<p class="Saptanm" style="margin: 0cm 0cm 6pt;">Sorular sorduğum ve bunlara cevap olarak önermelerimi sunduğum bir yolculuk gibi biraz dolambaçlı ve biraz da yorucu.</p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><b><span style="font-size:14.0pt"><span roman="" style="font-family:" times="">Sorulacak Sorular</span></span></b></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><span roman="" style="font-family:" times="">Recep Tayyip Erdoğan rejiminin </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span lang="FR" roman="" style="font-family:" times="">nce pi</span><span roman="" style="font-family:" times="">şmeye sonra olgunlaşmaya başladığı son 10 yıl içinde zihnimi kurcalayan temel problemlerden birisi </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlüğün anlamı, </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlüğü şekillendiren ve baskılayan şartlar oldu. Bir </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürleştirme hareketi olarak başlayan AKP'nin nasıl olup da Türkiye Cumhuriyeti tarihinde g</span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">rülmemiş bir çoğunluk tahakkümüne evrildiğini anlamama yardım edebilir düşüncesindeydim. Aynı zamanda liberalizm, sosyalizm ve muhafazakarlık olarak tanımlanan 3 temel siyasal eğilimin birisinin bireyi, birisinin toplumu ve birisinin devleti </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">ne çıkarmakta olduğunu fark etmiştim.</span></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><b><span style="font-size:14.0pt"><span roman="" style="font-family:" times="">Labirentin İçinde</span></span></b></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><span roman="" style="font-family:" times="">Sosyal analiz yapan düşünürlerin en büyük avantajı ama aynı zamanda en büyük dezavantajı analizini yaptıkları toplumun içinde yaşıyor olmalarıdır. Bu sayede hem eşi benzeri bulunmaz veriler toplayabilir ve sorunları birinci elde g</span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zlemleme şansı elde ederler, ama bir yandan da birey olarak o şartlarda yaşıyor olmaktan mü</span><span lang="IT" roman="" style="font-family:" times="">tevellit bask</span><span roman="" style="font-family:" times="">ıdan kaçamazlar. Deney için bir labirente bırakılmış farelerden birisinin onu tamamen çevrelemiş olan labirentin ve aynı labirentte gezinen diğer farelerin davranış kalıplarını fark ettiği anda yaşayacağı şaşkınlığa benzer bir durumdur bu. İçinde var edildiğimiz 21.yüzyı</span><span lang="IT" roman="" style="font-family:" times="">l ba</span><span roman="" style="font-family:" times="">şlarındaki Türkiye denilen labirentin içinde yaşıyor olmak kaçınılmaz olarak her fark eden için büyü</span><span lang="EN-US" roman="" style="font-family:" times="">k ac</span><span roman="" style="font-family:" times="">ılar getiriyor. Ama her farkedenin tecrübe ettiği üzere bu acılar yaşananları anlama ihtiyacımızı ortadan kaldırmıyor.</span></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><b><span style="font-size:14.0pt"><span roman="" style="font-family:" times="">Enes ve Bahadır'ın ardından</span></span></b></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><span roman="" style="font-family:" times="">Bu hafta 20 yaşındaki Enes Kara ve 16 yaşındaki Bahadır Odabaşı toplumsal bakış açısıyla içinde yaşadıkları toplumla girdikleri çatışmaya dayanamayarak gencecik yaşamlarına son verdiler. Bir cemaat evi/yurdunda kalan Enes, tarikat ve cemaatlerin toplum içerisindeki tartışmalı konumu sebebiyle gündeme otururken, babası ter</span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">rist ilan edildiğ</span><span lang="IT" roman="" style="font-family:" times="">i i</span><span roman="" style="font-family:" times="">çin toplum olarak şeytanlaştırdığımız bir cemaate üye olduğu iç</span><span lang="EN-US" roman="" style="font-family:" times="">in hapse at</span><span roman="" style="font-family:" times="">ılan babasının durumunun yarattığı korku ile Bahadır'ı</span><span