‘Kendi sermayedarımız birikimlerini başka ülkelerde değerlendiriyor, o kaynak da akacak’ (Seçimi kazanırlarsa Türkiye’ye fon girişi olacak mı?) “Mutlaka. Sadece dışarıdan değil, kendi içimizdeki kaynaklar ortaya çıkar. Yerli iş dünyamızın korkunç kaynakları var. Harıl harıl, sessiz bir şekilde başka ülkelere yatırım yapıyorlar. Bir sektördeki en büyük firmalardan birisini deşiyorsunuz, sahibi bizim vatandaşımız çıkıyor. Çok ciddi bir güven kaybı olduğu için kendi sermayedarımız birikimlerini başka ülkelerde değerlendiriyorlar. Başka ülkelerin insanlarına istihdam sağlıyorlar. Bir de o kaynak akacak. Körfez’den de rahatlıkla, hem de gönüllü gelir. Şu an biraz zoraki, ‘Sayın Erdoğan’ın hatırını kırmayalım, 3 milyar istiyor gönderelim’ diye geliyor. Biz hak edelim, mıknatıs haline gelelim, 3 milyar değil, 30 milyar gelir. 30’un yerine 300 gelir.” ‘Kuracağımız yapılarla finansmanın daha kolay akması mümkün’ “Yeni kuracağımız yapılarla finansmanın Türkiye'ye daha kolay akması mümkün. KFK, yani Konut Finansmanı Kurumu… Menkul kıymetle de ülkeye finansman sağlanır. Bu, depreme uğramış veya deprem olabilecek şehirlerde konut piyasasının gelişmesi için en ucuz ve en büyük finansman yöntemi.” ‘İktidar değişmezse ekonomik depremlere hazır olalım’ “128 milyar dolar diyorduk ya, bir o kadar daha sattılar arka kapıdan. Her jeolojik deprem ekonomik depremleri tetikler. Yaptığınız her harcamanın sağlam döviz kaynaklarıyla desteklenmesi lazım. Açıkça söyleyeyim. Bu seçimde iktidar değişmezse arka arkaya büyük ekonomik depremlere hazır olalım. Çünkü yönetemeyecekler. Düz yolda otobüsü devirdiler.” ‘10 yıl önce 14 Mayıs’ta IMF’ye borcu sıfırladık’ “Tam 14 Mayıs 2013’te IMF’ye olan borcu sıfırladık. Nasıl 10 yıl önce 14 Mayıs’ta ülkenin çok önemli bir yükünü attıysak, bu 14 Mayıs’ta da ülkenin sırtında büyük bir yük haline gelmiş iktidarı bir kenara koyacağız. Müsait bir yerde indireceğiz.” ‘Dünyanın neresinde olursa olsun bu varlıklar tahsil edilir’ “2001 yılında 20 banka battı. Patronlarının bazıları kötü niyetliydi. TMSF diye bir tüzel kişilik oluşturduk. Yasayı ben çıkarttım. O zamanki Cumhurbaşkanı Sayın Ahmet Necdet Sezer’i ziyaret ettim. ‘Batık bankaların patronlarının bazıları kötü niyetli. Bunların mal varlıklarına dünyanın neresinde olursa olsun gidip el koymak zorundayız. Bazılarında çok ciddi uluslararası hukuk mücadelesi gerekecek’ dedim. ‘Yaptığın çalışmayı yakından izliyorum, çok doğru bir çalışma. Meclis’ten geçirin, ben gereğini yaparım’ dedi ve yasayı da hemen onayladı. Dünyanın tahsilatını yaptık. Sayın Kılıçdaroğlu ‘Dünyanın neresinde olursa olsun, gideceğiz alacağız’ dedi. Yaparız. Çünkü bu basit bir şey. Bildiğimiz işler. Her şey hukuk çerçevesinde… Hırsızlık varsa, yolsuzluk varsa, uluslararası hukuk ve kendi iç hukukumuzun çerçevesinde dünyanın neresinde olursa olsun bu varlıklar tahsil edilir, teslim edilir. Mesela İmar Bankası; 6,5 milyar doları kaçırmışlardı. Bankanın defterlerinde sadece 500 milyon dolar mevduat görünüyordu. TMSF’ye yetki verdik. Gitti bunları çatır çatır tahsil etti.” ‘Sen cumhurbaşkanısın, muhatabın Biden’la konuşabiliyor musun?’ (Erdoğan’ın ABD Büyükelçisi Flake’e “Senin buradaki muhatabın cumhurbaşkanıdır” sözleri) “ABD Büyükelçisi Flake’ “Koskoca Türkiye Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanı bir büyükelçinin muhataplığının yarışına giriyor. Sen cumhurbaşkanısın. Senin muhatabın Biden. Biden’a telefon açıp konuşabiliyor musun?” ‘TBMM’de grup oluşturabiliriz, öyle görünüyor’ “21 ilde 26 adayımız var. Kuvvetle muhtemel TBMM’de kendimiz bir grup oluşturabiliriz. Öyle görünüyor. Evet, çok çalışması gereken arkadaşlarımız var. Mesela Siirt, Iğdır’dan birinci sıradaki adaylar bizim arkadaşlarımız. Diyarbakır’da, Kilis’te ikinci sıralarımız var. Oralara gideceğim.” ‘Tek liste demek, tek bir oyun dahi zayi olmaması demek’ “Sadece bizim 18 milletvekillik katma değerimiz var. Tek listede girerek, Millet İttifakı’na artı 18 milletvekili kazandırdık, DEVA Partisi olarak. Kendi analizlerimiz bu. Tek liste demek, tek bir oyun dahi ziyan olmaması demek. Mecliste 300'ü yakalamak için gayret gerekiyor. Bu da oyların ziyan olmamasıyla mümkün. Eğer oylar, altı partinin listelerinde kaybolursa çoğunluk sağlanamazdı.” ‘Sadullah Bey’e güveniyoruz, koparılan fırtınanın amacı CHP’yi yıpratmaya çalışmak’ “Cumhuriyet Halk Partisi’ni yıpratmaya çalışmak için Sadullah (Ergin) Bey’i bir araç olarak kullanıyorlar. Kim kullanıyor? İletişim Başkanlığı ve CHP tabanına gözünü diken bir başka cumhurbaşkanı adayı. Sadullah (Ergin) Bey’i gayet iyi tanıyoruz, güveniyoruz. 21 yıllık çalışma arkadaşımız. Cevap veremeyeceği tek bir husus yok. Bir bardak suda koparılan fırtınanın amacı bütün bu çalışmaları geçmişe hapsetmeye çalışmak ve CHP’yi yıpratmaya çalışmak. Büyük resmi görmemiz lazım. Seçimi kazanmaya odaklanmamız lazım.” ‘İşin içindeyim, kolay olacak’ “Çok değer verdiğim bir gazeteci arkadaşımız bana ‘Biraz fazla pembe tablo çiziyorsunuz. Altı partiyle bu işler bu kadar kolay olmayacak’ dedi. Ben işin içindeyim, olacak.” Katıldığı canlı yayında soruları yanıtlayan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, seçimi kazandıkları takdirde Türkiye’ye iç ve dış kaynak girişi olacağını söyledi. Uluslararası yatırımcıların partisine yoğun bir ilgisi olduğunu kaydeden Babacan, “İktidar değişmezse arka arkaya büyük ekonomik depremlere hazır olalım” uyarısında bulundu. Babacan ayrıca seçimden sonra Meclis’te grup kuracaklarını söyledi. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Halk TV’de katıldığı Lider Masası programında İsmail Küçükkaya ve Bengü Şap Babaeker’in sorularını yanıtladı. Babacan şu ifadeleri kullandı: ‘Genel merkezimize hemen her gün bir heyet geliyor’ “Uluslararası yatırımcılardan çok yoğun bir ilgi var. Görüşme trafiği var. Son bir aydır İbrahim Çanakcı Bey ve ekibi görüşmeleri yapıyor. Genel merkezimize hemen her gün bir heyet geliyor. Zoom toplantıları talepleri geliyor. Hepsi büyük fonlar. 6 ay öncesine kadar ‘Hükûmet ne yapacak?’ diye sorarlardı, şimdi ‘Siz ne yapacaksınız’ diye soruyorlar.” ‘Gerçekte iki aday var: Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Erdoğan’ “Aslında gerçekte iki aday var. Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Erdoğan. Diğer iki adayı aklından geçiren vatandaşlarımızın verdikleri oyun nihayetinde kime yarayacağını iyi hesap etmeleri lazım. Vatandaşlarımızın hem verdikleri oyun ziyan olmaması hem de verdikleri oyun aslında kimi destekleyeceği konusunda ince değerlendirme yapmalarını önemli görüyorum.” ‘Sayın Erdoğan iç dünyasında panik halinde’ “Sayın Erdoğan iç dünyasında panik halinde. Mehmet (Şimşek) Bey’e yetki verip önünü açıp iş yaptıracak durumu yok. Gene aklında ne varsa onu yapacak. Ta yıllar önce görevlendirdiği bir bakanın ismini kullanmak zorunda kalıyorsa, düştüğü panik halini oradan ölçün.” ‘İmar affını yapan, mülakatı kullanıp yandaşları dolduran sensin’ “Depremde eğer zamanında müdahale edilseydi insanlar donarak, can çekişerek ölmeyecekti. Sayın Erdoğan ‘Bir daha imar affı olmaz bu memlekette’ diyor. Yahu yapan sensin. İmar affı, bizler ayrıldıktan sonra yapılan işler. ‘Mülakatı kaldıracağız’ diyor. Mülakatı kullanıp yandaşları kamuya dolduran sensin. Sanki muhalefette...” ‘Duble yollar, havaalanları çok önemli eserler. Keşke ucuza mal olsaydı’ “AK Parti döneminde bazı büyük projeler yapıldı. Şehir hastaneleri, duble yollar, havaalanları, hızlı tren… Bunlar gerçekten çok önemli eserler. Keşke daha ucuza mal olabilseydi, daha şeffaf yapılsaydı. Türkiye, büyük projeleri hak ediyor ama bu yetmiyor. Şu andaki en önemli proje, geçim derdi. Evde hiçbir şey yoksa soğan kavrulurdu. Cumhuriyet tarihinin en yüksek enflasyonunu yaşattılar. Yazık, günah.” ‘Kamu bankalarına siyasete girmemiş insanlar lazım’ “Bazı pozisyonlar siyasi kimlik kaldırmaz. Bir kamu bankasının başına siyasi kimlikli birisini koyamazsınız. Ben 11 yıl kamu bankalarıyla ilgilendim. Bir arkadaşımız milletvekili adayı olduysa tekrar bankaya dönmesi imkansızdı, yasakladık. Kamu bankalarının yöneticileri siyaset kaldırmaz. Oralara siyasete girmemiş insanlar lazım.” ‘AB’nin ihale yasasını uygulayacağız, ondan sonra yolsuzluk biter’ “27 ülke bütün ihalelerini, kamu alımlarını ortak mevzuatla yapıyor da Türkiye niye kendi başına başka şeyler yapıyor? Avrupa Birliği’nin ihale yasasını alıp aynen uygulayacağız. 27 ülkede deneniyor. Al, kullan. Ondan sonra Türkiye’de yolsuzlukmuş, hırsızlıkmış, biter.” ‘AK Parti’den ayrılma sebeplerimiz ile iktidarın başarısızlığının sebepleri örtüşüyor’ “Bizim AK Parti’den ayrılmamızın sebepleri ile genelde iktidarın başarısızlığının sebebi tam olarak örtüşüyor. Adalet, ehliyet, liyakat ilkeleri terk edilince, düzgün dürüst insanlar sistemin dışına itilip de yanlış bir kadro ile ülkeyi yönetmeye çalışınca bu hale geliyor. Bütün bunları biz gördüğümüz için ve yanlışlar gittikçe çoğaldığı için biz ayrıldık.” Kılıçdaroğlu’nun vaatlerini yorumladı: ‘Ulaşılabilecek hedefler’ Babacan ayrıca Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun dün (15 Nisan) yayınladığı videoda paylaştığı “2,5 milyon istihdam, 123 milyar dolar yatırım, 20 bin dolar kişi başı milli gelir” gibi vaatlerini yorumladı. Babacan, “Bunların hepsi sağlam bir kadro ve iyi bir ekonomik programla ulaşılabilecek hedefler” dedi.