Mümkün Olanı “İmkânsız” Görmemek

İnsan ruhu birçok sırlarla doludur ve ruhun güzelleşme yeteneğini Allah bir nimet olarak yaratmıştır. Ahlakımız, zevklerimiz, yeteneklerimiz hep ruhumuzda şekil alır. Ruh gücümüzü kullanarak sürekli kendimizi geliştirebiliriz. Birçok kişi bu gerçeği bilmez ve karakterini, alışkanlıklarını, düşünce şeklini kısacası kendisiyle ilgili hiçbir özelliği değiştiremeyeceği yanılgısına kapılır. “Neysem oyum”, “İnsan şu yaşına kadar değişmediyse bundan sonra da değişmez” gibi gibi yanlış düşüncelerle hem kendi yaşamını hem de başkalarınınkini şekillendirebilir. 

Oysa yaşı, deneyimi, kültürü, eğitimi, birikimi, aile-arkadaş çevresinden öğrendikleri her ne olursa olsun herkes olumlu değişimler gösterebilir. Önemli olan kişinin öncelikle eksiklerini tespit edip, karar vermesi ve sonrasında iradeli davranarak bunları düzeltmesidir. Hatalarını güzel olanla değiştirmesi bu kişiye zamanla güven verecek ve kendi kendini başka değişikliklere ikna etmesinde de faydalı olacaktır. Hemen birkaç örnek verelim: 

Bir kişi çabuk sinirleniyor veya heyecanlı olabilir ve bu nedenle de olaylardan olumsuz etkileniyor olabilir.  Bunun bir imtihan türü olduğunu fark eden ve eksikliklerini düzeltmek için fırsat bilen kişi değişim yönünde çok önemli bir aşama kaydeder. Unutkanlığıyla bilinen biri öncelikle bunu kabul eder ve kendine göre tedbirler alarak örneğin not tutarak ya da hatırlatma yöntemleri kullanarak bu sorununu halledebilir. Bunun için yapması gereken ruhundaki eksiklerin farkında olması, istemesi ve irade kullanmasıdır.

Olumsuzlukların çözümü

İnsan çok aciz bir varlıktır: Çabuk yorulur, unutur, kızgınlık hisseder, duygusallaşabilir, tahammülsüz olabilir. Bu acizlikler iman etmeyenler üzerinde çok negatif etkiler oluşturabilir. İman eden bir insanda ise bu olumsuzlukların hepsi birer teşvik unsurudur. Kuran ayetlerini bilen bir insan her sorunun çözümünden de haberdardır. İmanı ile bütün olumsuzlukları yok edebilir ve yerine güzel ahlakı koyabilir. Tabi ki bu da yine irade, akıl kullanarak olur.

Burada tabi çok önemli bir konuyu da hatırlatmakta fayda var:

İman edenler olumsuz duyguları hiç yaşamayan, bilmeyen insanlar değillerdir tam tersine onlar da bütün bunları bilirler ama Allah için bütün negatifliklerin yerine pozitif olanı koymak için çalışırlar ve ayetlerde emredilenleri uygularlar.  

-Kızmalarına vesile olacak bir durumla karşılaştıklarında, “öfkelerini yenerler (Al-i İmran Suresi, 134)” ayetini akıllarına getirir ve bu ibadeti uygulayarak sakin olurlar.

 -İhtiyaç içinde birini gördüklerinde hemen yine aynı ayetteki “bollukta da darlıkta da infak ederler” hükmünü hatırlar ve gerekeni yaparlar. 

-Sabretmeleri gereken durumlarda “Allah’ın sabredenleri seveceğini (Al-i İmran Suresi, 146)” bilir ve nefislerine zor da gelse hemen bu ahlakı gösterirler. 

-Kendilerine kötü söz söyleyen ya da kötü davranan kişilere hiçbir zaman kötülükle karşılık vermez hatta tam tersine çok güzel şekilde davranırlar çünkü Fussilet Suresindeki şu hükmü bilirler:

İyilikle kötülük eşit olmaz. Sen, en güzel olan bir tarzda (kötülüğü) uzaklaştır; o zaman, (görürsün ki) seninle onun arasında düşmanlık bulunan kimse, sanki sıcak bir dost(un) oluvermiştir. (Fussilet Suresi, 34)

Bir yerden başlayabilmek

Hiç başkasından beklemeden, bir yerden başlayarak bütün olumsuzluklardan, sıkıntılardan kurtulabilirsiniz, bunun için sadece mümkün olanı imkânsız görmemek gerekiyor. Kimi zaman ilk adımı atmak, kabullenmek sorunları çözmeyi kolaylaştırabilir, biraz daha gayret edildiğinde ise negatiflikleri değiştirmek hiç tahmin etmeyeceğiniz kadar güzel olabilir. 

Şu andan itibaren başlayın ve kızdığınızda öfkenizi yenin, tahammülsüz hissettiğinizde “sabır ibadetinin zamanı geldi” diye düşünün ve bekleyin, Vesveselerinizi, kötü sözlerinizi erteleyin. Sizin de ihtiyaç içinde olduğunuz ama başkasına öncelik vermeniz gerektiği durumları bir fırsat olarak görün ve fedakârlık yapın. Herkesin olumsuz konuştuğu durumlarda siz mutlaka olumlu konuşun, bir çözüm bulun, herşeyin güzel yönünü vurgulayın, olumlu kıyas yapın/yaptırın.

Böyle yaptığınızda ruhunuzu geliştirme gücünüzün arttığını ve yaşadığınız olumlu değişiklikleri görecek, birçok konunun kolaylıkla değiştiğini fark edeceksiniz. Mübarek Ramazan ayının son haftasını da bunun için bir fırsat bilelim ve bir yerden başlayalım. Allah ülkemize tekrar bereketini yaysın, sıkıntıları, huzursuzlukları, kardeş kavgalarını bitirsin.