“Dolayısıyla ‘alın teri’ ile başarı zinciri giderek kırılıyor. Türkiye’de bugün daha iyi pozisyonlara gelmek hatta banka genel müdürü olmak için bile AK Parti onayı gerekiyor. Yani partizanlık, yandaşlık gerekiyor. AK Parti’nin bu ülkeye , özellikle son 5 yılda yaptığı en büyük kötülük budur. KONDA Genel Müdürü Bekir Ağırdır ve T24 Yazarı Murat sabuncu ‘Sayıların Dili’nde ‘Türkiye’de güncel okuma kültürü’ araştırmasının sonuçlarını yorumladı. KONDA’nın yaptığı araştırmaya göre Türkiye’de okuma oranı 2018’e göre yüzde 12 artarak yüzde 42’ye ulaştı. Bu oranın artmasının eğitim sistemindeki yetersizliğe işaret ettiğini vurgulayan Bekir Ağırdır, ‘Bu artış doğal bir artış. Çünkü insanlar bir yandan bakıyorlar ki yalnızca eğitim ve diploma bu işe yetmiyor. Bu nedenle daha iyi bir hayata ulaşma arzusundan dolayı okuyor” dedi. Ağırdır, eskiden olduğu gibi köyden çıkan birinin Ortadoğu Teknik Üniversitesi’ni kazanma ihtimalinin veya ortalama bir üniversiteden mezun olan birinin Boğaziçi Ünversitesi mezunu ile rekabet edebilme ihtimalinin giderek sıfıra indiğine dikkati çekti. Bu gerçeğin gençlerin iş gücü piyasasında yer edinme yol ve yöntemlerini de değiştirdiğini ifade eden Ağırdır “Dolayısıyla ‘alın teri’ ile başarı zinciri giderek kırılıyor. Türkiye’de bugün daha iyi pozisyonlara gelmek hatta banka genel müdürü olmak için bile AK Parti onayı gerekiyor. Yani partizanlık, yandaşlık gerekiyor. AK Parti’nin bu ülkeye , özellikle son 5 yılda yaptığı en büyük kötülük budur. Böyle örnekler olduğu halde hala gençlerin 4’te 3’ü emekleriyle çalışarak ve eğitimle başarılı olmak gibi bir umudu taşıyorlar onun için de okumaya çabalıyorlar” diye konuştu. Araştırma sonuçları değerlendirmesinde kadınların okuma oranındaki artışa da dikkati çeken Ağırdır, bu artışta ‘apartmanlaşma’nın etkili olduğunu söyledi. Tarih kitaplarının daha çok tercih edildiğine de vurgu yapan Ağırdır, “Türkiye’de farklı siyasi kümelerin farklı tarihleri var. Türkiye’de kimileri için tarih 1923’ten başlkıyor öncesi yok. Kimileri için 1453’ten 1923 arası öncesi sonrası yok. Kimileri için de 1071’den başlıyor. Halbuki bu topraklarda hayat 5 bin yıldır var” diyerek ezici çoğunluğun bunda ‘tuhaflık’ olduğunu fark ettiğini bu nedenle tarihi merak ettiğini söyledi.