CHP Sözcüsü Faik Öztrak, dün Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın açtığı İstanbul-İzmir Otoyolu'nun masraflarını yorumladı. Öztrak, bir aracın İzmir'e gitme maliyetinin 500 TL'yi bulduğunun altını çizerek, "İzmir'e uçakla gitseniz 250 lira, iki kişi olsa bile otoyolun masrafını karşılamıyor" dedi. Öztrak, dünkü açılışta "Cebimizden bir şey çıkmadan otoyolu hizmete açtık" diyen Erdoğan'a tepki gösterdi. Öztrak ihale sözleşmelerinin milletten saklandığını belirterek, "Yandaşlarına ihale verir, sözleşmelerini milletten saklıyorlar. En büyük ihaleleri milletin anasına küfredenler alıyor" dedi. 

Öztrak, "İstanbul-İzmir Otoyolu'nda bir aracın toplam ulaşım masrafı 500 TL’yi buluyor. İstanbul ile İzmir arasında uçak parası ise 250 lira. Arabada iki kişi olsa bile otoyol masrafını kurtarmıyor. Kamyoncu, gidiş-geliş için asgari ücret harcamak durumunda kalıyor. Kamyoncunun bu masrafı karşılamaya gücü yetecek mi? Tedarik zincirindeki masrafı azaltalım derken arttırıyoruz. AKP döneminde milletimiz bu otoyollara ne kadar ödüyor ona bakmak lazım" diye konuştu. 

Ankara-İstanbul arası devletin yaptığı otoyolla yolculuk yapan bir kişinin 450 kilometre için 34 TL ödeyeceğini söyleyen Öztrak, "Yeni yapılan otoyollardaki ücret farkı nereden geliyor, otoyolların işletmeve finansmanındaki farklılıktan geliyor. Birini devlet yapmış; diğerini yandaşlar yapmış, işletiyor. Vatandaşlar devletin yaptığı otoyoldan yalnızca geçtiğinde para verirken, şimdi geçmediği otoyolun parasını ödüyor. Biz bunları dile getirince Saray'ın kibirlisi kızıyor. Bu para Saray'ın ve yandaşların kasasında çıkmıyor doğru." ifadesini kullandı. 

Öztark açıklamasını şöyle sürdürdü: 

"2020’de geçilmeyen köprü ve yatılmayan hastane için  ödenecek tutarın 20.3 milyar liraya yükseleceği tahmin ediliyor. Risk milletin, kâr yandaşların.  Neden ihale sözleşmelerini açıklamıyorsunuz, neyi saklıyorsunuz? Rakamları neden kurum bütçelerinin kuytu köşelerini saklıyorsunuz?

Yap-İşlet-Devret modelini Türkiye'ye Erdoğan değil Özal getirmiştir. Yandaşlarına ihale verip sözleşmelerini milletten saklıyorlar. En büyük ihaleleri milletin anasına küfredenler alır. Bu beyaz filler nasıl anılacak? Tarih bunları elbette yazacak.

SGK neden 8 aydır sigortalıların sayısını açıklamıyor? Millet rakamlara bakmıyor, yaşıyor zaten. Seçimlerin bitmesi ile zamlar gümbür gümbür geliyor. İktidar yaz günü kış için doğal gaz ücretlerini arttırdı. Zamlardan efkârlanan millete bir darbe de sigara zammı ile vuruldu. Enflasyonu düşük gösterme çabasına rağmen enflasyon temmuz ayları içinde rekor kırdı. Faiz indi ama ilk aydan enflasyon rekor kırdı. Bu rakamlar TÜİK'in makyajlı enflasyon rakamları. Yaz ortasındayız, en temel gıda ürünlerinde bile artış var. Mutfaktaki yangın her geçen gün büyüyor. Mevcut veriler gevşeyip rahatlamak için erken olduğunu gösteriyor. Damat ve kayınpeder harikalar diyarında geziyor. Hangi tedbirleri aldınız da rahatlama bekliyorsunuz?

Biz yalana karşı hakikat ile mücadele etmeye devam edeceğiz. Plan dokümanında Erdoğan'ın imzası var. 2013'te kişi başına düşen gelir 12 bin 480 dolar mıydı değil miydi? 2023'te kişi başına gelir 4 dolar artacakmış. Bunun neresine başarı diyeceğiz? Türkiye'yi ilk 20 ekonomi arasından düşecek noktaya getirdiler. 'Dış güçler yaptı' diye bağırmaya başlıyorlar.

Milletin çocukları işsiz, bunlar haber olunca tehdit ve hakaretler başlıyor. Milletimiz en güzel cevabı sandıkta verdiğini son seçimde gösterdi.

Ufukta erken seçim mi var? Orta Doğu'nun meselesi Orta Doğu ülkeleri çözmelidir. Türkiye ancak böyle Orta Doğu bataklığından kurtulur. Kendi silah fabrikalarını Katarlılara satanların geleceği düşündüklerine ilişkin endişe barındırıyoruz.  Bugüne kadar savaşlar hiçbir topluma fayda getirmemiştir. 

Yap-işlet-devret modeli ile hiçbir şey harcamıyoruz diyorlar ama bu yıl 6 milyar lira harcandı. Ne için?Milletin yatmadığı hastane, geçmediği otoyol için. Şimdi bunlar bedava mı oluyor? Bu modelin sonunda milletin ve devletin cebinden para çıkıyor. Biz bu işlerden iyi anlarız, dersini de veririz.

İleri düzeyde hastane tanımı Sağlık Bakanlığı getiriyor. Bu koşullardaki tek hastane de bakanın hastanesi. Kendileri pişiriyorlar, kendileri yiyorlar. Bunu milletin vicdanı kabul etmez.

Erken seçim konusundaki yaklaşımımız baştan itibaren açık. İktidar bir telaş içinde. Dış politikadaki meseleleri,  iç politika malzemesi haline getirince o zaman başka bir amaçla kullanıyorsun demektir. Bunun iki amacı olabilir; ya Erdoğan’ın partisi dağılıyor, onu bir arada tutmak böyle bir açıklama yapıyor ya da erken seçim isteniyor"