TL’ye yeni saldırıyı başlatan yerli yatırımcıların AKP içinde ve AKP-MHP arasındaki gerginliği bir erken seçim sinyali olarak okumaları mümkün. Bazıları da Erdoğan’ın reformlar konusunda Bahçeli’ye rest çekip, gerekirse muhalefetin desteğini yanına alarak ilerleyeceğini düşünmüş olabilir...

Dolar/TL bir kez daha kritik 8.00 düzeyine doğru harekete geçerken, yatırımcılar Aktif Rasyosu’nun yürürlükten kaldırılması ve Hazine’nin 10 yıllık Eurotahvil ihalesi için Goldman Sachs, HSBC ve Morgan Stanley’e yetki vermesini es geçti. Bugün uzun bir arada sonra ihraç edilen 10 yıl vadeli DİBS’e sadece TL3.49 milyar talep gelmesi, yabancı yatırımcının Erdoğan’ın reform vaatlerini yerine getirmesini beklediğinin bir göstergesi olabilir.

Gelişen ülke paralarının değer kazandığı işlem gününde TL negatif ayrışıyor ve TL, Güney Afrika randı, ruble, yen karşısında da %1 üzerinde düşüş yaşıyor.  Bizce neden Bülent Arınç’ın Yüksek İstişare Kurulu’ndan istifası ve Fahrettin Altun’dan gelen faiz açıklamaları.

Fahrettin Altun: Türkiye’nin yükselişi yeni reform dönemiyle devam edecek

Altun, Erdoğan’ın reform vaatlerini yeniledi, fakat Saray’ın başkanlık rejimine geçişten bu yana sürekli tekrarladığı tezlerden de vaz geçmediğini vurguladı.  Faiz konusunda söyledikleri, Erdoğan’ın hala TCMB’nin bağımsızlığına izin vermeyeceği yönünde algılanmış olabilir:

“Elbette Cumhurbaşkanımızın dediği gibi bu süreçte bazı zor kararlar alınmak zorunda kalabilir ama hedefimiz bu kararlar sonrası müreffeh bir toplum yaratmak.

Enflasyonla mücadele bu sürecin önemli bir aracı olacak. Bunun yanında dış ticarette ihracatı artırmak en önemli hedeflerimiz arasında. Özellikle dünyada tedarik zincirlerinin yeniden şekillendiği bir dönemde bu konuda yatırımları cazip hale getirmek için hükümet tarafından gerekli adımlar atıldı. Bunun sonucunda ihracat rakamlarımızdaki yükselişi önümüzdeki dönemde görmeye devam edeceğiz.

Bu durum istihdam için de oldukça önemli. Genç ve dinamik bir nüfusumuz var. Bu nüfusun COVID sonrası dünyayı gerekli mesleki ve sektörel hazırlıkları yapmış olarak girmesini istiyoruz. Bununla birlikte enerji alanında atılan adımlar ve Karadeniz’de artarak devam eden enerji keşiflerimiz bütçeyi ve dış ticaret hacmini önemli bir yükten kurtaracak.

Merkez Bankası ise bu süreçte para piyasalarına gerekli güveni vermeye devam edecek. Yapısal reformlara tam gaz devam edeceğiz. Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi yatırımcıyı faize ezdirmeden dengeli ve rasyonel bir para politikası izlenmesini bekliyoruz.”

Bülent Arınç Yüksek İstişare Kurulu üyeliğinden istifa etti

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu (YİK) üyesi Bülent Arınç görevinden istifa etti. Yazılı açıklamayla istifa ettiğini duyuran Arınç, ömrü boyu hukukun üstünlüğünü savunduğunun altını çizdi.

Arınç’a Osman Kavala’nın serbest bırakılması yönünde yorumları yüzünden önce Erdoğan, sonra da bugün grup toplantısında MHP lideri Bahçeli ağır sözlerle tepki vermişti.

Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş artık hem Batı hem de yatırımcılar açısından Erdoğan’un hukuk reformu vaadinin öncü göstergeleri olarak niteleniyor

Dış basına baktığımızda, Reuters’e konuşan  UniCredit uzmanları “İç siyasette tıkanma yüzünden TL’ye değer kazandıracak adımların atılmasının zorluğundan” dem vurdular.

YORUM

Siyasi çalkantı TCMB ve hükümeti çok ters bir zamanda yakaladı.  Faiz artırımı ve reform vaatleri ardından, çeşitli kaynaklara göre swaplar ve Borsa yoluyla sisteme giren $5 milyar sıcak paranın aynı hızla geri kaçmasından korkuluyor.

TL’ye yeni saldırıyı başlatan yerli yatırımcıların AKP içinde ve AKP-MHP arasındaki gerginliği bir erken seçim sinyali olarak okumaları mümkün.   Bazıları da Erdoğan’ın reformlar konusunda Bahçeli’ye rest çekip, gerekirse muhalefetin desteğini yanına alarak ilerleyeceğini düşünmüş olabilir.

Erdoğan’ın Cuhnur İttifakı’na vefasını vurgulaması ve Bahçeli’nin çok sert açıklamaları reform ihtimalini zayıflatıyor.

Dolar/TL’de yeni bir patlama, hem Naci Ağbal’ı ek faiz artırımına zorlar, hem  de ekonomide resesyonist trendleri hızlandırır.

Erdoğan’ın 2 çaresi var. İlki derhal yatırımcılara sempatik gelecek somut reform adımları atması. İkincisi, ise IMF’yi yardıma çağırması.

Kaynak: ParaAnaliz