Antalya’nın gündemini yakından ilgilendiren ve Antalya’nın geleceği ile ilgili konuları gelişmeleri yakından takip edip gündeme taşıyoruz. Çözüm sunmaya kamuoyunun dikkatini çekmeye ve bir duyarlılık yaratmaya uğraşıyoruz. Görevimiz de budur. Yakın tarihte gerçekten önemli konular oldu. Örneğin Finike çevre yolu konusu. Bu çevre yolu en az 1.000 dönümlük bir tarım alanını,25.000 dolayında portakal alacağını ve kısacası bütün Finike’yi ilgilendiriyor. Yine Karakaş Vakfı Narenciye Bahçesinin dokusunu bozacak kiracı tarafından yapılmak istenen tesisler konusu. Narenciye bahçesine bu nedenle sahip çıkabilmek adına konuyu gündeme taşıdık. Bu konularla ilgili olumlu gelişme Ak Parti İl Başkanından geldi. Sayın İl Başkanı önce Finike Çevre yolu projesinin tarım topraklarına ve portakal ağaçlarına zarar vereceğini gördükleri için vazgeçileceğini ifade ettiler.

Yine Narenciye bahçesi konusuna da “Biz meseleye siyaset üstü olarak bakıyoruz” diyerek bu konuda girişimde bulunacaklarını ifade etmiştir.

Buradan yola çıkarak Sayın Ak Parti İl Başkanının ve yetkililerinin bahsedecek olduğum konularla ilgili olarak bugüne kadar bir açıklaması olmadı. Acaba bu konuları siyaset üstü bir mesele olarak görmüyorlar mı diye sormak isterim.

Expo 2016 sürecinde yapılan II.Etap 19,1 km’lik Meydan-Expo arası baştan beri zarar eden Raylı sistemin Ulaştırma Bakanlığınca aylık 4.milyon olarak toplam 400 milyon TL’nin Antalya Büyükşehir Belediyesinden alınması. Ulaştırma Bakanlığı Antalya’ya 19,1 km’lik raylı sistem yaptık derken bunun parasının Büyükşehir Belediyesinden alınması ve bu nedenle Antalya’ya gelecek hizmetin bu şekilde önlenmesi siyaset üstü bir mesele değil midir?

PTT mensuplarının dinlenme ihtiyacı için yıllar önce PTT ye verilen Lara kıyı bandında yer alan 16.000.m2.lik alanın satışa çıkartılması ve alıcısı tarafından otel vb. yapılarak ve sonrasında da diğer sosyal tesislerinin önünün açılması ile Lara Bandının Antalya halkından koparılmaya çalışılması siyaset üstü bir mesele değil midir?

Kaş ilçesinde çok değerli Kaymakamlık lojmanlarının bulunduğu parsel ile neredeyse yarısı bile etmeyen iki adet villa ile ihalesiz olarak takas yapılmak suretiyle kamunun zarara uğratılması siyaset üstü bir mesele değil midir?

Korkuteli Dereköy yaylasında bulunan 350 dönüm mutlak tarım alanı 50 dönüm dikili tarım alanı olduğu Toprak Koruma kurulu kararında yazılı iken linyit madeni ocağı açılması girişiminde bulunulması ve böylece çevresiyle birlikte 10 bin dönüm tarım alanının ve bütün Korkuteli’ni ilgilendiren içme ve sulama kaynaklarının; bölgede mevcut hayvancılığın ve tarihi eserlerin zarar görecek olması konusu siyaset üstü bir mesele değil midir?

Korkuteli İlçesinde Belediye tarafından mevcut kapalı pazaryerinin yıkılması ve arasta çarşısında Korkuteli’nin dokusunu bozacak projelerden bahsedildiği bir ortamda; pazarcının zarar ettiği, esnafın yine zarar gördüğü, halkın mağdur edildiği günlerde yaşananlar siyaset üstü bir mesele değil midir?

İktidarı temsil edenleri bu konularda da bir girişimde bulunmaya ve açıklama yapmaya bir kez daha davet etmek istiyorum.