Gazze’de soykırım devam ederken İsrail’e yapılan ihracat insanlık utancına dönüştü. Stratejik mamüllerin de dahil olduğu ticaret konusunda eylem ve söylem ise yine ayrıştı. MÜSİAD ‘Filistin’e bu zulüm reva görülürken hiçbir kardeşimiz ateşe yakıt taşımaz’ açıklaması yaparken, ilgili şirketlerin ağırlıklı kısmı da aynı işadamı derneğinin üyesi çıktı.

Menzil'de Yolsuzluk Kavgası:“Yolsuzluk” ve “Devleti Dolandırma” Üç kardeş Birbirine Girdi, İddialar Ortalığa Saçıldı Menzil'de Yolsuzluk Kavgası:“Yolsuzluk” ve “Devleti Dolandırma” Üç kardeş Birbirine Girdi, İddialar Ortalığa Saçıldı

Ramazan’da bile kanlı saldırılarını sürdüren İsrail soykırımı her gün büyütürken Türk limanlarından Tel Aviv’e gemilerin seyrini devam ettirmesi şirketlere yönelik tepkileri artırdı. Holdinglerin önünde ‘Bu utanca ortak olmayın’ sloganlarıyla protestolar düzenlendi. Dikenli tel, çimento, silah parçası ve gıda satışının durdurulması istendi. Türkiye’den İsrail’e ticaret hacminin artışına katkı sağlayan şirketlerin üye olduğu MÜSİAD ise iddialara karşı çıktı.

MÜSİAD ‘TİCARET YOK’ DERKEN GEMİLER SEFERE DEVAM EDİYOR

Zorlu ve Limak dışındaki şirketlerin üye olduğu MÜSİAD’ın açıklamasında İsrail’le ticaret iddialarının mesnetsiz olduğu savunuldu. ‘Dernek değerlerine sahip çıkan hiçbir kardeşimizin Filistin’e bu zulüm reva görülürken siyonistlerin ateşine yakıt taşıyacağına inanmıyoruz’ denildi. Bu değerlendirmeler karşısında holdinglerin sessizliği sürerken ‘MÜSİAD suçlamaları reddederken şirketlerin ticaret trafiği nasıl olup da devam ediyor?’ soruları ortaya atıldı.

2203krt01a-tum.jpg

Karar'ın manşetinde yer alan habere göre, İsrail dünya kamuoyunun gözü önünde Filistinlilere yönelik soykırım yapmaya devam ediyor. İsrail’in Gazze’ye yönelik yaptığı saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı neredeyse 40 bine ulaştı. Filistin’de çocuklar bombalarla, açlıkla katledilirken Türkiye’den İsrail’e çelik, dikenli tel ve gıda sevkiyatı sürüyor.

İsrail Gazze’de soykırım yapmaya devam ederken, Türkiye’den birçok şirket Tel Aviv’i hem lanetleyip hem de ticaretin devam etmesi kamuoyunu isyan ettirdi. Milletin hassasiyetine de Türkiye’nin itibarına da gölge düşmesine izin vermeyin. Utandıran ticareti artık durdurun. İsrail’in yaptığı vahşet karşısında Türk şirketlerine ‘bu kirli paranın parçası olmayın’ çağrısına firmalar kulak tıkarken, hükümetten de ticareti durdurmaya dair herhangi bir yaptırım gelmedi. Ticaret yapan çoğu şirketin hükümete yakınlığı ile bilinen Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), olması dikkat çekiyor. Evyap Holding, İÇDAŞ, Pamukkale Kablo, Eren Holding, Tosyalı, İsrail ile ticarette dikkat çeken şirketlerin başında geliyor.

