Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2014'teki Kobani eylemlerine ilişkin soruşturması kapsamında Kars Belediye Başkanı Ayhan Bilgen’in de aralarında olduğu 17 HDP’li tutuklanmasının ardından tartışmalar sürüyor. 2014’teki Kobani eylemleri sırasında Hüda Par’ın genel başkanı olan Zekeriya Yapıcıoğlu ise o tarihte yaşananları RS FM’de Atilla Güner’le Akşam Postası’na anlattı. Yapıcıoğlu, “O tarihte kim kiminle çatıştı doğrusu ben bilmiyorum. Çözüm süreci bitmeye yakındı ve bir gerekçe aranıyordu. Biz orada kurban edildik” dedi. Yapıcıoğlu, "Bence Kobani olayları adım adım hazırlanan ve hayata geçirilen planlı bir katliamdı diye" belirtti. Halen Hüda-Par’ın Genel Başkan Vekili görevini yürüten Yapıcıoğlu yaşananları şöyle anlattı: “Kim kiminle çatıştı doğrusu ben bilmiyorum ama bun şunu biliyorum ki 6-8 Ekim olaylarında da onun öncesinde çok yoğun saldırılar altındaydık. Hüda Par’a kurbanlık koyun rolü biçilmişti. Bu saldırıların hiçbir tanesinde doğru dürüst soruşturma yapılmadı. Yasin Börü ve arkadaşlarının şehit edilmesi olayına ilişkin görüntüler medyaya yansıdıktan sonra herkes insanlığından utandı. Tarihte benzeri görünmemiş vahşete şahitlik etti bütün millet. Kobani ya da farklı savaş ortamından kaçıp oraya gelip sığınmış, karnını doyurmakta zorlanan belki etin yüzünü hiç görmemiş insanlara kurban eti dağıtmakta olan Yasin Börü ve arkadaşları vahşice katledildi. O olayları hatırlayınca bile insan, insanlığından utanıyor. “ADIM ADIM HAZIRLANAN PLANLI BİR KATLİAMDI’’ Birilerinin söylediği gibi Kobani’nin düşecek olması üzerine halkın infiale kapılması nedeniyle kendiliğinden anlık olarak karar verildiğini ben düşünmüyorum. Bence Kobani olayları adım adım hazırlanan ve hayata geçirilen planlı bir katliamdı. Benim hiç şüphem yok, kimsenin de şüphe etmemesi lazım. Çözüm süreci 6- 8 Ekim’den önce bitmişti ama bunun ilanı geciktiriliyordu. Çünkü çözüm sürecine büyük anlamlar yüklenmişti. Biz parti olarak bu sürecin değerli olduğunu fakat takip edilen yol ve yöntemden ve tarafların samimiyetsizliğinden dolayı buradan bir çözüm çıkmayacağını da söylemiştik. Çözüm sürecinin tıkandığı andan itibaren hiç kimse masayı deviren taraf olmak istemedi. Masanın devrilmesi için bir sebep lazımdı, hem devlet hem PKK uygun zamanı bekliyordu. 6-8 Ekim’den sonra da yan yana pozlar verildi. O süreç bozulmasın, süreci bozan taraf ben görülmeyeyim diye belki bazı şeylerin üstü örtüldü. Olaylarla ilgili değerlendirme yaparken ‘33 HDP ölmüş’ diyorlar. Neye göre 33 HDP’li diyorlar? Ölenlerin hiçbirinin ismi yok. Biz katledilen kardeşlerimizin isimlerini teker teker söylüyoruz. Peki kim bu HDP’liler? Onlar diyorlar ki polis, asker ve yabancı uyruklular hariç hepsi HDP’li. Bir taraftan biz şiddete başvursunlar dememiştik diyorlar ama şiddet olaylarının içerisinde olanlarının hepsinin HDP’li olduğu başka bir şekilde ifade ediliyor." HÜDA PAR SADECE SAVUNMA HATTINDA MIYDI? Atilla Güner’in “Hüda Par savunma hattı dışında ölümlere sebep olmuş bazı mensupları var mıdır?” sorusuna Yapıcıoğlu şöyle cevap verdi: “Ben buna yüzbinde bir ihtimal bile vermem. Israrla olayları çatışma gibi aktarmaya çalışıyorlar ya da böyle göstermeye çalışanlar için ben onların iyi niyetli olmadığını söylüyorum. Bu çatışma değil vahşide bir saldırıydı. Bize de kurbanlık koyun rolü biçilmişti hatta belki de devlet ya da hükümet içerisindeki birilerinin gözünde de kurbanlık koyunduk. Çözüm süreci bitecekti, bitmişti aslında da ilan edilecekti. İlan için gerekçe lazımdı. Onlar bizim üzerimize saldırsalardı çok büyük katliam yapsalardı onlar da onların üzerinden silindir gibi geçecekti ve diyeceklerdi ki çözüm sürecine zulm ettiler. Belki onların istediği boyuta ulaşmadı, o yüzden biraz daha beklediler.’’