-TERK-EDİYORUM-SENİ-ÇÜNKÜ-SEN-KUSURLUSUN -

  -TERK-EDİYORUM-SENİ-ÇÜNKÜ-SEN-KUSURLUSUN -


 

• Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.

• Allah'a hamd Resulün'e sâlât ve selâm olsun.

•  Allah'ın rahmeti bereketi mağfireti daima yardımı üzerinize olsun.amin

"Sübhaneke lâ ilmelenâ illâ ma âllemtenâ inneke entel âlimul hakîm."

• "Ve ahiru davana enil hamdulillahi rabbil alemiyn..

• El-Habîr: Celle Celâlûhû 'Her şeyden haberdar olan...

• Dünyaya öyle daldırıldık  öyle daldırıldık ki, günahlar kanıksanır oldu… 

• Özgürlükler ve temel insan hakları kapsamında, günah serbestliğinin önü açıldı…

 •Kimse ,kimseye müdahil değil… kimse kimseden mesul değil…

- Nasıl olsa “her koyun kendi bacağından asılacak” diye uydurulmuş yahudi sözü yaşanır oldu .

• Öyle ki Filistin/Gazze'deki kardeşlerimizi unutturmak için yapay 

- gündemler inşa ediliyor sürekli  ...

• Dünyanın gözü önünde yok oluyor  müslümanlar ve hiç birşey yokmuş gibi 

- yaşayan ; Kendini bir şey zanneden ukalaların, dünyanın merkezine kendini,

-  koyan bencillerin, konuştukça kendini ele veren cahillerin, küçük dağları ben,

-  yarattım diyen kibirlilerin, küstahların, düşünmeden konuşan patavatsız- ların, 

- ahlak ve namus kavramını sadece belden aşağı sanıp küçümseyen aşağı indirgeyen,

-  ahlaksızların, kalabalıkların doğal üyesi olup duruşu olmayanların emri bil maruf,

- yok sayarak ahkâm kestiği bir dünyanın içinde ,, imtihan olunuyoruz.

“Emri bil maruf, nehyi anil münker” farzı, sanki kaldırılmış bir hüküm gibi…

“İyiliği emretme, kötülüğü yasaklama”nın pratikte karşılığı, bu gün için nedir diye sormanın bir anlamı var mıdır?

• Bir toplumdaki bir adam bu toplumun içerisinde günah işler de bunu,,

-  değiştirmeye güçleri olduğu halde, oradakiler değiştirmezlerse, 

- Allah onlara ölmeden önce mutlaka azabı isabet ettirir.” buyuruyor Allah’ın Rasulü…(s.a.v)

Evet, eğer Allah’ın bizlere yüklediği ‘yeryüzünün halifeliği’ görevini hakkıyla,

- yerine getirmek için bir çabada bulunmuyorsak, hepimizin günah dosyası, kabarıyor demektir.

• Değerli kardeşlerim hiç şüphesiz ki " Marufu emr münkeri nehiy, din uğruna,

-  eşsiz bir hizmet, insan için büyük bir derecedir.

• Günaha kalp kapılarını açık tutup, serbest dolaşım hakkı tanıyan birey ve 

- toplumların iflahı mümkün müdür? 

• Unutmayalım ki her günahta küfre uzanan bir boyut vardır.

Şunu baştan itiraf edelim ki; kimsede ‘ismet ’ sıfatı aramıyoruz, arayamayız insanın,

-  masum’ kalamayacağını da biliyoruz… 

• Fakat bu günaha teslim olacağımız din kardeşimizi göz göre göre işlediği,

- günahlarıyla kendi hâline terk edeceğimiz  anlamına da gelmez…

• Günahsız kişi yoktur, günahsız toplum da yoktur… 

• şayet işlediği günahlardan dolayı bir din kardeşini görmezden gelir ne hâli varsa,

-  görsün yahut o günahkar ben onunla selamı sabahı kesmeliyim derseniz veyahud kendinizi ,

-  ondan üstün görür iseniz ebedi azabın tadına bakmamak mümkün müdür?

• Hz. Mevlana'nın dediği gibi ; Insanı ateş değil kendi gafleti yakar herkeste kusur,

-  görür kendisine kör bakar !Neye nasıl bakarsan o da sana öyle bakar?

• Ve Hasan-ı Basri Hazretleri.. şöyle söyler ;  Öyle insanlar gördüm ki, 

• Kusurları yoktu? Lâkin başka insanların kusurları hakkında konuşuyorlardı, Allahü 

- Teâlâ'da onlarda kusurlar yarattı! Öyle insanlar gördüm ki,

Kusurları vardı! Lâkin diğer insanların kusurları hakkında sustular.

•  Allahû Teâlâ'da onların kusurlarını gizledi.

• İbretlik bir haldir ki kendisinde ki kusurların zerrece farkında olmayanlar,

-  eleştiri ile ön yargıyı harman etmiş herkesde kusur arar olmuşlar.

• Peygaber efendimiz aleyhisselam' amcası Ebu Leheb 'i defalarca İslam'a,

-  davet etmiş iman, çağrısı yapmıştır taki Ebu Leheb'in hakkında ayet nazil olana kadar!

• Şimdi soruyorum günah işlediğine şahit olduğunuz bir  din kardeşiniz hakkında,

-  ayet mi nazil oldu ki emri bil maruf 'u terk edeceksiniz? 

• Rasulullah, (s.a.v) şöyle buyurdu:

"Allah Teâlâ'nın, bir kimseyi senin vesilenle hidayete erdirmesi şüphesiz ki,

-  senin için, üzerine güneşin doğup battığı şeylerden daha hayırlıdır."

