20 yıllık AK Parti iktidarının ilk döneminde yükselen ekonomik endekslerin hepsi ikinci dönemin sonunda dibe vurdu. Kişi başı milli gelir de Türkiye’nin dünya ekonomisinden aldığı pay da 2002 seviyesine geriledi. Hatalı politikalar sonucu kurumların çöküşüyle gelinen noktada 20 yıl boşa geçirilmiş oldu. Büyük kayıp tablosu sandıktan sonra acil ‘restorasyon’un zorunlu olduğunu gösteriyor.

Ekonomide uyarı dinlemeyen politikalar Türkiye’yi 20 yıl geriye götürdü. Vahim tablo verilere yansıdı. AK Parti göreve geldiğinde 3 bin dolar olan kişi başı milli gelir 2013’e kadar 12 bin doları aştı. Ancak liyakatin terk edilmesiyle başlayan gerileme, 2018’deki sistem değişikliğinde kurumların devre dışı bırakılmasıyla hızlandı. Kişi başı gelir 10 bin doların altına indi. Kişi başı gelirde dünya sıralamasında 2001’deki sıraya dönüldü.

AYNI LİGDEKİLER İLERLEDİ TÜRKİYE HER YIL GERİYE GİTTİ

Karar'ın manşetinde yer alan habere göre, Emsal ülkeler ilerleme kaydederken Türkiye kişi başı gelirle birlikte birçok alanda kayıp yaşadı. ‘En büyük ekonomiler’ listesinde 2002’de 21’inci olan Türkiye 20 yıl sonra aynı yere düştü. Dünya ekonomisinden aldığı pay da Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ne geçişten sonra azalarak AK Parti öncesindeki seviyeye geriledi. Enflasyon ve işsizlik verileriyle oluşturulan ‘Dünya Sefalet Endeksi’nde ise Türkiye ilk sıraya oturdu.

2704krt01a-tum.png

Ekonomi yönetimin aldığı hatalı kararlar, Merkez Bankası’nın bağımsız olmaması, para politikasında genel geçer kaide ve bilimden uzak politikaların izlenmesi ekonomide özellikle son yıllarda hızlı düşüşe neden oldu. Başta kişi TL’deki değer kaybı ve enlasyondaki artış rekor kırarken, kişi başına düşen milli gelir de erimeye başladı. AK Parti’nin iktidara geldiği 2002 yılında 3 bin 608 dolar olan milli gelir, 2013 yılına kadar artarak 12 bin 582 dolar ile zirveyi gördü.

Ancak kişi başına düşen milli gelir 2014’ten sonra özellikle de cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçiş ile erimeye başlayarak 2020 yılında 8 bin 600 dolara kadar düştü. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Salı günü yaptığı açıklamada ‘’Göreve geldiğimizde kişi başına milli gelir 3 bin 600 dolardı şimdi 10 bin 50 doların üstüne çıktıysa nereden nereye geldiğimizin göstergesidir’’ ifadelerini kullandı.

AK Parti 2011 beyannamesinde 2023 için kişi başı milli gelir hedefini 25 bin dolar olarak koydu. AK Parti’nin aynı hedefi 2014-2018 dönemini kapsayan 10. Kalkınma Planı’na da girerken, gelinen noktada hedefin yakınından bile geçilmiyor.

Öte yandan gerek Türkiye’nin Gayrisafi Yurtiçi Hasılası (GSYH) gerekse kişi başına düşen milli gelir AK Parti döneminde katlanarak artmasına rağmen, Türkiye’nin dünya ekonomisinden aldığı pay son yıllarda iyice düştü. Türk ekonomisi büyürken dünya ekonomisi de büyüyor. Ancak Türkiye’nin bu dünya ekonomisinden aldığı pay 2013 yılından bu yana geriliyor. Hatta 2021’de Türkiye’nin dünya ekonomisinden aldığı pay 1980 yılının gerisine düştü.

EN BÜYÜK EKONOMİLER LİSTESİNDE DE GERİLEDİK

Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) yılda iki kez (biri Nisan biri de Ekim aylarında) yayınladığı Dünyanın Ekonomik Görünümü (World Economic Outlook) Raporu geçen gün”Zorlu Bir Toparlanma” başlığıyla yayınlandı. Dünya ekonomisi ve ülkelerin ekonomik durumu hakkında en geniş ve kapsamlı tahminleri içeren raporda Türkiye, kişi başına düşen milli gelirdeki yerini koruyamadı. Rapora göre Türkiye, kişi başına milli gelirde ise önceki yıla göre bir basamak kayarak 79’uncu sıraya geriledi. Böylece Türkiye IMF veri setinin başlangıç yılı 1980’den bu yana en dip noktasına düşerek, kişi başına milli gelir dünya sıralamasında 65’inci olduğu 2013 yılından bu yana ise Türkiye’nin sıralamada toplam 14 basamak düştü.