lang="EN-US" roman="" style="font-family:" times="">n ad</span><span roman="" style="font-family:" times="">ı haber bile olmadı. Her iki gencimizin ve aynı durumda olup da adını bile duymadığımız sayısı belirsiz gençlerimizin yarattığı üzüntüyü ve cemaat, tarikat, laiklik paralelinde yürütülen ama aslında bir kimlik savaşı olan tartışmaların taraftarlık</span><span lang="IT" roman="" style="font-family:" times=""> co</span><span roman="" style="font-family:" times="">şkusunu bir kenara bırakıp en temel problemlerimizi masaya yatıralım. Zira kimlik savaşlarında her iki taraf da haklıdır ve her iki taraf da her zaman galiptir. Baştaki sorularımıza geri d</span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">nelim </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlük nedir ve hangi şartlarda gelişir veya baskılanır. Zira sizin de fark edeceğiniz üzere her iki intihar olayı yalnızca kimlik savaşları ile değil aynı zamanda bireyin </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlüğü problemi ile ilgili. </span></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><span roman="" style="font-family:" times="">Bu noktadan sonra bütün bireysel olanı toplumsal seviyede anlama çabalarında olduğu gibi yoğun bir şekilde genellemeler yapacağımız konusunda şimdiden sizleri uyarmış olayım. Şüphesiz tüm sosyal olgular da olduğu gibi burada bahsettiklerimin de yüzlerce farklı açıklaması var. Benim yaklaşımım toplumsal mekanik (işleyen parçalar ve birbirleri ile ilişkisi) perspektifinden olacak. </span></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><b><span style="font-size:14.0pt"><span roman="" style="font-family:" times="">Özgürlüğün Sınırları</span></span></b></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><span roman="" style="font-family:" times="">Özgürlükle başlayalım. İnsan toplumuna </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgü diğ</span><span lang="EN-US" roman="" style="font-family:" times="">er t</span><span roman="" style="font-family:" times="">üm olgular da olduğu gibi </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlük de toplumsal bir olgudur ve aslında bireyin onu çevreleyen diğer toplumsal olgularla arasındaki ilişkiyi tanımlayan bilişsel ve algıya dayalı aynı zamanda nisbi bir </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">lçektir. Zira birey bir şeylere karşı özgür olabilir. Bunun olabilmesi iç</span><span lang="NL" roman="" style="font-family:" times="">in de </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlüğün bir şeyler tarafından kısıtlanıyor olması gerekir. Özgürlük bireye ait bir kavram olduğu iç</span><span lang="NL" roman="" style="font-family:" times="">in ben </span><span roman="" style="font-family:" times="">üç kısıtlayıcı belirledim. Bunlar devlet, sosyal çevre ve aile. Bir başka deyişle birey olarak siz ve bir algı olarak </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlüğünüz devlet, sosyal çevre ve aile tarafından kuşatılmıştır ve baskılanır. Ayrı bir tartışmanın konusu olsa da bu 3 sosyal olgunun yani devletin, sosyal çevrenin ve ailenin aynı zamanda </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlüğünüzü anlamlandırmanıza yardım edecek şekilde sizi siz yapan, yani bir bilinç olarak algınızı yaratan ve şekillendiren üç unsur olduğunu hatırlatayım. Bir başka ifade ile kendinizi tanımlamanızı sağlayan bilincinizi bu 3 sosyal olgu üretir ve aynı zamanda sınırlarınızı çizer. Yıllar </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">nce bu kuramı ilk düşünmeye başladığım zamanlardan kalma bir grafiği paylaş</span><span lang="EN-US" roman="" style="font-family:" times="">ay</span><span roman="" style="font-family:" times="">ı</span><span lang="EN-US" roman="" style="font-family:" times="">m. Not: Yaz</span><span roman="" style="font-family:" times="">ı içinde yayınlanamama ihtimaline binaen grafiğin bağlantısını ayrıca paylaşıyorum (</span><span style="color:black"><a href="https://siyasetkahvesi.net/2022/01/16/toplumsal-ozgurluk-kurami/"><span roman="" style="font-family:" times=""><span style="color:black"><span style="color:black">https://siyasetkahvesi.net/2022/01/16/toplumsal-ozgurluk-kurami/</span></span></span></a></span><span roman="" style="font-family:" times="">).