MÜSİAD’ın yanı sıra TÜSİAD üyesi bazı şirketler de İsrail’le ticareti sürdürüyor. Bu şirketlerin başında Zorlu Holding, AkçanSA, MNG Air geliyor. İddialara göre, bu şirketlere ticaret yapan şirketlerin tekstil, enerji, kablo, çimento, inşaat, demir-çelik, radar cihazları, çelik dikenli tel, silah parçaları, hava taşıtlarını fırlatma aksamları sektöründe faaliyet gösteriyor. MÜSİAD daha önce yaptığı açıklamada, birkaç üyelerinin İsrail ile gerçekleştirdiği iddia edilen ticari faaliyetler gerekçe gösterilerek, tüm üyelerinin töhmet altında bırakıldığını belirterek, bu tür haberlere itibar edilmemesini istedi. Akçansa, Nuh Çimento, Tosyalı Holding, İÇDAŞ ve Zorlu Holding İsrail ile ticaret sorularını cevapsız bıraktı.

‘BİRKAÇ ÜYEMİZİN YAPTIĞI İDDİA EDİLEN TİCARET TÜM ÜYELERİ TÖHMET ALTINDA BIRAKIYOR’

MÜSİAD şubat ayında yaptığı açıklamada ‘’MÜSİAD olarak öncelikle siyonist İsrail’in, Filistin halkına karşı çocuk, kadın, yaşlı demeden gerçekleştirdiği insanlık dışı zulmü hiçbir şekilde kabul etmiyor, bir soykırım olarak niteliyor ve lanetliyoruz. MÜSİAD, milli ve manevi değerlere sahip 14 bine yakın üyesi, 60 bine yakın şirketiyle ve sahip olduğu 34 yıllık birikimiyle gösterdiği duruş neticesinde ülkemizde ve uluslararası platformlarda söz sahibi olmuş önemli bir kuruluştur. Bu söz sahipliği ve etki alanının genişliği, iyi niyetli olmayan bazı çevreleri rahatsız etmiş ve Derneğimizin itibarına zarar verme noktasına taşınmıştır. Son günlerde de ‘birkaç üyemizin İsrail ile gerçekleştirdiği iddia edilen ticari faaliyetleri’ gerekçe gösterilerek, kurumumuz ve tüm üyelerimiz töhmet altında bırakılmaktadır. Bu sebeple, kurumumuzu ve tüm üyelerimizi zan altında bırakan iddiaları tüzüğümüz doğrultusunda, titizlikle inceliyor ve kurum içi süreçlerimizi işletiyoruz. Süreçler tamamlandığında kamuoyuna bilgilendirme yapılacaktır’’ ifadelerine yer verdi.

Öte yandan Filistin İçin Bin Genç Hareketi de Socar önünde geçen hafta eylem yaptı. Azerbaycan petrolünün Türkiye üzerinden İsrail’e taşıması protesto edildi. SOCAR Türkiye Genel Müdürlüğü önünde yapılan eylemde “Türkiye’deki en büyük dış yatırımcı SOCAR İsrail’in soykırımını besliyor. SOCAR işgalciyle ticareti kes” çağırısı yapıldı.

İHRACAT SAVAŞ ÖNCESİ DÖNEME ULAŞTI

İsrail’e ihracat savaşın başladığı dönemlerde 462 milyon dolara yakındı. Ekim’de 328 milyon dolara geriledi. Kasım’da da 301 milyon dolar seviyesinde seyretti. Türkiye ocak ayında İsrail’i hedef ülkeler arasından çıkarmasına rağmen şubat ayındaki artışla beraber ihracat neredeyse savaş öncesi hacime ulaştı. Aralık ayında bir önceki aya göre ihracat yüzde 34.5 artarak 429 milyon dolara çıkmıştı. Ocak ayında yüzde 18.5 düşen ihracat şubat ayında yeniden yüzde 20.7 artarak 422.2 milyon dolara ulaştı. Diğer yandan, İsrail Tarım Bakanlığı’nın kayıtlarına göre Türkiye, Ürdün ile birlikte 7 Ekim’den bu yana İsrail’e en çok sebze ve meyve gönderen ilk iki ülke oldu.