IMF, Türkiye’nin bu yılın tümünde ise 11 bin 932 dolarlık kişi başına milli gelirle 77’nciliğe yükseleceğini tahmin etti. Öte yandan kişi başına milli gelir ciddi şekilde artarken en büyük ekonomiler listesinde Türkiye’nin sırası yeniden 1980 seviyesine geriledi. 1980’den bu yana bakıldığında Türkiye’nin en iyi sıralaması 2013, 2014 ve 2015 yıllarında dünya 16’lığı ile oldu. Ancak 2021 yılında Türkiye 21. sıraya düştü. AK Parti iktidara geldiğinde de 2002 ve 2003 yıllarında Türkiye 21. sıradaydı.

‘HÂLÂ BİZİM DÖNEMİN EKONOMİK MİRASIYLA ÖVÜNÜYOR’

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Eskişehir’de toplu açılış töreninde Eski Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı ve DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’a yüklenmiş ‘’Bebecan ekonomiden anlamaz, sadece satışını yapar’’ ifadelerini kullanmıştı. DEVA Partisi Genel Başkanı Babacan da sosyal medya hesabından Erdoğan’a Ekonomi Bakanı olduğu dönemde kişi balına düşen milli gelirin 12 bin 582 dolar ile zirveyi gördüğünü grafikle anımsatarak ‘’Genç arkadaşlarım, yaşınız sebebiyle size takma ad takıp sizi itibarsızlaştırmaya çalışanlar olabilir; onlara en iyi cevabınız yaptığınız iş olacaktır. Bana “Bebecan” diyenler bugün hâlâ bizim dönemin ekonomik mirasıyla övünüyor. Ayinemiz grafiktir bizim, lafa gerek yok’’ ifadelerini kullandı.

‘YETKİ’Yİ VERDİKTEN SONRA HER ŞEY TERS GİTTİ

Erdoğan 19 Haziran 2018’de halka “24’ünde bu kardeşinize yetkiyi verin, ondan sonra faizle, şunla bunla nasıl uğraşılır göreceksiniz” demişti. 24 Haziran’da yapılan referandumla Türkiye, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçiş yaptı. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle enflasyon arttı kur krizleri yaşandı. O dönem 4.5 seviyesinde olan dolar/TL kuru yıllar içinde hızla artarak 20 liraya dayanırken, serbest piyasada 20.50 seviyesini aştı. Bu 5 yıllık süreçte elektrik, doğalgaz, akaryakıt ücretleri başta olmak üzere yüzde 100 zamlandı. Enflasyon tüm zamanların rekorunu kırdı.

Üretici maliyetlerden dolayı üretim yapamaz hale geldi. 2022’de Türkiye ekonomisi 48,8 milyar dolarla 2013 yılından bu yana en yüksek cari açığı verdi. Öte yandan Türkiye ekonomisi sürekli dış ticaret açığı vermeye başladı. 2022 yılında 110 milyar doları aştı. Bu 1996 yılından bu yana görülen en yüksek dış ticaret açığı oldu. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2022 yılında yüzde 70 oldu. 2022’de hem ihracat hem de ithalat son 27 yıldaki en yüksek seviyeye erişti. Daha önce en yüksek seviye 2021 yılında görülmüştü. 2021’de ihracat 225 milyar dolar, ithalat ise 271 milyar dolar olmuştu.

EMSAL ÜLKELER İLERLEDİ TÜRKİYE GERİLEDİ

Emsal ülkeler ilerleme kaydederken Türkiye kişi başı gelirle birlikte birçok alanda kayıp yaşadı. 2007-2012 dünya ekonomik tablosuna göre Avrupa Biliği (AB) ve ABD toplamda yüzde 8,1 büyüme gösterirken, Türkiye ise aynı dönemde yüzde 21,1 büyümüş. Ancak o dönem emsal ülkeler Çin, Arjantin, Brezilya, Endonezya, G. Afrika, Hindistan, İran, Meksika, Rusya, Malezya gibi ‘Yükselen Ülkeler’ yüzde 55,4 büyüme kaydetmiş. KARAR Gazetesi Yazarı İbrahim Kahveci 18 Nisan’da köşesinde kaleme aldığı yazısında konuya ilişkin ‘’Başarılı dediğimiz yıllarda bile emsal ülkelerin gerisinde kalmış durumdaydık.

O 2002-2007 arası büyümenin yüzde 30,7’si kredileşmeden gelmiş ama 2007-12 arası dönemde kredileşme oranının büyüme içindeki payı yüzde 78,2’ye yükselmiş. Yani dikkat çektiğimiz nokta neymiş: Büyüyoruz ama sorunlu büyüyoruz. Aman dikkat... aman dikkat... Tarihler 2012. Şimdi 2023 yılındayız. Adeta 2012 yılını mumla aratıyorlar. Meğerse ne kadar da güzelmiş 2012 yılı. Bunu söyleyeceğim aklımın ucuna gelmezdi. Yani Türkiye’yi o kadar karanlık kuyuya soktular ki, 2012 yılını bahar diye hatırlar olduk’’ ifaderlerini kullandı.

