ABD Başkanı Donald Trump’ın Yahudi asıllı damadı ve yine Yahudi çalışma arkadaşları tarafından hazırlanan ve bugün açıklanacağı duyurulan ‘Yüzyılın Dayatması’ planına Flistinli grupların haricinde neredeyse hiçbir İslam ülkesinden itiraz gelmedi. Yine ümmetin davası Kudüs yetim bırakıldı ve hiçbir islam ülkesi sahip çıkmadı. Ne acı ve hazin tablo. PLANI HAZIRLAYANLAR YAHUDİ ABD Başkanı Trump’ın Yahudi asıllı damadı ve danışmanı Jared Kushner ile ekibi Kasım 2017’den beri bu plan üzerinde çalışıyor. Kushner’in yanı sıra planı hazırlayan ekipte yer alan Trump’ın eski Ortadoğu Özel Temsilcisi Jason Greenblatt’ın da Yahudi olması dikkati çekiyor. Sİyonizmin hamisi ABD yönetiminin İsrail-Filistin meselesine “çözüm bulmak” iddiasıyla hazırladığı sözde barış(!) planının ekonomi paketi Filistinlilerin lehine imiş gibi gözükse de siyasi ayağının Filistin toprakları üzerindeki asırlık Siyonist işgali pekiştirecek maddeler içeriyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın Yüzyılın Anlaşması adını verdiği planı, Siyonist İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile bugün Beyaz Saray’da yapacağı görüşmeden önce açıklayacağını söylemesinin ardından gözler yeniden sözde “barış”(!) planının siyasi ayağına çevrildi. SİYASİ PAKET SON GÜNE SAKLANDI Planın siyasi paketi ise İsrail’de 1 yılı aşkın süredir devam eden koalisyon krizi bahane edilerek açıklanmadı. Her ne kadar siyasi paketi açıklanmasa da uluslararası basında, buna ilişkin bazı bilgiler yer alıyor. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın “yüzyılın şamarı” olarak nitelendirdiği planın, bazı ekonomik “sus payı” yardımlarının dışında Filistin halkı lehine hiçbir şey içermediği biliniyor. İsrail Başbakanı Netanyahu ise planın “tarihte bir kez ele geçecek ve kaçırılmaması gereken bir fırsat” olduğunu söylüyor. “DİRENİŞSİZ BİR FİLİSTİN” DEVLETİ KURULACAK Netanyahu’ya yakınlığıyla bilinen Israel HaYom gazetesinde geçen yıl Haziran ayında çıkan habere göre, plan kapsamında İsrail ile Filistin Kurtuluş Örgütü ve Hamas arasında üçlü bir anlaşma imzalanacak. Bu anlaşmaya göre işgal altındaki Batı Şeria’da yer alan Yahudi işgal birimleri dışındaki topraklar ile abluka altındaki Gazze Şeridi’nde “Yeni Filistin” adlı bir Filistin devleti kurulacak. Söz konusu devletin kurulabilmesi için ise Gazze Şeridi’nin silahlardan arındırılması, Hamas’ın silah bırakması ve Filistinli grupların İsrail’i “başkenti Kudüs olan Yahudi devleti” olarak tanıması şartları getiriliyor. FİLİSTİN’İN ORDUSU OLMAYACAK, HARAÇ ÖDEYECEK Bu şartlar kabul edilse dahi Yeni Filistin Devleti’nin ordusu olmayacak. Sadece polisin elinde hafif silahlar bulunacak. Kurulacak yeni devletin sınırlarının kontrolü de İsrail güçlerinin elinde olacak. İsrail ile Yeni Filistin Devleti arasında, İsrail’in tüm yabancı saldırılara karşı Yeni Filistin’in korumasını garanti altına alacağı ve bu tür bir koruma karşılığında Yeni Filistin’in İsrail’e ödeme yapacağı yeni bir savunma anlaşması imzalanacak. İŞGAL EDİLEN YERLER İLHAK EDİLECEK! Batı Şeria’daki Yahudi yerleşim birimleri ve Ürdün Vadisi “İsrail’in egemenliğine” girecek. Filistin yönetiminin plana karşı çıkmasının ana nedenlerinden birini Batı Şeria’daki 250’ye yakın yasa dışı Yahudi işgal birimlerinin ne olacağı konusu oluşturuyor. Batı Şeria’daki Ürdün Vadisi’nin yanı sıra yasa dışı Yahudi yerleşim birimlerinden 100’den fazlası (İsrail’in yasal görmediği barakadan yapılan derme çatma Yahudi yerleşim birimleri hariç) “İsrail’in egemenliğine” girecek. KUDÜS TAMAMEN İSRAİL’İN OLACAK Filistin yönetimi, barışın yolunun 1967 sınırlarında başkenti Kudüs olan bağımsız Filistin’den geçtiğini sık sık dile getiriyor. İsrail ise 1967’de işgal ettiği Kudüs’ün tamamının “İsrail’in başkenti”(!) olduğunu iddia ediyor ve bundan geri adım atılmayacağını ifade ediyor. Trump’ın sözde “barış” planında Kudüs’ün tamamı İsrail’e bırakılırken, Filistin’in, Mescid-i Aksa’nın da içinde bulunduğu işgal altındaki Kudüs’te yer alan Eski Şehir bölgesindeki kutsal mekânların yönetiminde rol alması öngörülüyor. İsrail’e bağlı Kudüs Belediyesi, Yeni Filistin Hükümeti’nin ilgileneceği eğitim alanı hariç Kudüs’ün tüm alanlarından sorumlu olacak ve bu yeni devlet, Kudüs Belediyesi’ne su gideri ve vergi ödeyecek. MÜSLÜMANLAR YAHUDİLERDEN EV ALAMAYACAK Yahudilerin Araplardan