Cem Uzan, Bahçeli'nin elektrik dağıtım ağının kamulaştırılması çağrısına yanıt verdi: "Kamulaştırma yapamazlar. Bütün bu sözleşmelerin hepsi Londra’da tahkime bağlı. Kılına dokunamazsınız." Elektrik faturalarına yapılan zamlar karşısında vatandaş büyük sıkıntı yaşarken, yüksek faturalar da beraberinde birçok tartışmayı getirdi. "ŞİRKETLERİ BORCU VATANDAŞIN SIRTINA'' Ekim 2009'dan bu yana firari olarak Fransa'da yaşayan Cem Uzan, sosyal medya hesabından elektrik dağıtım şirketlerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Uzan, elektrik faturalarına yapılan zammın sebebinin elektrik şirketlerini kurtarmak olduğunu belirterek şunları kaydetti: “Öz sermaye 0, borç %100. Döviz patlayınca hepsi battı. Bunlar döviz kredisini ödeyebilsinler diye vur vatandaşın sırtına. Dağıtım şirketleri sahiplerinin çoğu gerekli sermayeden yoksundu. Ne yaptılar? Gittiler Londra’ya aldılar krediyi verdiler devlete. Londra’daki bankaların istediği şartlarla Enerji Bakanlığı ile sözleşme yaptılar. Özelleştirilen malı aldılar. Hazine garantisi gibi bir şeydir bu. Yüksek elektrik faturalarının sebebi dağıtım şirketlerini kurtarma operasyonudur.” Uzan’ın açıklamaları tartışmalara neden oldu. Cem Uzan, Türkiye’de enerji sektöründe bir dönem büyük bir aktör olarak yer almış, yaptığı barajlar uzun süre konuşulmuştu. Cem Uzan, katıldığı bir yayında enerji piyasasında yaşananları aktardı ve şirketlerin durumlarına değindi. “BU ŞİRKETLERİ ALANLAR YÜZDE 80-85 DIŞ KREDİYLE ALDI'' Elektrik şirketlerinin sıfıra yakın sermayelerinin olduğunu kaydeden Uzan şu ifadeleri kullandı: “Şimdi Enerji Bakanlığı’ndan bunları alanlar yüzde 80 – 85 oranında dış krediyle aldılar. 13 milyar dolarlık özelleştirmenin 10 milyar doları belki de daha fazlası krediyle alındı. Yani ben sözleşmeyi yaptım, devletten bunu alıyorum diye piyasaya çıktılar ve kredi aldılar. Sıfıra yakın sermayeleri var. Dikkate alınmayacak şekilde sermayeleri var. Demek ki sizin borç oranınız yüzde 80, 90 ise; kur farkları, normal bir kar marjı sizin bu borcun altından kalkmanızı mümkün kılmaz. Onun için size aşırı derecede bir kar verilmesi lazım. Ve bu kar bugün yüzde 388 oranında gerçekleşmektedir.” 90 KURUŞU SATILMASI GEREKİRKEN 150 KURUŞA SATILIYOR Maliyetlere de değinen Cem Uzan, normalde kilovatın 90-95 kuruşa gelmesi gerektiğini ancak şirketlerin 150 kuruşa sattığını açıkladı. Uzan açıklamalarına şöyle devam etti: “ EPDK’nın açıklamasına göre devlet 32 kuruştan satıyor 60 milyar kilovat saati 21 şirkete. Bunlar 65 milyar kilovat saati de piyasadan alıyor 8 cente. Yani 50 küsur kuruş oluyor. Sizin ortalama maliyetiniz dağıtım şirketi ve tedarik şirketi olaraktan, 5.29 cent. Bugünkü kurdan baktığınızda kilovat maliyetiniz 71 kuruş. Siz bunu yüzde 100’den daha fazla zamla 150 kuruşa satıyorsunuz. Bunun fiyatını indirmeleri lazım. Bu işin yüzde 30-35 kar marjıyla baktığınız zaman, 90-95 kuruşa gelmesi kilovat maliyetinin vatandaşa. Bunu yapmıyorlar, yapmayacaklar. Orada 21 tane şirketin hepsinin bağlanmış adamları var, onların menfaatlerini koruyan bürokratlar var. Oradan avantalarını alan bürokratlar var. 5 buçuk milyar dolar senede sübvansiyon veriyor Türkiye Cumhuriyeti devleti bu 21 şirkete. Devlet vermiyor, vatandaş veriyor. Dükkanını kapatma pahasına, iflas etme pahasına vatandaşın cebinden alınıyor bu para.” BAHÇELİ’NİN KAMULAŞTIRMA ÇAĞRISINA YANIT: KILINA DOKUNAMAZSINIZ MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin elektrik dağıtımını kamulaştırma açıklamasına değinen Cem Uzan şunları kaydetti: “Kamulaştırma yapamazlar. Bütün bu sözleşmelerin hepsi Londra’da tahkime bağlı. Kılına dokunamazsınız bu sözleşmelerin. Tıpış tıpış bu sözleşmeler yürürlükte kalacak. Sizin yapacağınız şey, 2.35 cente elektrik şirketlerine elektrik satmayı bırakın. Ya diyeceksiniz ki ben sana 2.35’ten veriyorsam 60 milyar kilovat saati, üzerine koyarsan yüzde 30 karına o fiyattan satacaksın deyip tarifeyi ona göre belirleyeceksin."