Tam 9 yıl önce AKP, CHP, MHP ve BDP ( HDP)’nin yıkım ortaklığıyla 26 dakikada yasalaşan İstanbul Sözleşmesi bugün Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararı ile resmen ayrıldı. Bugün kadına şiddetin önlenmesi adına aileyi yok eden, LGBT ve Feminizm sapkınlığının artmasına neden olan, şiddeti kadın ve erkek olarak ayırarak en büyük ayrımcılığı yapan, çocukların haczedilmesinin önünü açan İstanbul Sözleşmesi’ne karşı en güçlü sesi Milli Gazete çıkardı. İstanbul Sözleşmesinin tam anlamıyla uygulanması için hükümete baskı yapan LGBT derneklerine ve kadına şiddeti önlenmesi adı altında ailenin yok olmasına göz yuman KADEM’e rağmen alınan tarihi karar. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kızı Sümeyye Erdoğan Bayraktar’ın başkan yardımcılığını yaptığı KADEM, İstanbul Sözleşmesi'nin feshedilmesinin ardından açıklama yaptı. İstanbul Sözleşmesine açıkça destek veren KADEM, yine aynı söylemlerini sürdürdü. Israrla takipçisi olacaklarını belirten KADEM, 6284 sayılı kanunun daha da güçlendirilmesi için tüm gücümüzle çalışacağız" dedi. KADEM'den yapılan açıklama şu şekilde: İstanbul Sözleşmesi kadına şiddetle mücadele için önemli bir girişimdi. Geldiğimiz noktada zemininden koparılmış ve toplumsal bir gerilim öznesi haline dönüştürülmüş durumda. Verilen fesih kararını da bu gerilimin bir neticesi olarak okuyoruz. Kadın ve Demokrasi Derneği olarak bu konudaki tercihimiz, Avrupa Konseyi’ne söz konusu tartışmaları bertaraf edecek bir yorum beyanı verilmesi yönündeydi. Nitekim şimdiye kadar hükümetin kadın hakları konusunda tüm ön açıcı ve destek politikalarıyla önemli kazanımlara imza atıldı. KADEM olarak, bundan önce olduğu gibi bundan sonra da "Varoluşta Eşitlik Sorumlulukta Adalet" sloganıyla genel kadın hakları mücadelesinde kazanımlarımızın ısrarlı takipçisi olacağız. Şiddetle mücadele noktasında 6284 sayılı kanunun daha da güçlendirilmesi ve uygulamalardaki sorunların giderilmesi için tüm gücümüzle çalışacağımızı kamuoyuna ilan ediyoruz. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla Türkiye, kadın haklarını savunan ve AİHM kurallarını esas alan bir insan hakları sözleşmesi olan İstanbul Sözleşmesi'ni iptal etti. Yönetim kurulu başkan yardımcısı görevinde Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan’ın bulunduğu diğer kızı Esra Albayrak'ın da kuruluşunda yer aldığı Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) sözleşmenin en büyük destekçilerindendi. KADEM tarafından tanıtılan ve savunulan sözleşme 10 Şubat 2012'de Bakanlar Kurulu’nda kabul edilmiş, 8 Mart 2012’de Resmi Gazete de yayımlanmış ve 1 Ağustos 2014 tarihinde de yürürlüğü girmişti. KIZLARINA RAĞMEN Sözleşmeyle beraber AKP içinde bazı isimlerin tepkisinin odağına yerleşen KADEM'den ilk açıklama geldi. KADEM sözleşmenin kadına şiddetle mücadele için önemli bir girişim olduğunu belirtti ve toplumsal geriliminin kurbanı olduğunu savundu. "GERİLİMİN NETİCESİ" Derneğin mesajı şöyle: "İstanbul Sözleşmesi kadına şiddetle mücadele için önemli bir girişimdi. Geldiğimiz noktada zemininden koparılmış ve toplumsal bir gerilim öznesi haline dönüştürülmüş durumda. Verilen fesih kararını da bu gerilimin bir neticesi olarak okuyoruz. "ÖNEMLİ KAZANIM" Kadın ve Demokrasi Derneği olarak bu konudaki tercihimiz, Avrupa Konseyi’ne söz konusu tartışmaları bertaraf edecek bir yorum beyanı verilmesi yönündeydi. Nitekim şimdiye kadar hükümetin kadın hakları konusunda tüm ön açıcı ve destek politikalarıyla önemli kazanımlara imza atıldı. "İLAN EDİYORUZ" KADEM olarak, bundan önce olduğu gibi bundan sonra da "Varoluşta Eşitlik Sorumlulukta Adalet" sloganıyla genel kadın hakları mücadelesinde kazanımlarımızın ısrarlı takipçisi olacağız. Şiddetle mücadele noktasında 6284 sayılı kanunun daha da güçlendirilmesi ve uygulamalardaki sorunların giderilmesi için tüm gücümüzle çalışacağımızı kamuoyuna ilan ediyoruz." AKP'DE KADEM TARTIŞMASI AKP'ye yakın medyada uzun süredir, KADEM üzerinden tartışma yaşanıyordu. ilk olarak hükümete yakın Yeni Şafak gazetesi yazarı Yusuf Kaplan 9 Temmuz 2019'da Erdoğan’ın damadı Selçuk Bayraktar'ı etiketleyerek "UYARI/YORUM Tanzimat'tan bu yana en büyük tehdit ailenin çözülmesidir. Ailenin korunması millî güvenlik meselesi hâline gelmiştir! Ailenin çözülmesine yol açan Millî Eğitim, Aile Bakanlığı ve KADEM projeleri derhal durdurulmalıdır!" mesajını paylaşmıştı. BAYRAKTAR'I ETİKETLEDİ Kaplan’ın açıklamasına karşılık Selçuk Bayraktar, sosyal medyada “KADEM, ailenin birliğini ve korunmasını savunur, Soros projeleri iftirası vebaldir, Müslümanın hakkaniyetine yakışmaz. Çok etkileşim alınması doğru söylendiği anlamına gelmez” yanıtını vermişti. KİMLERİN HEDEFİNDEYDİ Kaplan’ın ardından özelikle Yeni Akit, Hizbullah’ın yayın organı Doğru Haber, Yeni Şafak yazarı Star gazetesi yazarı Sibel Eraslan KADEM’e ve İstanbul sözleşmesine yüklenmişti. KADEM NASIL SAVUNDU Odatv'de yeralan iddialara göre, KADEM gelen eleştirileri geçen yıl “Bu sözleşmenin eşcinsel yönelimlerin meşrulaşmasına sebep olduğunu iddia etmek ise en hafif tabirle kötü niyetliliktir” yanıtını vermiş ve “Kadınları her türlü şiddete karşı korumak ve kadına karşı şiddeti ve aile içi şiddeti önlemek, kovuşturmak ve ortadan kaldırmak” ifadeleriyle sözleşmenin amacını açıklamıştı.