Milli Gazete Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kurdaş, ülke gündemiyle ilgili TV5 ekranlarında yayımlanan Bilali Yıldırım'ın sunduğu 'Buyurun Başlıyoruz' programda önemli değerlendirmelerde bulundu. Sözlerine geçen hafta hayatını kaybeden Türkiye önemli düşünür, fikir ve edebiyat adamı Sezai Karakoç ile ilgili değerlendirmelerle başlayan Kurdaş, "Sezai Karakoç'u sadece bir edebiyatçı olarak görmüyorum. O edebiyatı bir diriliş olarak kullandı. Diriliş kavramının şiire, edebiyata yerleştirdi. Diriliş kavramının hayata bina etti. Böyle bir hayat nasip oldu ve Hakk'a kavuştu" dedi. "İKTİDARA FAİZCİ EKONOMİYİ KABUL EDEREK GELDİ" Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın faiz konusunda 'Nass ortada sana bana ne oluyor?" şeklindeki sözlerini gündemine alan Kurdaş, şu ifadeleri kullandı: "Sayın Erdoğan, Milli Görüş gömleği çıkarttıktan sonra 19 yıllık iktidarının başlangıcında 'faiz ekonominin reel gerçekliğidir' ifadelerini kullanmıştır. Bu açıklama ne demek? 'Biz faizi kabul ediyoruz' demektir. Ekonomiyi faizle yöneteceğiz demektir. Hem Türkiye'deki iç güçlere hem dışarıdaki dış güçlere bunu ilan ediyorsunuz. Sayın Erdoğan nass konusunda her şey açık şekilde ortadayken iktidara gelir gelmez 'faiz dünyanın gerçeğidir' demiştir. Ve yola böyle başlamıştır. Ancak Sayın Erdoğan'ın faiz ile ilgili bu nass meselesini hatırlatması kötü müdür? Elbette değildir. Sayın Erdoğan neden böyle bir açıklama yaptı diye de eleştirmem çünkü Kur'an-ı Kerim'in açık ayetleri ortadadır." "ERDOĞAN, DIŞ GÜÇLERE 'BEN ERBAKAN GİBİ OLMAYACAĞIM' DİYE SÖZ VERDİ" Kurdaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın iktidara gelirken Milli Görüş değerlerinden uzaklaşarak iktidara geldiğini söyleyerek faiz konusundaki samimiyet sorunu olduğuna şu şekilde işaret etti: "Bir siyasi iktidarın başlangıcı aslında sonunu da gösterir. Başlangıcı faizci olmayı, reel gerçeklik bakımdan içerideki ve dışarıdaki güçlere 'Ben Erbakan gibi yapmayacağım. Ben faizle mücadele etmeyeceğim. Ben denk bütçe yapmayacağım. Ben havuz sistemini kurmayacağım. Ben üretim yapamayacağım. Ben fabrikalar satacağım, IMF bize ne emrettiyse onu yapacağım. Erbakan'ın dışında davranacağım' diye iktidara gelerek faizci bir ekonomi model inşa etti." "FAİZ TARTIŞMALARI BİR ALDATMACADIR" AKP'nin ekonomi üzerinden vatandaşa büyük bir bedel ödettiğini aktaran Kurdaş, şu şekilde konuştu: "Hasta, hasta olduğunu kabul etmeden doktor ona reçete yazabilir mi? Şu ekonomiyi konuşurken bir kere de 'Bizim de ekonomide az da olsa hatamız oldu' deyin... 19 yıl boyunca vatandaşları yüksek faizlerle borçlandırıyorsunuz daha sonra da 'yüzde 1 indirdik yüzde 2 indirdik' sözleri üzerinden de faizle mücadele ettiğini söylüyorsunuz. Peki niçin 19 yıllık iktidarınızda bir defa da olsa denk bütçe yapmadınız? Neden her yıl sürekli yeni borçlar alarak ülkenin borcunu katladınız? Niçin Türkiye'nin milli gelirinin faiz tarafından yutulmasına müsaade ettiniz? Niçin bütün şehirlerimizin merkezinde bankalar var da diğer sektörler ara sokaklara sıkışmış durumda? Sonuç olarak inanan insanları bile faize teşvik ettiniz, fetvalar yayınladınız ve alıştırdınız. Bugün de güya faiz ile mücadele ettiğinizi söylüyorsunuz. O yüzden bu bir aldatmacadan ibarettir. Sadece kötü ekonomiyi manipüle etmekle ilgili ve bu kötü ekonomiyi saklamakla ilgili ve şu ekonomik çıkmaz karşısında büyük tepkileri dindirmekle ilgili bu tavır içine girildi. Bu faiz tartışması aslında bir aldatmacadır." " CHP'NİN HELALLEŞMESİNİ AK PARTİ DE YAPMALIDIR" CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'helalleşme' açıklamalarını değerlendiren Kurdaş, şu ifadeleri kullandı: "Helalleşme konusu önemli bir konudur. Ben bakıyorum Kılıçdaroğlu o helalleşme açıklamalarını yaptı bir AKP'den taarruz var bir de CHP'den taarruz var. Hatta CHP'ye yakın yayın organlarında CHP'ye karşı eleştiri var 'nasıl olur da helalleşme açıklaması yaparsın' diye... Özelikle hukuk düzeni üzerinden bu ülkede zulüm edildi. 163. maddeyle 141, 142 ile 312 ile hukuk adı altında zulmedildi... CHP'nin ciddi anlamda helalliğe ihtiyacı vardır. Bugünkü AKP iktidarı 28 Şubat Postmodern darbesinin ürünüdür ve Erbakan Hoca'nın kıymetini anlayamamanın sonucudur. Öteki taraftan AKP'den kendi bakmalı ve 28 Şubat sürecinin aktörleriyle birlikte hareket edip bir davayı terk etmiştir. AKP Bir yere gitti. Nereye gitti? Amerika'ya gitti ve 28 Şubatı yapanlarla Ortadoğu dizayn etme çabalarına girdi. Bu açıdan AKP'yi nereye koyacağız." "HATA YAPTIĞIM DİYEN İNSANA NEDEN HATA YAPTIN DENİLİR Mİ?" Kurdaş, sözlerine şöyle devam etti: " MHP'nin Bahçelisi ve Doğu Perinçek de 28 Şubat'ın önemli iki ayağıdır. Ve şu anda 28 Şubat'ın üç ayağı iktidarda. Erdoğan, Bahçeli ve Perinçek... Bu çerçevede baktığınız zaman da CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu da 'Biz hatalarımızı kabul ediyoruz' diyor. Diyor ki başörtüsü konusunda biz yanlışlar yaptık. Bir insan hatalarını kabul ediyorsa 'sen niye kabul ediyorsun' denmez ki. Hakikaten affedilmeyecek yanlışlar, sonuçları AKP'yi ortaya çıkartmış yanlışlar. Bu yanlışlar AKP'nin temsil ettiği Amerikancılığı, Annan Planı'nı, faiz politikalarını ortaya çıkardı. Bizim kavramlarımızın alt üst oluşunu anlatıyorum. 28 Şubat'ın sonucu budur. Bu bakımdan Kılıçdaroğlu da diyor ki '1950'den beri sol sağ 30'a 70 oy alıyor. Biz bunu açalım' diyor haklı olarak. Bu kötü bir şey değil. Sonuçta hatasını kabul ediyor. Sağ ve dindar seçmene yönelmek istiyor" diye konuştu.