ABD medyasında yer alan bir haberde, Hatay’da bulunan bir sitenin 6 Şubat deprem felaketinde yerle bir olmasını Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yönetimi üzerinden analiz etti. Haberde, bağımsız yapı denetiminin zayıflatıldığına işaret edilirken, sitenin yıkılmasının yönetim politikalarının sembolü olduğu belirtildi.

ABD merkezli New York Times (NYT) gazetesinde, Kahramanmaraş merkezli deprem felaketinde en az 68 kişiye mezar olan Güçlü Bahçe Sitesi ele alındı. Haberde, "Hatay’daki bu site, son 20 yıldaki inşaat patlamasına öncülük eden Cumhurbaşkanı Erdoğan yönetiminde oluşan kayırma sisteminin betondan ve taştan bir sembolüydü" şeklinde kaydedildi.

depremden-sonra.jpg

‘SİYASİ GÜÇLERİYLE KAPILARI AÇTILAR’

Ayrıca, siteyi yapan müteahhitin, belediye başkanının onursal başkanı olduğu Hatayspor'a 200 bin dolardan fazla bağış yaptıktan sonra imar izni aldığı detayı verildi ve bina sakinlerinin, projeyle inşa edilen yapının birbiriyle eşleşmediği gerekçesiyle belediyeye başvurduğu ancak tatmin edici bir yanıt alamadığı kaydedildi.

Güçlü Bahçe Sitesi'nin yapı denetim sorumlusu, proje denetimleri geçemese bile, müteahhitlerin "siyasi güçlerini kullanarak kapıları açtığını" belirtti.

acilis.jpg
Güçlü Bahçe Sitesi'nin açılış töreni

‘PROJEYE BAŞLAMAK İÇİN YAZILMAMIŞ KURALLAR VAR’

Bir projeye başlamak için "yazılmamış kurallar" bulunduğu vurgulanan haberde, Hatay için bu kurallardan birinin Hatayspor'a bağış yapmak olduğu kaydedildi.

Hatayspor’un eski başkanlarından Hikmet Çınçın, "Müteahhitler yerel futbol kulübüne bağış yapmanın projeyi ilerletebileceğini yıllardır biliyor" şeklinde kaydetti. Haberde Mehmet Güçlü'nün, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı ve Hatayspor Onursal Başkanı Lütfü Savaş'la yaptığı görüşmeler sonrasında kulübe o dönem 200 bin dolardan fazla bir miktara tekabül eden 500 bin liranın üzerinde bir ödeme yaptığı belirtildi.

‘TÜRKİYE’DE SİSTEM BELİRSİZLİK ÜZERİNE KURULU’

Türkiye'deki inşaat sisteminin değerlendirildiği haberde, "İşleyen bir sistemde, projeyi kimin onayladığına ilişkin belirsizlik olmaz. Ancak Türkiye'deki sistem belirsizlik üzerine kurulu. Erdoğan hükümeti, onlarca yıldır, bağımsız yapı denetimini zayıflattı ve standartları katılaştırma tekliflerine karşı mücadele etti. Örneğin Türkiye İnşaat Mühendisleri Odası, yıllar boyunca tecrübeli mühendislerin, inşaat projelerini yeterli şekilde denetleme kapasitesinin zorlandığını söyledi. Oda, her projeye özel bir mühendisin bakması gerektiği belirterek çağrı yaptı. İnşaat sürecini yavaşlatacak bu fikir ortada kaldı. Erdoğan hükümeti 2015'te soruşturma başlatarak, odanın mühendisler için kendi hazırladığı daha katı şartlara dayanan sertifikasını vermesini engelledi. Milletvekilleri yapı denetim sürecini özelleştirerek, Türkiye'nin mimarlar ve mühendisler odasını sürecin dışına itti" ifadeleri kullanıldı.