerji Bakanlığı iddiaları yalanladı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “Böyle bir rakamda ceza söz konusu değil. Büyük kapsamlı bir rapor var ve ona bağlı bazı yaptırımlar söz konusu.” diyen Dönmez, “Tek taraflı yaptırım yok. Irak tarafından iddia edilen 5 konudan 4’ü reddedildi, 1’i kabul edildi. Bizim taleplerimizin 6 konudan 5’i kabul edildi, 1’i reddedildi’’ dedi. Ankara ve Erbil arasındaki ‘kaçak petrol ticareti’ tartışması devam ederken bu ticaretin Suriye’ye kadar uzandığı öne sürüldü.

Yetkin Report’ta yer alan habere göre Bölgesel Kürt Yönetimi’nin Suriye’den aldığı petrolü, kendi petrolü ile karıştırarak Türkiye’ye ihraç ettiği iddia edildi. Haberde terör örgütü PKK’nın Suriye’deki gücü olan PYD’nin petrolü, Kürt Bölgesel Yönetimi’ne gönderdiği belirtilirken, Suriye petrolünün Kürt petrolü ile karıştırılarak Ceyhan’a giden boru hattına yüklendiği öne sürüldü.

ŞİRKETLER PETROL ÜRETİMİNİ DURDURDU VEYA AZALTTI

Bağdat, Ankara ve Erbil arasındaki kriz petrol üretimini de vurdu. Reuters’a göre, Irak’ın kuzeyinde faaliyet gösteren petrol şirketleri, Türkiye, Bağdat ve Irak Kürdistan Bölgesi Yönetimi arasında petrol ihracatını yeniden başlatmak için yaptıkları müzakereler sürerken, üretimi durdurmaya veya depolama yoluna gitti. Bölgesel Kürt Yönetimi ile Irak Merkezi Yönetim arasında henüz anlaşmaya varılamazken, Kerkük-Ceyhan hattı üzerinden petrol sevkiyatının kesilmesinin ardından Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin kontrolündeki alanda faaliyet gösteren şirketler ülkenin kuzeyindeki petrol üretimini ya durdurdu ya da azalttı.

Norveçli petrol şirketi DNO, Türk şirketi Genel Energy, merkezi Kanada’da bulunan Forza Petroleum, Gulf Keystone, merkezi ABD Dallas’ta bulunan HKN Energy isimli şirketler, üretimi ya durdurduklarını ya da düşürdüklerini açıkladı. Uzmanlar, depoların doldurulmasının birkaç gün içinde tam kapasiteye ulaşacağını belirterek, üretimi depolamanın uzun süre sürdürülemeyeceğine işaret ediyor.

KRİZ KALICI BİR SİYASİ ÇÖZÜM GETİREBİLİR

Kürt Bölgesi’nden ihraç edilen petrolün durdurulması ile piyasalar üzerindeki etkisi devam ederken Citibank uzmanları ise, “Irak’ın iç politikasındaki değişiklikler çok yakında kalıcı bir siyasi çözüme yol açabilir” yorumunu yaptı. Erbil ile Bağdat arasında çözüm için görüşmeler sürerken, ABD merkezli Citibank analistleri, petrol fiyatlarındaki Kürdistan-Irak priminin beklenenden daha erken kaybolabileceğini aktardı. “Irak’ın iç politikasındaki değişiklikler çok yakında kalıcı bir siyasi çözüme yol açabilir” diyen uzmanlar buna paralel olarak boru hattı akışının günde yaklaşık 200.000 varil (bpd) artabileceği tahmininde bulundu.

‘ENERJİ BAKANLIĞI RAKAMLARI NEDEN SAKLIYOR?’

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede “Hakem heyeti, Irak’ın beş talebinden dördünü reddetti. Ülkemizin taleplerinin büyük çoğunluğunu kabul etti” diyen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’e tepki gösterdi.

Türkiye ve Irak arasındaki davanın detaylarının açıklanmasını isteyen Öztrak, "Lafı gevelemeyi bırakın. Türkiye Irak’a ne kadar tazminat ödeyecek açıklayın. Enerji Bakanlığı’nın yaptığı açıklamadan, Irak’ın taleplerinden birinin, tahkim heyeti tarafından, kabul edildiği anlaşılıyor. Bu durumda Irak’ın kabul edilen talebi nedeniyle, Türkiye, Irak’a tazminat ödeyecek mi? Ödeyecekse ne kadar tazminat ödeyecek? Irak yönetimi, Türkiye’ye tazminat ödeyecekse, bu tazminatın tutarı ne kadardır? Enerji Bakanlığı bu rakamları milletten neden saklıyor? Kuzey Irak petrolünün, Irak Anayasasına aykırı şekilde, uluslararası pazarlara ulaştırılmasına, izin veren kim? Bu ticaretten Türkiye’de kimler nemalandı? Kimler köşeyi birkaç kez döndü? Erdoğan ailesi bu işin neresindedir? Damat bu işin neresindedir? Bu konular er ya da geç aydınlanacak. Hep söyledik gerçeklerin ortaya çıkmak gibi, güzel bir huyu var’’ ifadelerini kullandı.

İLİŞKİLER DURMA NOKTASINA GELDİĞİNDE BİLE TİCARET DEVAM ETMİŞ

İsrail ve Türkiye arasındaki diplomatik ilişkiler uzun bir süre durma noktasına gelmişti. Ancak ilişkilerin gergin olduğu dönemde de ticaret sürdü. İki ülke 2022’de normalleşme yolunda adım atmaya başladı. Avrupa ülkeleri, Ukrayna’yı işgali sonrası Rusya’ya enerji bağımlılığını azaltmaya çalışırken bu normalleşmeden faydalanmak için harekete geçmişti.

Avrupa Birliği doğalgazda Rusya’ya olan bağımlılığı azaltmayı planlarken Türkiye, İsrail gazının Türkiye üzerinden Avrupa’ya aktarımına ilişkin projeyi canlandırmayı amaçlamıştı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan enerji ve enerji güvenliği projelerinde İsrail ile iş birliğine hazır olduğunu dile getirmişti.

Erdoğan “Türkiye’nin bu tür projeleri hayata geçirecek tecrübe ve kapasitesi var. Bölgemizde yaşanan son gelişmeler enerji güvenliğinin önemini bir kez daha gösterdi” ifadelerini kullanmıştı. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve İtalya Başbakanı Mario Draghi İsrail’i ziyaret ederek bu ülkeden gaz ithalatını görüşmüştü . İthalat için Türkiye üzerinden bir boru hattının inşası da seçenekler arasında değerlendirilmişti.