<img class="detayFoto" src="https://www.meridyenhaber.com/images/upload/image_32.png" /></span></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><b><span style="font-size:14.0pt"><span roman="" style="font-family:" times="">Sosyal Evrenimizden Kaçış</span></span></b></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><span roman="" style="font-family:" times="">Ne kadar da kuşatılmışız değil mi? Oysa bu bizim sosyal evrenimiz. Yani içinde var olduğumuz ve belirli bir </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">lçüye kadar kayıtları dışına çıkamadığımız bir evren. Yine de bu sosyal evrenden çıkmanın yolları vardır. İlk olasılık olarak birey her üçünü de değiştirebilir, yani başka bir devlette yaşayabilir, kendisini başka bir sosyal çevreye kabul ettirebilir veya yeni bir aile kurabilir. Yani yeni bir sosyal evrene taşınır. İkinci olasılık ise yalnızlaş</span><span lang="ES-TRAD" roman="" style="font-family:" times="">mad</span><span roman="" style="font-family:" times="">ır. Yani birey bunların tamamını terk edip, uzak bir dağın başında izole bir yaşam yaşamayı tercih edebilir. Bu da ayrı bir tartışmanın konusu. Yine ayrı bir tartışmanın konusu olarak bu üç sosyal olgunun kendi aralarında da bir ilişkinin olduğunu ve birbirlerini de tanımlama, üretme ve sınırlama ilişkisi içinde olduklarını not edelim. </span></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><span roman="" style="font-family:" times="">Bu 3 temel sosyal olgu zamana, mekana, kültüre ve topluma g</span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">re farklı seviyelerde birey üzerinde baskı kurar. Bazı toplumlarda devlet baş</span><span lang="NL" roman="" style="font-family:" times="">at g</span><span roman="" style="font-family:" times="">üçtür ve sosyal çevreyi ve aileye doğru alanını genişletip birey üzerinde daha ciddi bir baskı oluşturur. İşin ilginç yanı bu üçünün arasındaki ilişkiden doğan dinamikler bireyin </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlük alanını tek boyutlu veya çok boyutlu olarak daraltıp, genişletebilir. Örneğin devlet baskısı altındaki birey aile ve sosyal çevresi sayesinde daha geniş bir </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlük alanı bulabilir. Ya da ailesinden ve sosyal çevresinden baskı g</span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">ren birey devlet (hukuk sistemi) aracılığı ile </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlük alanını koruyabilir. </span></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><span roman="" style="font-family:" times="">Tam bu noktada </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlüğün nisbi olduğu kadar kıyasi olduğundan da bahsedelim. Bireyin kendini </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgür değilmiş gibi hissetmeye başlamasının ve </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlük çatış</span><span lang="PT" roman="" style="font-family:" times="">mas</span><span roman="" style="font-family:" times="">ı iç</span><span lang="IT" roman="" style="font-family:" times="">ine d</span><span roman="" style="font-family:" times="">üşmesinin bir sebebi başka bireyleri ve o bireylerin sosyal evrenini g</span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">rüyor ve kendi durumuyla kıyas yapabiliyor olmasıdır. Baskıcı rejimlerin, babaların ve cemaatlerin bireyin başkalarını g</span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">rmemesi ve kendi ifadeleri ile k</span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">tü örneklerden etkilenmemelerini istemesinin sebebi de budur. Bilmezsen kıyas edemezsin, kıyas edemezsen sana verilenle yetinirsin şeklinde </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zetleyebiliriz.