Hz. İbrahim(a.s)'e inen kurban hadisesini herkesin malumu...

Hz İbrahim(a.s) ve ailesi Allah'a teslimiyetin güzide örneğidir. İbrahim'(a.s)'ın Allah için oğlunu kurban etmesi, Hz. İsmail(a.s)'de teslim olması, buna karşılık Allah(cc)'ın Cebrail(a.s) ile bir kurban göndermesi, kazanılan imtihan sonrasında kıyamete kadar sürecek itaat ve teslimiyetin inanan insanlar tarafından tekrar edilmesi ne büyük bir nimettir.

Kurban Hanifi mezhebine göre vacip (Nisap miktarı malı olanlar için), Şafi, Maliki, Hambelli mezheplerinde sünnettir.

Kurban sosyal bir ibadettir. Kurban kesen Müslümanların bunu, ihtiyacı olanlar, akraba, dostları ile paylaşması sonrasında uhuvvetin artması sevgi bağlarının güçlenmesine vesile olur. Peygamber Efendimiz(sav) kurbanın üçe bölünmesini, üçte birini ihtiyaç sahiplerine dağıtılmasını üçte birini zengin ya da ihtiyaç sahibi fark etmez eş dost, hısım akraba ile birlikte tüketilmesi üçte birini de eve ayrılmasını söylemiş. Hepsinin bağışlanabileceği gibi hepsinin eve bırakılmasında da sakınca yoktur.

Kurbanın fıkhi ve toplumsal kısmına kısaca değindikten sonra asıl meseleye dönelim. Hz. İbrahim(as) canparesini Allah için kurban etmek istedi. Bizler bugün Allah için ne yapıyoruz?

''Fakat O bir Peygamber'' diye akıllardan geçse de, peygamberler de esasında bir insan ve en büyük imtihanlara tutulanlar onlar değil mi? İnsanlara en güzel örnek, yol gösterici onlar değiller mi?

Aslında bugün bizler de pek çok şeyi kurban ediyoruz etmesine...neleri kurban ettiğimizin farkında mıyız acaba?

Nefsimizi Allah yolunda kurban edemediğimiz için Tağut yolunda değerli neyimiz varsa  hiç farkında olmadan kurban ediyoruz maalesef!

Neleri kurban etmedik ki!

Kimi siyasi çıkarlar uğruna, birtakım dünyalık menfaatler için rakip partiyi/partileri yıpratmak adına karşılıklı yalanlar söyleniyor, iftiralar atılıyor. Araştırmadan soruşturmadan ne olursa mubah görülmeye başlandı herkesçe. Toplum kutuplaşıyor...Kardeşliğimiz, ortak değerlerimiz kurban ediliyor.

Hayalleri, gelecekleri alınan nice genç, hayatının baharında dünyaya küstü, hayattan bezdi. Üniversite sınavları nedeniyle psikolojileri her yıl altüst oldu. Devlet memuru olsun, kendisini kurtarsın! diye belki de hiç istemedikleri meslekleri yapmaya mahkum ediliyor gençler. Elbette eğitim almalı gençler haddizatında ilim farzdır, lakin bunun yönetimi bu mudur? Hangi  inanç hangi kültürün müfredatları dayatılmaktadır ülkemize? Eğitim adına kurban veriyoruz çocuklarımızı.

Kendileri refah içinde yaşarken fakir edebiyatı yapan, İslamı yaşamayan, sadece anlatan Hocalar' , siyasiler yüzünden ateizme, deizme kurban veriyoruz yeni nesilleri.

Diziler, kadın programları, saçma sapan yarışmalar derken kutsal aile kurumumuz kurban veriliyor reyting uğruna televizyonlara, medyaya.

Pırıl pırıl gençler fikir üretmek, bilim teknoloji yerine, bilmem kaç kez tıklanmak için, beğeni almak, fenomen olmak için, bazısı da ailesi tarafından teşvik edilerek kurban veriliyor sosyal medyaya.

Avrupa Birliğine girmek için nice değerlerimiz yıllardır kurban ediliyor.

Irak'a ilk bomba düşer düşmez milyonlarca Müslüman kurban verildi üç kuruş gelecek diye...Çin ile ticari ilişkiler uğruna soydaşlarımızı Doğu Türkistan'ı kurban verdik zalim Çin devletine...

Filistin davasını, Kudüs'ün batısını kurban verdik işgalci İsrail'e.

Faize belasına, Avrupa EURO'suna, ABD'nin yeşil parasına kurban verdik maddi varlıklarımızı.

Her gün teröre kurban veriyoruz tazecik fidanlarımızı, askerlerimizi.

Kimi iddialara göre küresel güçler tarafından denek olarak seçilen vatandaşlar aşılara kurban edildi.

Adalet, hukuk kurban seçildi..!

Doğa güzelliklerimiz, ormanlarımız, tarım arazilerimiz kurban verildi inşaat sektörüne.

Çoğumuz hayvanları kurban edemezken hayvancılık kurban edildi yerine...

Daha neler neler kurban ettik de bir nefsimizi kurban edemedik Allah uğruna. Çıkarlarımızı, menfaatlerimizi gözettik, bizi kötülüğe götüren ne varsa haksızlığı, zararlıyı, zulmü tercih ettik!..

Sahi bizler kurbanı sadece hayvan kesmeden ibaret mi zannettik?

Neyse, karamsarlığı yer bırakmadan Kurban Bayramınızı tebrik eder gerçek bayramlara kavuşmamıza vesile olmasını temenni ederim.

Selam ve dua ile...