Çözüm Komisyonu'nun İmralı ziyaretinin detayları ortaya çıktı. Komisyon toplantısının iki kez ertelenmesine ve tutanakların açıklanmamasına tepki gösteren heyetteki DEM Partili Gülistan Koçyiğit, Öcalan'ın ‘Keşke CHP de gelseydi’ dediğini, AK Partili Yayman ile MHP'li Yıldız'ın ise ‘Örgütün petrol gelirleri ne olacak’ sorusunu yönelttiğini aktardı.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yayman, MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız ve DEM Parti Grup Başkan Vekili Gülistan Kılıç Koçyiğit'in adaya 'sessiz' gidişleri tartışma konusu olmuştu. Üç kişilik heyetin Öcalan ile 2 saat 50 dakikalık görüşmesinin içeriğine yönelik Çözüm Komisyonu'na bilgi vereceği toplantının iki kez ertelenmesi de soru işareti yaratmıştı. Heyette yer alan DEM Partili vekil Koçyiğit, tutanakların açıklanmamasına tepki göstererek, Öcalan ile yaptıkları görüşmeye dair detaylar paylaştı.
ÖCALAN: KEŞKE CHP'DE GELSEYDİ
Sadece ses kaydının alındığı görüşmede Öcalan’ın CHP’nin heyete katılmamasına üzüldüğünü ve “Keşke CHP de gelseydi” dediğini aktaran Koçyiğit, Öcalan'ın üyelere “Feti Bey, Hüseyin Bey”, heyetin de Öcalan'a 'siz' diye hitap ettiğini söyledi. Görüşmenin ana ekseninin Suriye olduğunu belirterek 'YPG silah bırakacak mı" sorusuna Öcalan'ın SDG'nin kendisini dinleyeceği cevabı verdiğini aktardı. Koçyiğit, MHP'li ve AK Parti’li üyelerin ‘Örgütün petrol gelirleri ne olacak’ sorusunu da Öcalan'a yönelttiğini kaydetti.
KOMİSYON ÜYELERİ İKNA OLDU
Koçyiğit, komisyon üyelerinin İmralı'dan 'ikna olmuş' halde döndüğünü söyledi.
PKK'NIN ELİNDEKİ PETROL GELİRİ SORULDU
Karar'ın haberine göre, Siyasette ‘Gizli İmralı ziyareti’ tartışması sürerken tutanakların kamuoyuna açıklanmasını isteyen DEM Parti Öcalan’la yaşanan diyalogları paylaştı. Heyette yer alan Koçyiğit, Öcalan’ın ‘Keşke CHP de gelseydi’ dediğini söyledi. MHP’li Yıldız ile AK Partili Yayman’ın Öcalan’a Suriye’de YPG’nin elindeki petrol gelirlerini ve SDG’nin silah bırakıp bırakmayacağını sorduğunu aktardı. Öcalan’ın SDG’yi kastederek ‘Beni dinlerler’ dediğini belirtti.
Terörsüz Türkiye’ adıyla yürütülen süreçte TBMM çatısı altında kurulan komisyon, MHP lideri Bahçeli’nin ‘ben giderim’ çıkışı sonrası İmralı heyetini hızla Öcalan işle görüşmeye gönderdi. Adaya gidişin AKP’li Hüseyin Yayman tarafından inkar edilmesi ile muammaya dönüşen görüşmede neler olduğu merak konusu olurken, heyette yer alan DEM Parti’li Gülistan Koçyiğit konuşulanları Mezopotamya Ajansı’na anlattı. “Komisyon toplantısı Cuma günü yapılmıştı ve o gün karar alındı. Ardından bize hazırlıkların yapılacağı söylendi. Pazar günü, Pazartesi günü bu ziyaretin gerçekleşeceğine dair bilgi geldi. Pazartesi sabah çok erken bir saatte kalktık. Üç heyet üyesi olarak Ankara’da buluştuk ve daha sonra İstanbul’a hareket ettik. İstanbul’dan hava yoluyla adaya gittik. Tabii ki bize eşlik eden kurumdan güvenlik görevlileri de vardı ve adada bizi ilgili yetkililer karşıladı. Hızlı bir şekilde adanın içerisinde bulunan İmralı Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nin içerisine geçtik.
KARŞILIKLI OTURDUK, SES KAYDI ALINDI
Heyet olarak görüşme odasına geçtik ve yerlerimizi aldık. O sırada yetkililer bize kısa bir bilgilendirme yaptı. Kısa bir süre sonra da Öcalan odaya girdi ve her birimizle tek tek merhabalaştı, tokalaştı. Daha sonra hep beraber oturduk ve görüşme başladı. Karşılıklı oturduk. Görüşme görüntülü olarak kayıt altına alınmadı. Tutanak açısından yalnızca ses kaydı alındı. Sayın Öcalan, her bir üyeye konuşurken ismiyle, ‘Fethi Bey, Hüseyin Bey’ şeklinde hitap etti. Biz heyet olarak da Sayın Öcalan ile konuşurken ‘siz’ diye hitap ettik. Tabii heyet üyelerinin de sürece dair kendisine soruları oldu.”