25 BİN DOLARLIK HEDEF 16 BİN DOLARA DÜŞTÜ

12 Haziran 2011 Genel Seçimleri öncesinde AK Parti’nin seçim beyannamesi 2023 hedefleri üzerine kurulmuş, 12 yılda yapılması planlanan onlarca vaat sıralanmıştı.Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin 2011 beyannamesinde 2023 için kişi başı milli gelir hedefini 25 bin dolar olarak koydu. AKP’nin aynı hedefi 2014-2018 dönemini kapsayan 10. Kalkınma Planı’na da girdi. Ancak gelinen noktada bu hedefin yanından bile geçilmezken 2024-2028’i de kapsayan dönem için kişi başına düşen milli gelir hedefi 16 bin dolar olarak güncellendi.

TÜRKİYE EN ÇOK CARİ AÇIK VEREN VE EN YÜKSEK ENFLASYONA SAHİP ÜLKELER ARASINA GİRDİ

IMF verilerine göre Türkiye, 2022 yılında TÜFE bazında yüzde 64,3 oranındaki yıllık enflasyonu ile Venezuela, Zimbabve, Arjantin ve Sudan’ın ardından enflasyon oranı en yüksek 5’inci ülke oldu. 2022 yılında 48,7 milyar dolar cari işlemler açığı veren Türkiye, ABD, İngiltere, Hindistan ve Brezilya’nın ardından bu göstergede de 5’inci oldu.

Raporda Türkiye’nin bu yıl yüzde 2,7 ve 2024’te yüzde 3,6 büyümesinin tahmin edildiği kaydedildi. IMF’nin ocak ayındaki tahminlerinde, Türkiye ekonomisinin 2023 ve 2024’te yüzde 3’er büyüyeceği öngörülmüştü. Türkiye için enflasyon tahminlerine de yer verilen raporda, 2022’de yüzde 72,3 olan yıl sonu enflasyon tahmininin 2023’te yüzde 50,6’ya ve 2024’te yüzde 35,2’ye gerilemesinin beklendiği aktarıldı.

Raporda, Türkiye için işsizlik tahmininin 2023 için yüzde 11 ve 2024 için yüzde 10,5 olarak belirlendiği bildirildi. Öte yandan Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre 2022 yıl sonu enflasyonu yüzde 64,27 oldu. Gıda ve alkolsüz içecekler grubunda ise enflasyon yüzde 77,87 olarak gerçekleşti. TÜİK’e göre, işsizlik oranı ise 2022 yılında yüzde 10.4 seviyesinde gerçekleşti.

SEFALET ENDEKSİNDE BİRİNCİ SIRADAYIZ

Türkiye’de artışı durdurulamayan enflasyon ve işsizliğin artmasıyla beraber sefalet endeksi de tırmandı. Enflasyon ve işsizliğin toplamından oluşan Sefalet Endeksi’nde Türkiye en yakın takipçisi Arjantin’e fark atarak birinci oldu. Türkiye 93.3 puanla ilk sırada yer alırken Arjantin 89.9 puanla ikinci oldu. Üçüncü sırada yer alan ülke ise Güney Afrika. Bu ülkenin endeksteki puanı 41.4. Macaristan 23.8, Polonya 22.3, Rusya ise 17.5 puanla endekste yer aldı. Dünya Sefalet Endeksi’nde Türkiye 2021 Aralık ayında 156 ülke içinde 21. sırada, Avrupa ülkeleri arasında ilk sırada yer almıştı.

Sefalet Endeksi bir ekonominin durumunu ve uygulanan ekonomik politikaların başarısını ölçmekte kullanılan bir endeks. Ülkedeki yıllık enflasyon ve işsizlik oranlarının toplanması ile yıllık sefalet endeksi rakamlarına ulaşılıyor. İşsizliğin yükselmesi geliri olmayanların sayısının arttığını, enflasyonun yükselmesi yaşamın pahalandığını gösterdiği için endeksin yükselmesi sefaletin arttığını, dolayısıyla ekonomide bozulma yaşandığının ortaya çıktığını gösteriyor.

‘MÜLTECİLER OLMADIĞI İÇİN MİLLİ GELİR DAHA BÜYÜK GÖRÜNÜYOR’

Türkiye kişi başıan düşen mliili gelirde dünya sıralamasında 22 yıl önceki seviyesine düşerken uzmanlar buna mültecilerin dahil olmadığının altını çizerek, milli gelir bu sayede iyi göründüğünü söyledi. Kişi başına düşen milli gelirin 2001 seviyesinde olduğuna dikkat çeken eski Merkez Bankası Başekonomisti Prof. Dr. Hakan Kara, mültecilerin nüfusa dahil olmaması nedeniyle kişi başına gelirin olduğundan daha büyük göründüğünü de vurguladı. Kara Twitter’daki paylaşımında “Türkiye 2001 krizinde kişi başı milli gelirde ($) dünyada 78. sıraya düşerek yakın tarihin en zayıf performansını sergilemişti.

2022 itibarıyla sıralamamız yine aynı seviyelere geldi” dedi. Kara bir takipçisinin “Hocam ülkede milyonlarca mülteci var bir kısmı üretime katılıyor hesaplamaya katılıyor mu?” sorusuna da “Mülteciler üretime dahil, fakat bir kısmı nüfusa dahil olmadığı için kişi başı gelir gerçekte olduğundan daha büyük görünüyor’’ şeklinde cevap verdi.