Koltuk Uğruna Her Şey Mübah mı?


Siyaset meslek haline dönüştüğü günden beri, ne din kaldı ne de iman. Koltuk uğruna söylenen yalanlar, yapıştırılan yaftalar. Aklınıza ne geliyorsa yapılır hale geldi. Ülkemiz partili cumhurbaşkanlığı ile yönetildiği günden beri yalanların daha fazla söylenir olduğunu görmekteyiz. Ülkeyi yöneten partili cumhurbaşkanı, kendisine oy vermeyenleri zillet sözleriyle yaftalamaktadır. Saadet Partisine HDP ile iş birliği yaptığını da yapmış olduğu mitinglerde ve TV programlarında defaten ifade ettiler. Doğruyu mu bilmiyor yoksa algı mı oluşturmaya çalışıyor? 
Şunu anlamaya çalışıyorum. Cumhurbaşkanlığı müessesesi bütün ülke halkını kucaklayan bir müessese değil mi? Eğer böyle ise o halde neden kendisine oy vermeyenleri rencide etmektedir. Eğer zillet dediği partiler terörle ilişkisi varsa, o zaman dava açılıp kapatılması gerekmiyor mu? PKK’nın yasal partisi olur mu? Tabi ki olamaz! O halde neden hazineden HDP’ye 92 milyon lira veriyorsunuz? Hem para vereceksin hem de terörist diyeceksiniz. Biz onların PKK ile iş birliği yaptığına inanıyoruz. Siz inanmıyor musunuz da bunca parayı hazineden ödüyorsunuz?  Hem para veriyor hem de aday olmalarına izin veriyorsunuz? Sonra bunlarla iş birliği diye diğer muhalefet partilerini yaftalıyorsunuz? Yaftaladıklarınız ise diğer %50’yi temsil ediyor. Madem zillet bunlar ve madem sakıncalı o halde seçime ne gerek var. Siz devam ediniz. 
Milletin CHP ile ve diğer partilerin eskiden yapmış oldukları yönetimsel hatalarını ne düşünmeye ne de anlamaya takati kaldı. Hükümet olarak ekonomiden ve işsizlikten bahsediniz. Bizim gündemimizde seçim değil, geçim derdi var. Paranın satın alma değeri düştü. Asgari ücretle yaşanmaz hale geldi. Çok iş yeri maaş ödeyemez durumda. İktidar ve muhalefetin şimdiye kadar aldığı belediyelerde yaşanan yolsuzluklar hakkında ne gibi işlemler yapıldı. Dün rant için elinden geleni yapan belediye başkanları bugün daha farklı mı olacak? Seçim meydanlarında ayakta kalabilmek için düşman meydana getirmek sadece ülkeyi gerer. Bize bu gibi söylemlerle gelmeyiniz. Bize birleştirici dil ve refahı arttıracak projelerle geliniz. Artık algılarla ülke yönetilemez hale gelmiştir. Bu böyle biline!