Bir ayda 8’inci kez video yayınlayan suç örgütü lideri Sedat Peker birçok başlıkta siyasetçileri hedef alan iddialarda bulundu. Milyonlar bilgisayar başına geçip akıl almaz ithamları izledi. Bir ‘rutin’ haline gelen vahim süreç karşısında Ankara, evinde video izleyen vatandaştan farklı bir tutum göstermedi. Suç örgütü lideriyle polemiğe giren siyasetçiler oldu ama kamuoyunun merakını giderecek açıklamalar yapılmadı.

Türkiye gündemi, 2 Mayıs’tan bu yana suç örgütü lideri  Sedat Peker'in sosyal medyadan paylaştığı videolarda ortaya attığı iddialarla meşgul oluyor. Vahim suçlamaların, isnatların yer aldığı ifadeler dünyada da manşetlere taşındı.

Bugüne kadar yaklaşık 100 milyon kişi kayıtları izledi. Peker, 8’inci videosunda da dikkat çeken iddialarda bulundu. Uyuşturucu trafiğine değinip “Biz herkesi gidip alırız diyorsunuz ya. Halil Falyalı’yı neden almıyorsunuz? Ama onda kasetler var, herkesi çekmiş” dedi.

YARGININ SORUŞTURMA İÇİN HAREKETE GEÇMESİ BEKLENİYOR

Peker “Pandora’nın kutusunu açalım” diyerek birçok başlığa değindiği paylaşımında İçişleri Bakanı Soylu’yu işaret edip suçlamalar yöneltti. Ardından ifadeleri yalanlayan açıklamalar geldi. Yine sosyal medyada gün boyu tartışmalar, analizler, yorumlar yapıldı.

Ancak ağır suçlamalar içeren ifadeler hakkında yargı harekete geçmedi. Uzun süredir ülke gündemini işgal eden iddialar konusunda ilgili makamların adım atıp kamuoyunu aydınlatacak ve kuşkulara son verecek açıklamalarda bulunması yönündeki beklenti arttı.

karar-manset.jpg

İDDİALAR BÜYÜYOR HERKES İZLİYOR

Suç örgütü liderinin paylaştığı videolar Türkiye’nin gündemini belirliyor. 28 günde yayınlanan 8 içerik, Peker’in sayfasından 65, sanal alemde ise yaklaşık 100 milyon kez görüntülendi. ‘Yargının harekete geçmesi için daha ne bekleniyor’ tepkileri yükseldi. Peker ise ilk kez Beştepe’ye yönelik ithamlarda bulundu, Erdoğan’a seslendi.

Sedat Peker, 2 Mayıs’tan bu yana yayınladığı videolarına yenisi ekledi. 72 dakikalık sekizinci video 9 saatte 6 milyon kez görüntülendi. Türkiye’nin kilitlendiği videolar sadece Peker’in hesabından 65 milyondan fazla izlendi. İçeriklerin diğer YouTube sayfaları ve sosyal medya profillerinden de izlenmesiyle Peker’in ortaya attığı iddialar, suçlamalar şu ana dek yaklaşık 100 milyon kez kullanıcılara ulaştı.

Uluslararası basının da ilgisini çeken Peker’in ithamları, dış basında da sıkça yer almaya başladı. İddialara ilişkin çağrılara ve kamuoyu beklentisine karşın yargı süreci başlatılmadı. Siyaset-mafya-ticaret üçgenine ilişkin çarpıcı iddiaları gündeme getiren Peker de Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslendi.

‘Fırtınalarla Büyüyen Fidanlar Rüzgarlarla Yıkılmazlar’ başlıklı videoda Peker, Suriye’ye gönderilen silahlar ve bu ülkedeki yasadışı ticaretin sac ayaklarına ilişkin dört ismi gündeme getirdi. “Keşke Tayyip Abi bu şekilde olaylara müdahale edip çözseydi.

Bu kadar belge, veri varken Tayyip abi onlara inanmayı tercih etti” diyerek Erdoğan’a “Bir dahaki videoda baş başa konuşacağız Tayyip abi, açık ve gizli delillerle. Henüz hiçbir gücün yokken ben vardım yanında” dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya dair hakaret içerikli söylemlerini sürdüren Peker, Erdoğan’a yönelik şu ifadeleri kullandı: “Sayın Cumhurbaşkanımız, Tayyip Abi, bir uluslararası komplo olduğunu, bu komplonun da merkezinde benim olduğumu ismimi geçirmeden anlattı. ‘Görecekler, bulup getireceğiz’ dedi. Beni bulup getirmek gerçekleri değiştirecek mi Tayyip Abi? Madem ben uluslararası komplonun parçası ajansam, o zaman bundan sonraki videoyu da Tayyip Abi, kardeş olarak oturup ben sizin karşınızda anlatacağım.

Ne zaman tanıştık, ne zaman görüştük. Ne bir eksik ne bir fazla. Madem ben ajanım abi, anlatacağım, bir özür bekledim abi ya. Ya bütün olanları anlattık, bütün her şey ortada. Yaşadığım sürece sana karşı asla saygısızlık içerisinde olmayacağım. Ancak sen görmek istemiyorsan, ben vatan haini olarak anılmak istemem. Ben vatan haini değilim. Bunu en iyi sen biliyorsun. Senin hiçbir gücün yokken ben vardım. Onların hiçbiri yoktu.

Alkış beklemedim, ön planda olmadım, elimden ne geliyorsa onu da yaptım. Bir dahaki videoda konuşacağız Tayyip Abi, beraber baş başa, abi-kardeş. Açık delillerle, bilinmeyen delillerle anlatımlarımı doğrulayacağım. Helalleşeceğiz abi, ben ajan değilim. Bunu tüm dünyaya göstereceğim” ifadelerini kullandı.

