KAZAKİSTAN’DA NELER OLUYOR Dünya var olduğundan bu yana inançlar ve inananlar üzerinde oyunlar sürekli oynanıyor. Biri bitmeden biri başlıyor. İnsanların nefes alacak zamanı bile olmuyor. Göz koydukları ülkeleri ellerine geçirmek isteyenler pis ellerini Müslüman Türklerin üzerinden hiç çekmediler, çekmiyorlar, çekmeyeceklerde zannediyorum. Müslüman ülkeler de bir gün olsun duymadığımız bir problem olmasın, bir gün katliam olmadan geçmesin. Kendi elleriyle yapamadıklarını bazen iç savaş çıkararak yapıyorlar. Bu karışık ülkelerin biliyoruz ki muhakkak bir zenginliği vardır. Doğalgaz gibi. Sıra Kazakistan da. Kazakistan Müslüman ülkelerin ve Türk devletlerinin yüzölçümü bakımından en büyüğü, doğal kaynaklar bakımından da en zenginidir. Dünyanın her yerinde zam gelir her şeye. Bu vazgeçilemez bir durumdur. Az veya çok. Doğalgaz rezervi konusunda zengin olan Kazakistan’da LPG’ye gelen zammı sebep göstererek ayaklanan insanların isteği üzerine hükümetin istifa etmesine, zam gelen LPG’nin fiyatının düşmesine rağmen hala ayaklanmaların durmaması çok ilginç değil mi? Ülkenin büyük bir kısmında OHAL ilan edilirken, bir zamanda sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Protestocuların eylemleri durdurmak için hükümetten dört maddelik bir istekleri var. Bu istekler; 1.Siyasi iktidarın değiştirilmesi, 2.Yerel seçimlerin yapılması, 3.1993 Anayasasına dönülmesi, 4.Sivil toplum aktivistlerinin takip edilmemesi. Gördüğünüz gibi zamlarla ilgili bir talepleri yok. Peki bu karışıklık kimin ya da kimlerin işine yarar bir bakalım. Bu arada dünyada yardım adı altında veya güvenlik adı altında kurulan birçok kuruluşlar olduğunu unutmamak lazım. Özbekistan’ın başkentinde kurulan Kollektif Güvenlik anlaşması Örgütü bir askeri anlaşmadır. Kazakistan’ında içinde olduğu bu anlaşmaya dayanarak Kazakistan Cumhurbaşkanının bu örgütten bir yardım talebi oldu. Fakat bu yardım talebine Rusya dört şart öne sürerek yardım edebileceklerini söyledi. Bu maddeler; Kırım'ın ilhakının tanınması, Rusça'nın yeniden ikinci resmi dil olması, Rusya'ya askeri üsler temin edilmesi, Rus azınlıklara özerklik yer alması. Şimdi bu şartlar sonunda hemen sizinde aklınıza benim aklıma gelen geldiğini sanıyorum. Dedik ya karışan ülkeler muhakkak rezervleri zengin olan ve ülkeler. Dünyada huzurun tesis edilebilmesi, Müslümanların sorunsuz yaşayabilmesi, yapılan haksızlıklara dur denilebilmesi ve artık Müslümanlar birlik olabilmesi duası ile. SELAMETTE OLUN SELAMAETLE KALIN SABRİYE TÜRKMEN KAYA