Genel kurulda konuşan Davutoğlu, "Kriz yoktur demek basiretsizlik" dedi. Karamollaoğlu ise sermayenin ülkeyi terk ettiğine dikkat çekerek “Geriye kaba kuvveti uygulayanlar kalıyor” dedi. Kılıçdaroğlu, adaletin sağlanarak üreten ekonomiye geçilmesini istedi. Avrasya Sanayici ve İş Adamları Derneği (ASİAD) 5. Olağan Genel Kurulu toplantısı dün Topkapı Mercure Otel’de yapıldı. Kurula CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Saadet Parti Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ve eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, milletvekilleri ve CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu katıldı. Toplantıya eski AKP İl Başkanı Selim Temurci de katıldı. "KABA KUVVETİ UYGULAYANLAR KALIYOR" Genel kurulda konuşan Karamollaoğlu ASİAD’ın dünya siyasetinde önemli bir etkisi olduğunu belirterek “Dünyayı dikkate almadan bir politika oluşturmamız kolay değildi. Dünyada huzur ve adalet olursa ülkemizde de olur. Önce kendi evimizden, kendi memleketimizden başlamamız lazım. Sermaye ülkeyi terk ediyor. O sermayeyi faaliyet alanında kullanacak olan fikir sahipleri de gidiyor. Geriye sadece kaba kuvvete boyun eğen veya kaba kuvveti uygulayanlar kalıyor. Ülkede işsizlik artıyor. Resmi rakamlarla 5, gayri resmi rakamlarla 8-9 milyonu aştı zaten. Gelir dağılımlarda adaletsiz. Doğru tespitler yaparak doğru çareler üretilmesi lazım” dedi. "ELEŞTİREN DIŞ ODAK OLUYOR" Cumhuriyet'ten İlayda Kaya'nın haberine göre, Ahmet Davutoğlu da isim vermeden Cumhrubaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirerek “Kriz yoktur demek basiretsizlik. Bunlar krizi yönetemeyecek durumda, bu noktada eleştiride bulunanı dış odak ilan ediyorlar. Bu kadar bina diktiler ekonomi mahvoldu. Bina üretmez ki... Krizleri yönetmemiz lazım. Tüm fikirlere açık olmak lazım. Krizi analiz edip engelleyerek süreci yöneceksiniz. Krizin çözülmesinin ötesinde konuşulmasını engelliyorsanız düşünce üretilmesi üzerinden çözüm bekleyemezsiniz. Maalesef bugün ülkemizde düşünce özgürlüğü kısıtlanıyor. Taviz verilmemesi gereken ilk ilkemiz düşünce özgürlüğünün kısıtlanması olmalıdır” dedi. "SORUMLU SİYASETÇİLER" Kılıçdaroğlu da, “Eğer biz 49 yılda az önce saydığım ülkelerin gerisine düştüysek bunun sorumlusu da siyasetçilerdir” dedi. Hukukun ve demokrasinin değerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Sayın Başbakan düşünce özgürlüğü olarak açıkladı. Adaletin olmadığı bir ülke gelişmez, büyümez. Eğer ben farklı düşünüyorsam bunu bir zenginlik olarak algılamamız lazım. Yoksa o toplum kalkınmaz. Adaleti görmezden gelirseniz, ‘Benim her söylediğim kanundur, her söylediğim adalettir’ anlayışına teslim olursanız, Türkiye büyümez” diye konuştu. Türkiye’den beyin göçü sorununu anımsatan Kılıçdaroğlu, “Alıyoruz, yetiştiriyoruz, okutuyoruz tam verimli çağa geliyor. Türkiye yerine Kanada’ya, Danimarka’ya gidiyor. Maliyet bize, kar onlara. Bu tabloyu yaratan kim? Siyasi anlayış. Buna artık teslim olmayın. Yani ayağınıza kurşun sıkmayın” dedi. Türkiye’nin üreten bir ülke olması gerektiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, “Türkiye’nin borçlanmaması lazım. Tarımda, fabrikada, üniversite, sanat alanında üreteceksiniz. Üreten bir toplum zengin bir toplumdur. Üreten bir toplum geleceğe güven ile bakar, üreten bir toplum alın terine değer verir, üreten bir toplumda huzur ve ferah vardır. Üretiriz ama hepsini bir kişi alır, üretiriz, bir avuç kişi alır. Bunun adaletle dağıtılması lazım” ifadelerini kullandı. Toplantının ardından Kılıçdaroğlu, Karamollaoğlu, Davutoğlu ve Kaftancıoğlu bir süre baş başa görüştü.