İddialar karşısında ‘karşı tarafın dağıldığını, aklını tatilden çağırdığını’ kaydeden Peker “Ben deseydim ki; Binali Yıldırım başbakanlığı döneminde ülkeye sıcak para girsin diye özel gizli bir anlaşma yapıldı, bu şekilde koordinasyon kuruldu diye, devleti yargılatmak için... Bu kriminal olay. Eski başbakanın oğlu, Venezuela ayağı, Kıbrıs’taki o para sistemi, Orta Doğu’ya gidiş...” ifadeleriyle uyuşturucu trafiğini işaret etti.

“Diyorsunuz ya, ‘Biz herkesi gidip alırız’, Halil Falyalı’yı niye almıyorsunuz? Yayınladı arkadaşlar, ABD’nin kırmızı arama listesinde, Ortadoğu’nun uyuşturucu patronu diye. Türkiye’de de İçişleri’nden aranıyor. Herkesi gidip alıyorsunuz, gidin onu da alın. Ama onda kasetler var. Herkesi çekmiş o da” diyen Peker, Soylu’nun hakkındaki açıklamalarının doğru olmadığını ileri sürdü.

Peker, Suriye’ye gönderilen silahlar hakkında ise şöyle konuştu: “Projeyi düşündük. O milletvekili arkadaşımızla da konuştuk. O da düşünceyi aldı, iletmesi gereken yerlere iletti. Sonra dediler ‘Biz ek tırlar verelim, sizin tırlarla beraber (gitsinler)’. Bizim tırlar ‘Sedat Peker yardım konvoyu’ diye gidiyor. Basına da resimler veriyoruz. Onlar da başka yerdeki Türkmenlere gidiyor diye biliyoruz.

Ama bu MİT tarafından, askeriye tarafından organize edilmiyor. SADAT tarafından organize ediliyor, SADAT’ın içindeki bir ekip tarafından. Türkmenler her yerden videolarla teşekkür ediyorlar, aracı aldık diye ama bir iki tanesi Arapça konuşuyor. Sonra bizim Türkmen arkadaşlar ‘Bunlar el Nusracı’ dedi. Bizim diğer arkadaşlar da ‘Bu gidenler el Nusra’ya gidiyor’ dediler. Evet, benim üzerimden gidiyor. Samimi söylüyorum. Ama ben yollamadım, SADAT’çılar yolladı.

Beni küçültmek istediniz değil mi, göreceksiniz kibrit kutusuna sokacağım hepinizi. Hem de devleti de yargılatmayacağım. Ama bir bölüm var, oraya gelelim, pandoranın kutusunu açalım. Suriye’de ticaret yapmak için ne yapmanız lazım, biliyor musunuz? Metin Kıratlı bey var, tam makamıyla söyleyeyim, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı. Külliye’de. Ona gideceksiniz, ama bir iki kamyonluk işleri söylemiyorum, büyük işleri diyorum. Kaçak ham petrol, çay, şeker, bakır, alüminyum, ikinci el araba, bunlar milyarlarca dolarlık işler, büyük paralar... Suriye mücadelesi için parayı kim verdi? Biz, devlet, kim şehit oldu orda, millet. Şimdi size orda yapılan ticareti anlatacağım.

Siz oradan onayı aldıktan sonra, sizin medya grup var, Murat Sancak, Ramazan Öztürk. Tüm hiyerarşi orada. Onların da onayı geçtikten sonra kime gidiyorsunuz, El Nusra’nın iktisat sorumlusu var Ebu Abdurrahman, Ebu Şeyman ismini de kullanıyor, şu anda da ticaret böyle yapılıyor. Ben o tarihte demiştim ki, bunlara silahları veriyorsunuz, bunlar bizim Şii Türkmenlerle savaşıyor. Bizim insanımız.

Bir anlatın, bilelim, bizim üstümüzden gidiyor. Diyorlar ki ‘yeni dengeler kuruluyor’. Dedim bana anlatacaksınız. Ne kadar enteresan değil mi? Biz oralara niye gittik. Hâlâ daha milyarlarca dolar para gidiyor. E ticaretten gelen para nereye, bizim medya grup, nereye Murat Sancak, Ramazan Öztürk, Vedat’ın ekibi, Metin Kıratlı, bir de el Nusra...

“Bana diyorlar ki neden yapıyorsun. Vallahi ilk sinirle yaptım, özür bekledim. Haklıyım ya. Ben de dedim tiki tikine gideyim. Tek bir şey umurumda olur, devletin zarar görmesi. Devlete zarar vermek istesem iki kelimeyle kilitlerim, kimse de aksini ispatlayamaz.”

PEKER’E PEŞ PEŞE YANITLAR

Sedat Peker “Berat Albayrak nerede biliyor musunuz? Sancak’ın Beylikdüzü’ndeki, Hadımköy’ün oradaki evinde kalıyor, beraberler” dedi. Peker’in iddialarını yalanlayan Murat Sancak, “Suriye’de bir kibrit çöpü ticaretim olmadı” ifadesini kullandı. Albayrak için de “Saklanmaya ihtiyaç duyacak bir durumu yok. Evime gelse şeref duyarım” yanıtını verdi.

SADAT ise “Şirketimizin Peker tarafından terörist gruplara teslim edilen silahlarla hiçbir ilişkisi yok” açıklaması yaptı. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral da “Peker, yaptığı ipe sapa gelmez açıklamalarla iradesinin dışında Türkiye düşmanları ve içerideki bilumum şer ittifaklarının emrinde olduğunu ortaya koymuştur. Devletimiz gerekeni yapacak ve hiç bir güç bu ülkenin bu tarz hezeyanlarla sarsılamayacağını öğrenecek” paylaşımında bulundu.

Kaynak: Karar