Ekonomist Murat Muratoğlu bugünkü köşesinde, ''Ekonomi sanki Türkiye savaşa girmiş gibi…'' başlıklı bir yazı kaleme aldı. Muratoğlu, '' Ukrayna'da insanlar siren sesleri ile beraber sığınaklara kaçmaya çalışırken bu işin parasal maliyetini hesaplamak benimkisi… Hiç hoş değil tabii ki… Putin'in çarlık fantezileri Rus halkını sefalete sürükleyecek… Uzaya haftada bir uçuş gerçekleştiren bir devlet bunun milimi milimine hesaplamasını yapmamış olmaları düşünülemez elbet… Demek fakirleşmeyi göze aldılar. İlk etapta sadece Rus borsasında 200 milyar dolara yakın para silindi… Durdurulmak zorunda kalındı. Oysa diğer maliyetlerin yanında bu küsuratı kadar kaldı. İflas riski 450 puan birden artarak 880'i geçti. Bunun anlamı kendisine borç veren bulursa yüzde 10'dan fazla faiz ödeyecek dolara… Yaptırımlar nedeniyle tefeciler bile tek cent göndermez Rusya'ya… Bakalım bilinen 620 milyar dolarlık rezervleri nereye kadar yetecek? Bu arada bizim net rezerv eksi 50 milyar dolar ! Yani Türkiye'nin ekonomisinin canı da çok yanacak. İhracatçıdan, yaş meyve-sebze üreticisine, turizm sektöründen dış müteahhide, tekstilciden hazır giyimciye, Rusya ve Ukrayna'da açılan işletmelere kadar hepsine fatura çıkacak. Zamanında, Türkiye'nin, Rus savaş uçağını Suriye'de düşürdüğü açıklandığında salonda alkışlar kopmuştu. Neyi alkışladılar? Kötü dış politikamızı mı? Suriye'de bataklığa gömülmemizi mi? Şirketler battı, Antalya kan ağladı…'' ifadelerini kullandı. RUSYA İLE İLİŞKİLERİ KESMEK İMKANSIZ Muratoğlu, ''Kraldan çok kralcılar çıktı. Türk mallarını Rusya almazsa başka ülkelere satarız dediler. Ruslar gelmezse ülkeye başka turistlerin geleceğini ilan ettiler. Malı başka kimse almadı. Başka turist de gelmedi. Rusya ile ilişkileri kesmemiz imkansız gibi… Nükleer santral inşasından doğalgaz tedarikine, kömürden keresteye göbeğimizden bağlıyız. Diğer yandan Ukrayna'yı da vicdanen yalnız bırakamayız. Galiba burada yapılacak en iyi hareket Erdoğan'ın telefonunu uçak moduna alıp hiçbir şey yapmamak olacak. Henüz Türkiye ekonomisine hasar raporu çıkartmak için erken… Daha iki hafta önceye kadar doğalgaz olmadığından kesinti yaşamış, üretimi durmuş bir ülke… Fiyatlar çok yüksek olduğundan uzun vadeli doğalgaz anlaşmaları bu seviyelerden yapılmak istenmiyor, doğalgaz açığı spot piyasa fiyatlarıyla kapatılıyor. Enerji fiyatlarının astronomik düzeyde artmasından herhalde en çok etkilenen ekonomilerin başında geliyoruz. Petrol ithal, doğalgaz ithal, kömür ithal… Elektrik üretiminde doğalgaz kullanımından dolayı o da ithalata bağımlı. Dolar yakmak demek hepsinin anlamı… En önemlisi para bulmak. Türkiye'nin iflas riskinin piyasalarda yükselmesi döviz borçlanmasını hem daha maliyetli kılacak hem de daha zorlaştıracak. Maalesef Türkiye savaşa girmiş kadar zararlı çıkacak!'' ifadeleriyle yazısını sonlandırdı.