Büyükçekmece'ye seçim öncesi 11 bin 186 kişinin ikamet kaydının taşındığı iddiaları üzerine dün polis operasyon başlattı. Dün Büyükçekmece İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde toplanan polis ekipleri, seçim öncesi ilçeye adres kaydı yaptırdığı iddia edilen kişilerin belirtilen adreslerde oturup oturmadığını kontrol ediyor. Bugün kontrol devam ediyor. AK Partili birçok isim tarafından Büyükçekmece'deki iddialar hakkında açıklamalar geldi. Yeniçağ yazarı Murat Ağırel, "AK Parti'nin 'bir şeyler var' dediği Büyükçekmece İlçe Nüfus Müdürlüğü'nün başındaki isim Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan'ın rahmetli annesi tarafından da akrabası" iddiasını ortaya atması dikkat çeken bir durum oldu. "Müdür bey de İBB kadrosundan geçmiş" diyen Ağırel'in Yeniçağ'da "Büyükçekmece'den Erdoğan'ın akrabası çıktı" başlığıyla yayımlanan yazısı ise şu şekilde; Bu seçimler çok net bir şekilde bir şeyi ortaya çıkardı. O da şu; AKP demokrasiyi içine sindirememiş bir parti. Biz bu zamana kadar AKP'nin "demokratlığını" her girdiği seçimi kazanmasıyla gördük. Fakat demokrasiye gerçekten bağlılık seçimi kaybettiğinde belli olur. İstanbul'daki seçim bunu açık seçik ortaya koydu. Demokrasiyi benimseyememiş AKP'li bazı yetkililer tarafından "büyük organizasyon", "şaibe" gibi iddialar öne sürerek seçimleri tartışmaya açmak istiyor. Aslında mesele şu… Ekrem İmamoğlu'nun seçimleri kazanmış olması demek İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin kaynaklarını ahbap-çavuş ilişkisi ile sömüren, bu kurumu getirim kapısı haline getiren kişilerin 25 yıldır yaptıklarının ortaya çıkması ve gelir kapılarının yok olması demek. Bütün mesele buradan çıkıyor. Bu rakamlar milyarlarca lira ile ifade edilebilir. Ranttan faydalanan şirketlerin sahipleri aynı zamanda toplumu seçimlerde yaptıkları yayın ve gazete manşetleri ile "kaos" veya "şaibe" varmış gibi yalan bilgilerle kışkırtmaya çalışan kişilerin patronları. Yani piyasada "gazete" diye dolaşan kâğıt parçaları, "köşe yazarı" diye geçinen çoğu isim patronların iş takipçiliği için kamuoyu yaratmakla görevli insanlar aslında. Neyse. Gelelim İstanbul'da tartışmaların odağındaki Büyükçekmece'deki "olayların" detayına. İlçe Nüfus Müdürlüğü Belediye'den personel talep etmiş. Belediye'de bir personel görevlendirmiş. Yapılan şikâyet neticesinde bu personelin usulsüz işlemler yaptığı tespit edilmiş ve hakkında soruşturma başlatılmış. Yaptığı işlemlerde inceleme altına alınmış. CHP'li yetkililerin yaptığı açıklamalardan da anladığımız kadarı ile Büyükçekmece'de tespit edilen hayali seçmenler hakkında da YSK'ya başvuru yapılmış. Bahsedilen sahte seçmen 11 bin kişi… 24 Haziran 2018 seçimlerinde Büyükçekmece'deki seçmen sayısı 172 bin. Mart Yerel seçimlerindeki seçmen sayısı 174 bin. Yani artış 2 bin. Ee, bahsedilen 11 bin seçmen nerede? Şimdi devam eden bir soruşturma var. Ortada bir sonuç yok. Mahkeme kararı yok. YSK seçmen listesini kesinleştirmiş. Bu ısrar neden? Ha bu arada "önemsiz bir detayı" aktarayım. AKP'nin "bir şeyler var" dediği Büyükçekmece İlçe Nüfus Müdürlüğü'nün başındaki isim Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan'ın rahmetli annesi tarafından da akrabası. Müdür bey de İBB kadrosundan geçmiş. Tesadüf işte!