</span></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><b><span style="font-size:14.0pt"><span roman="" style="font-family:" times="">Ezilenleri tekrar Düşünmek</span></span></b></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><span roman="" style="font-family:" times="">Şimdi </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlük çatış</span><span lang="PT" roman="" style="font-family:" times="">mas</span><span roman="" style="font-family:" times="">ı yaşayan birer birey olarak Enes ve Bahadır'ı tekrar düşünelim. </span></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><span roman="" style="font-family:" times="">Enes aile geleneğine uygun olarak ailenin mensubu bulunduğu sosyal çevre olan bir cemaatten oluşan sosyal bir evren de yaşıyordu. Kendisi üzerine baskılanan yaşam tarzını kabul edemedi. Tercih hakkını kullanarak ailesi ve sosyal çevresine karşı özgürlük alanını genişletmek isterdi. Ama ona bu imkanı sağlayacak, bireysel </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlük alanını ailesine ve sosyal çevresine karşı koruyacak, bireysel tercihlerini yaşamasına ve inandığı şekilde kendini var etmesine imkan sağlayacak bir hukuk sistemi yani devlet bulunmuyordu. Zira devlet onu ele geçiren benzer sosyal çevre tarafından b</span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">yle </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlük çatışmalarını yok sayacak şekilde programlanmıştı. Sosyal evrenini değiştiremeyen ve yalnızlaşmaya imkan bulamayan Enes tek bir çıkış yolu olduğunu hissetmiş olmalı.</span></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><span roman="" style="font-family:" times="">Bahadır'ın durumu daha k</span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">tü</span><span lang="DA" roman="" style="font-family:" times="">yd</span><span roman="" style="font-family:" times="">ü. Zira babasının ait olduğu sosyal çevre hem devlet, hem toplum tarafından ter</span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">rize edilmiş</span><span lang="DA" roman="" style="font-family:" times="">, ha</span><span roman="" style="font-family:" times="">şere muamelesi g</span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">ren bir sosyal çevreydi ve paralize edilmişti. Yaşam hakkı bile verilmeyen bu sosyal çevre devletten gelen baskıyı dengeleyecek ve Bahadır'a bir </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlük alanı oluşturacak durumda değildi. Daha da k</span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">tüsü devlet sığınacağı son kapıyı yani ailesini de hapislere atarak paralize etmişti. Son çare olarak sığınacağı babasının bırakın ona ulaş</span><span lang="PT" roman="" style="font-family:" times="">mas</span><span roman="" style="font-family:" times="">ı, ona destek olması </span><span lang="IT" roman="" style="font-family:" times="">bile m</span><span roman="" style="font-family:" times="">ümkü</span><span lang="DE" roman="" style="font-family:" times="">n de</span><span roman="" style="font-family:" times="">ğildi. Zira devlet ve toplum Bahadır'ın babasını ondan almaya karar vermişti. Bahadır'da kim bilir hangi düşüncelerle, iç</span><span lang="IT" roman="" style="font-family:" times="">ine d</span><span roman="" style="font-family:" times="">üştüğü bu </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlük çatış</span><span lang="PT" roman="" style="font-family:" times="">mas</span><span roman="" style="font-family:" times="">ından çıkış yolu bulamadı </span><span lang="DA" roman="" style="font-family:" times="">ve en </span><span roman="" style="font-family:" times="">üzücü olan yolu tercih etti. Kim bilir?