ev almalarına izin verilmeyecek ve aynı şekilde Araplar da Yahudilerden ev alamayacak. ABD’nin hazırladığı planda en çok merak edilen konulardan biri de İsrail’in 1948’den bu yana yerlerinden ettiği Filistinlilerin evlerine dönüşüne izin verilip verilmeyeceği idi. Trump’ın açıklayacağı pakette, birçoğu Ürdün, Lübnan ve Suriye gibi komşu ülkelerde yaşayan 6 milyona yakın Filistinli mülteci konusuna değinilmiyor. AMAÇ İSRAİL’İN İLHAKINI MEŞRULAŞTIRMAK Filistin yönetimi, toprakları üzerindeki İsrail işgalini pekiştirecek olan planı Trump yönetimiyle müzakere etmeyi reddetti. Trump yönetimi ise konunun taraflarından biri olan Filistin’in karşı çıkmasına rağmen planını açıklamakta ısrarını sürdürüyor. Filistin-İsrail meselesinde iki devletli çözüm olasılığını tamamen ortadan kaldıracak olan planın Filistin yönetimince reddedilmesine kesin gözüyle bakılıyor. Hal böyle olunca “ABD yönetimi, Filistin’in müzakereye yanaşmadığı ve reddedeceğine kesin gözüyle bakılan planda neden ısrar ediyor?” sorusu akıllara geliyor. İsrail basınına göre, planı Tel Aviv kabul eder, Filistin karşı çıkarsa Trump yönetimi, Batı Şeria’daki yasa dışı Yahudi işgal birimlerinin “İsrail’e ilhakına” destek verecek. MALİ YÜKÜ KÖRFEZE YÜKLENECEK Söz konusu paketteki yatırımların, 28 milyar dolarlık kısmının Batı Şeria ve Gazze’ye, 9 milyar dolarının Mısır’a, 7,5 milyar dolarının Ürdün’e ve 6 milyar dolarının da Lübnan’a yapılması planlanıyor. Filistin ekonomisine ivme kazandıracağı iddia edilen yatırımların finansmanının başta Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri olmak üzere büyük ölçüde Körfez ülkelerince karşılanacağı belirtiliyor. HAMAS, FİLİSTİNLİ GRUPLARLA BİRLİK OLMAYA HAZIR Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, işgalci ABD’nin hazırladığı Yüzyılın Dayatması planıyla mücadele yollarını görüşmek üzere Filistinli gruplarla Mısır’ın başkenti Kahire’de acil bir toplantı düzenlemeye hazır olduklarını duyurdu. Heniyye’nin ofisinden yapılan yazılı açıklamada, “ABD’nin hazırladığı Yüzyılın Anlaşması planıyla mücadele yollarını görüşmek üzere Fetih Hareketi ve diğer Filistinli gruplarla Kahire’de acil bir toplantı düzenlemeye, yol haritamızı belirlemeye, Kudüs ve mukaddesatımızı koruma konusunda birlik olmaya hazırız” ifadesini kullandı. Söz konusu planın yürürlüğe konmayacağını ve yeni “sömürü dalgasının” başarısız olacağını belirten Heniyye, “Filistin’in İslâm ümmetinin, üzerinde pazarlık yapılamayacak ve satılamayacak değerli incisi” olduğunu kaydetti. MALİ YÜKÜ KÖRFEZ’E YÜKLENECEK Söz konusu paketteki yatırımların, 28 milyar dolarlık kısmının Batı Şeria ve Gazze’ye, 9 milyar dolarının Mısır’a, 7,5 milyar dolarının Ürdün’e ve 6 milyar dolarının da Lübnan’a yapılması planlanırken, ilginç olan bu paraların başta Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri olmak üzere büyük ölçüde Körfez ülkelerince karşılanacağı belirtiliyor. TRUMP’I REDDETTİ Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın, ABD Başkanı Donald Trump’ın telefonla görüşme isteğini reddettiği bildirildi. Görüşme isteğinin bugün açıklanacağı duyurulan Yüzyılın Anlaşması ile ilgili olduğu tahmin edilirken, talebinin birkaç gün önce geldiği de öğrenildi. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın, ABD Başkanı Trump’ın telefonla görüşme isteğini reddettiği iddia edildi. Filistin Başbakanı Muhammed Iştiyye de Yüzyılın Dayatması planının Ortadoğu için bir barış planı olmadığını belirtti. Filistin yönetiminden adının açıklanmasını istemeyen üst düzey yetkiliye göre, Trump’ın telefonla görüşme isteği, Abbas tarafından kabul edilmedi. Görüşme talebinin birkaç gün önce geldiğini belirten kaynak, daha fazla ayrıntı vermedi. Bu arada Filistin Başbakanı Muhammed Iştiyye, ABD Başkanı Trump’ın açıklaması beklenen planı kınayarak, “Yüzyılın Anlaşması, ‘Trump ile (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu’nun selameti’ planıdır” dedi ve, “Yüzyılın Anlaşması planı Trump’ı azledilmekten, Netanyahu’yu cezaevine girmekten koruma planıdır. Ortadoğu için bir barış planı değildir” dedi. Iştiyye, “Planın açıklanmasının zamanlamasına ve sahadaki karşılıklarına baktığımızda, Netanyahu liderliğindeki işgal devletinin taleplerini yerine getirmeyi ve işgalin kökleşmesini sağlamayı amaçladığı görülüyor” ifadelerini kullandı. Kaynak: Milli Gazete