ÖCALAN: KEŞKE CHP DE GELSEYDİ
CHP’nin süreç komisyonunun Öcalan ile görüşmek için oluşturacağı heyette yer almayacağını açıklaması iktidar ve DEM Parti tarafından tepki çekmiş görüşme adımının en çok konuşulan başlıkları arasında yer almıştı. Öcalan görüşmesinde de CHP’nin kararının konuşulduğunu anlatan Koçyiğit, ‘CHP’nin komisyonda oylamaya dahil olmayarak temsilci göndermemesine ilişkin bir değerlendirmesi oldu mu Abdullah Öcalan’ın?’ sorusuna şu yanıtı verdi: “Öcalan’ın CHP’ye ilişkin düşünceleri aslında biliniyor. CHP’ye dönük İmralı heyetimiz üzerinden değerlendirmeler yapmıştı. Bu değerlendirmelerin bir kısmı da kamuoyuna yansıdı. Cumhuriyetin kurucu partisi olarak CHP’yi önemsediğini, CHP’nin bu sürecin içerisinde mutlaka olması gerektiğine dair değerlendirmeleri kamuoyunun malumu. Bu görüşmede özel olarak CHP’nin gelmemesine dair bir değerlendirmesi oldu ve ‘Keşke CHP de gelseydi’ dedi.”
YILDIZ VE YAYMAN SDG’Yİ SORDU
Koçyiğit şöyle devam etti: “Diğer iki heyet üyesi de kamuoyunda tartışılan, kamuoyunun çok merak ettiği, Türkiye’de en fazla Kürt sorunu denildiğinde ya da bu süreç konuşulduğunda gündeme gelen soruları daha öncelikli olarak sordular. Bunun ana eksenini dediğim gibi biraz Suriye oluşturuyor. Suriye’deki entegrasyon ya da 10 Mart mutabakatının uygulanma meselesi. Bazı özel başlıklar da tabii ki soruldu, konuşuldu. Örneğin ‘petrol gelirleri ne olacak’ sorusundan ‘YPG silah bırakacak mı’ gibi sorulara kadar birçok soru soruldu. İkna oldular. Tatmin olduklarını düşünüyorum. Sayın Öcalan’ın bu süreci yürütme iradesini, 27 Şubat çağrısının gereklerini yerine getirme konusundaki çabasını, kararlılığını bizzat gözlemleme şansına sahip olduk ve komisyon üyeleri olarak ikna olmuş halde döndüğümüzü söyleyebilirim.
ÖCALAN: SDG BENİ DİNLER
Türkiye’de mesele bir ikilik üzerinden tartışılıyor; YPG silah bırakacak mı, silah bırakmayacak mı? Bütün tartışmanın ana ekseni Suriye bağlamında buraya kitlenmiş durumda ve cevabı da ‘Evet’ ya da ‘hayır’ diye ifade edilmeye çalışılıyor. ‘Silah bırakacak mı, buna evet ya da hayır deyin’ gibi bir yaklaşımla ele alınıyor. Suriye konusundaki tutumunun çok yapıcı olduğunu ifade etmem gerekir. Oradaki sorunların diyalogla aşılabileceğine inanıyor Sayın Öcalan. Ve kendisinin de bu konuda çok etkili olacağını da açık ve net bir şekilde söyledi. Zaten bu soru kendisine de sorulduğunda ‘Evet, oradakiler de beni dinlerler’ dedi… Ama bunun için tabii ki ‘koşulların oluşması gerektiğinin’ altını çizdi. Sonuçta koşullar oluşursa, diyalog zeminleri gelişirse, görüşebilirse birçok sorunu aşabileceğini, birçok sorunun çözülmesine katkı sunabileceğini özel olarak ifade etti.” Koçyiğit Süleymaniye’de silah bırakan PKK’lıların Türkiye’ye dönmesi için yasal düzenleme olması gerektiğini söylediğini de aktardı.
‘BAŞARISZLIK DARBE MEKANİĞİNİ DEVREYE SOKAR’
Koçyiğit ayrıca “(Öcalan)Evet, İsrail’in Ortadoğu’da yapmak istediğine dair belli vurguları oldu. Özellikle Abraham Anlaşmaları üzerinden nasıl Ortadoğu’yu dizayn etmek istediklerini, nasıl bölgesel bir güç olmak istediklerini anlattı. İsrail’in bir Kürt gücüne yaslanarak bundan sonra var olmak istediğini ifade etti. Bu anlamıyla bütün bölgesel gelişmeleri iyi okumak gerektiğine dair bir değerlendirmesi oldu ve tarihsel akış içerisinde Kürtlerin üzerine sürekli hesap yapan birçok gücün olduğunu da ekledi. Sayın Öcalan’ın bütün değerlendirmesi sürecin başarısı içindi. Sürecin başarılı olması için gereklerine dikkat çekti ve bu sefer başarmak gerektiğine dair özel bir değerlendirmesi oldu. Başarısızlık konusunda en genel değerlendirmesi ise şuydu: ‘Başarısız olması durumunda darbe mekaniği devreye girecektir ve bu en nihayetinde birçok kesime de yönelecektir’dedi” açıklamalarını yaptı.