</span></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><span roman="" style="font-family:" times="">Son 10 yılımıza damgasını vuran dini ve milli tüm değerlerimizi yakıp yok eden İslamcı iç savaşlarında bunun daha radikal hallerini de g</span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">rdük. Devlet tarafından ter</span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">rist ilan edilen, sosyal çevresi tarafından tamamen dışlanan ve kendi ailesi tarafından ihbar edilen eski cemaat mensuplarının durumunda olduğu gibi, üç koldan da baskı altı</span><span lang="IT" roman="" style="font-family:" times="">na al</span><span roman="" style="font-family:" times="">ınan ve </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlü alanları sıfır mesafesine düşürülen bireyler duyduk. Bu bireyler ya daha </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">nce kafir olarak dışladıkları ülkelere göç ederek, y Türkiye'de kalsalar bile sosyal çevrelerini tamamen değiştirerek ya da kendilerini tamamen yalnızlaştırarak eski sosyal evrenlerini terk ettiler ve pek çoğu </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlük çatışmalarını bu şekilde çözmüş oldular. Aslında onların yaşadıkları haliyle ilk değ</span><span lang="PT" roman="" style="font-family:" times="">il. </span><span roman="" style="font-family:" times="">Çoğumuzun kulak ardı </span><span lang="IT" roman="" style="font-family:" times="">etti</span><span roman="" style="font-family:" times="">ği eşcinsel bireylerin pek çoğu da kendilerini bu durumda buluyorlar. Bunu da bir hakkaniyet namına belirtelim.</span></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><span roman="" style="font-family:" times="">İki genç insanın iç</span><span lang="IT" roman="" style="font-family:" times="">ine d</span><span roman="" style="font-family:" times="">üşürüldükleri çaresizlik kıskancından kaçışı canlarına kıymakta bulmuş olmaları gerçekten üzücü. Analizi bir kenara bırakıp, buna sebep olan devlet düzenini, sosyal çevre düzenini ve aile yapısını kusurları oranında kınıyorum.</span></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><b><span style="font-size:14.0pt"><span roman="" style="font-family:" times="">Çıkış kapısı</span></span></b></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><span roman="" style="font-family:" times="">Ama aynı zamanda Türkiye olarak totaliter ve baskıcı olmayan, gerçekten demokratik ve gerçekten hukuk sistemine dayalı, gerçekten bireyi, onun </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">zgürlüklerini ve tercih haklarına saygılı bir düzen kurmak istiyorsak yeniden düşünmek için bir fırsat olarak g</span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">rmenizi istiyorum. Bir türlü içinden çıkamadığımız kabile ve aidiyet savaşları denkleminden kurtulup bireye, onun tercihlerine ve mutluluğ</span><span lang="IT" roman="" style="font-family:" times="">una </span><span lang="SV" roman="" style="font-family:" times="">ö</span><span roman="" style="font-family:" times="">nem veriyorsak içine sıkışıp kaldığımız aidiyet çatışmasının ve savaşlarının bize söylettiğinden farklı bir şey söylemek gerektiğini düşünüyorum. </span></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><span roman="" style="font-family:" times="">Bu yazıda bahsettiğim kuramı toplumsal sorunlarımıza analitik ve çatışmanın tarafı olmadan bakabilmemizi sağlayan bir araç olarak sunuyorum. Bu bağlamda Özgürlüklerimizi korumak için onu çevreleyen ve sını</span><span lang="NL" roman="" style="font-family:" times="">rland</span><span roman="" style="font-family:" times="">ıran devlet, aile ve sosyal çevrenin bizim üzerimizdeki etkilerini ve kendi aralarında oluşturdukları dinamikleri nasıl dengeleriz tartışmanın zamanı </span><span lang="NL" roman="" style="font-family:" times="">geld</span><span roman="" style="font-family:" times="">iğini düşünüyorum.</span></span></span></p> <p class="Saptanm" style="margin-top:0cm; margin-right:0cm; margin-bottom:6.0pt; margin-left:0cm; text-align:justify"><span style="text-justify:inter-ideograph"><span style="line-height:normal"><span roman="" style="font-family:" times="">Ya da alternatif olarak birbirimizin kuyusunu kazma, ötekiler üzerinde tahakküm kurma, devleti başkalarının üzerine salma, kapatma, yasaklama, kim haklı kim haksız şeklinde toplum olarak çok sevdiğimiz ve keyif aldığımız sonsuza kadar sürdürebileceğimiz tartışmaya da devam edebilirsiniz. Tercih size ait ve bu sizin özgürlüğünüz.</span></span></span></p>