(Taberânî, Mu'cemü-l Kebîr)

• yine Resulullah (sav) buyurdular ki:

"Sakın zanna yer vermeyin.

 Zira zan, sözlerin en yalanıdır. 

• Casusluk etmeyin, rekabet etmeyin, hasedleşmeyin, birbirinize buğzetmeyin, 

- birbirinize sırt çevirmeyin, ey ALLAH'ın kulları, ALLAH'ın emrettiği şekilde kardeş olun..."

(Buhari, Edeb 45)

• Bir kalpte nasıl iman ile küfür aynı anda bulunamazsa muhabbet ve nefretde bir  kalpte aynı anda  bulunamaz.

• Müslüman,

müslümanın kardeşidir. Onu incitmez, üzmez. Bir kimse bir müslümanın aybını, 

- kusurunu örterse, Allahü teâlâ, kıyamette onun ayıplarını, kabahatlerini örter [Buhari]

•  Hiç şüphesiz ki ; Hayat kitabının öfke faslı, bir fâcia târihidir. 

• Bu vahim tehlikeden kurtuluş çaresi, bu hoşa gitmeyen feveran karşısında,

- kardeşlik ve sabır silâhını kullanmak, muvâzeneyi bozmadan sükûnete bürünmektir.

• Bahçeye diken aramak niyetiyle girersen kendinden başka bir şey,

-  bulamazsın." diyor Rûmi ve ekliyor; "Gönlünü dikenden temizlersen sonsuz gül bahçelerine ulaşırsın."

• Hepinizin bildiği bir kıssa ile devam edelim ' Hazret-i Ali, Allah yolunda bir 

- gazâ esnâsında karşısına çıkan amansız, güçlü  bir düşmanı alt ederek yere düşürmüştü.

•  Tam son darbeyi indirecekken, ölümle burun buruna kalmış olan rakibi, o an can 

- havliyle Hazret-i Ali’nin yüzüne tükürdü. Bu iğrenç davranış karşısında Hazret-i Ali o düşmanını bıraktı.

Ölümün pençesinden kurtulan düşman, rakibinin gösterdiği bu merhamet ve af 

- karşısında dehşete kapıldı. Hazret-i Ali’ye kendince bir mânâ veremediği bu davranışın sebebini sordu.

•  Hz Ali'nin seni öldürmedim çünkü tükürdün bu öldürme nefsime hizmet,

-  olacaktı ben Allah'ın rızasına nail olmak için cihad ediyorum seni affettim demesi üzerine  düşmanı müslüman oldu. 

• İlmin kapısı Hz Ali de var olupta bizde eksik olan nedir? 

• Ma’rûfu emretmek, münkerden alıkoymak hiç şüphesiz ki çok ağır ve bir okadar zordur. 

• Yüzüne de tükürürler küfür de ederler taşlarlar da üzerine deve işkembeside,

-  koyarlar, lâkin kulun emeli Allah ise amelî de öyle yol bulur. 

• Peygaber efendimiz aleyhisselam' emri bil maruf dan geri duranlara uyarısı şöyledir. 

•  “Bana hayat bahşeden Allah’a andolsun ki, siz ya iyiliği emreder,

- kötülükten alıkoyarsınız yada tam tersini yaparsanız " Allah kendi katından sizin üzerinize bir azap gönderir. 

• O zaman duâ edersiniz, fakat duânız kabul edilmez.”

• Kardeşlerim; Şu âyet de ibretle düşünmeyi gerektirmektedir:

• Estauzubillah...

• “…Onlar, (İsrâiloğulları) birbirlerine hiçbir münkeri yasaklamadılar.

-  Yemin ederiz ki yapmakta oldukları şey çok kötü idi…” (Mâide- 78-79)

• Değerli kardeşlerim ; Halkın seviyesine ininiz!! ”

-  diye buyuran bir Rasulün ümmetiyiz. İyiliği anlatırken, karşımızdakilerin,

-  anlayabileceği bir şekilde ve ayetlerde belirtildiği gibi, yumuşak bir uslup ile 

- ve dostane bir şekilde anlatma çabası içerisinde olmalıyız. 

• Elbette iyiliği anlatmamız ve kötülükten alıkoymamız, her zaman aynı söz ve 

- davranışlarla gerçekleşmeyecektir.

•  Kimi zaman yumuşak bir söz ile, kimi zaman sadece tavır ve davranışlarımız 

- ile, kimi zaman ise ciddi bir tavır takınıp uyarmak suretiyle gerçekleşecektir bu görev...


 

• Değerli kardeşlerim, Filistin/ Gazze'deki kardeşlerimizin sesi nefesi olmaya,

- korkmayın İslam bir çağrıdır… Tüm kuşakları ve zamanları kuşatan.... !!

• Şirkten tevhide… Batıldan Hakka… 

• Beşeri sistemlerin zulmünden, İslam’ın adaletine… 

• Dünyanın sıkıntılarından, ahiret saadetine mazlumun yanında zalimin,

- karşında durarak bir çağrıdır, bu davetin ucunda,

-  tevhid, izzet, adalet ve cennet vardır…

• Rasulullah (sav) buyurdu ki:

"İnsanlardan korkup Hakk'ı söylemekten çekinmeyin!.

Bildiginiz ve gördügünüz Hakk'ı söyleyin.

Susmanız ne rızkı artırır ne de eceli geciktirir."

     ____Fİ _ EMANİLLÂH __

                Kablel-vuku..

• "...Rabbişrah-li sadri. Ve yessir li emri. 

• Vahlul ukdeten min lisäni. Yefkahů kavli." Allahümme- Âmin...