Ekonomist yazar Murat Muratoğlu dolar için kritik ifadeler kullandı. Muratoğlu bugün kaleme aldığı yazısında döviz yasağının yüklendiğine dikkat çekti. Muratoğlu, “Yağ kuyrukları tamam… Ekmek kuyrukları tamam… Benzin kuyrukları tamam… Karaborsa/stokçuluk tamam… Döviz yasağı yükleniyor. Çoğu bitti azı kaldı.” dedi. Sözcü yazarı Murat Muratoğlu’nun yazısı şöyle: “Kur Korumalı Mevduat, sabah akşam “liralaşma” diye tutturmak işe yaramayınca, bir başka işe yaramayacak kısıtlama getirdiler. Ticari işletmeler döviz ile anlaşabilecekler ancak ödemelerini TL ile yapmaları zorunlu oldu. Yani kimse dolar, Euro veya başka bir para birimi ile ödeme yapamayacak. Bu ne demek diye sorarsanız; geçtiğimiz pazartesi çıktı, kimse anlamadı, dün açıklaması geldi… Zaten kimse ne olduğunu ne yapıldığını pek bilmiyor. Bilse bile hemen hemen her gün yeni bir tebliğ, yeni bir düzenleme çıkıyor. Mesela dolar üzerinden anlaştınız ama ödemek için dolar transferi yapamayacak, TL'ye çevirip yollayacaksınız. Karşı tarafta TL'yi alıp dolara çevirmek isteyince bir de ne görsün, anlaşılan fiyatın altında dolar var elinde. Başlayacak didişme… Neden? Dövizin alış ve satışı arasında fark var. Hah işte ona “makas” denir… Dövizini ucuza satarsın, pahalıya alırsın. Şimdi farkı alıcı mı satıcı mı karşılasın? Eğer uyulmazsa da “Türk parasının değerini koruma kanununa” muhalefetten doğrudan cezai işlem uygulanacak. Yakında dövizi olanı direkt yakalayıp vergileyecekler… Parayı beraber yemedik ama faturayı hepimize ödetecekler. Geçen de benzeri turizmciler için çıktı. İhracatçılar için zaten çıkmıştı, oranı artırıldı. Neydi? Faturaya konu tutarların yüzde 40'ını TL'ye çevirme zorunluluğu getirildi. Bunun aynısını savaşta olan Rusya da sermaye kontrolü adı altında uyguluyor. Galiba biz de savaştayız ama kimse bize söylemiyor! Belli ki çok zor durumdalar ve radikal kararlar almaya başladılar. Böylesine saçma sapan yollara sapılacağına zamanında faizler artırılsa dolar fırlamazdı fezaya… Ama inat etti. Ekonomiyi bu hale getirdi. Sermaye kısıtlamalarını telaffuz ederken küçüğü, büyüğü olmayacağına göre bu onun uzaktan akrabası ama soyadları aynı… Yavaş yavaş 1970'lerin Türkiye'sine, Kıbrıs nedeniyle dünyadan ambargo yediğimiz günlere döndük. Yağ kuyrukları tamam… Ekmek kuyrukları tamam… Benzin kuyrukları tamam… Karaborsa/stokçuluk tamam… Döviz yasağı yükleniyor. Çoğu bitti azı kaldı. Sonuçları ne olur? Yavaş yavaş vadeli satış ortadan kalkar. Piyasa peşin paraya döner. Nakit her zaman kral… İşletmelerin artmış olan sermaye ihtiyacı daha da artar… Ekonomi yavaşlar. En önemlisi neden bu önlemlere ihtiyaç duyuyorlar? Yol bitti de ondan… Peki, neden döviz garantili köprüleri, havalimanlarını, yolları Türk Lirası'na çevirmiyorlar? Yapanlar onlardan… Kendi kendilerine kazık atacak halleri olmadığından!”