TCMB, bankaları, tartışmalarda yer alan insanların verdiği bilgiye göre yerli mevduat sahiplerinin başka yerlerde daha yüksek getiri elde etmek için giderek daha fazla nakit çekmesi nedeniyle, lirayı korumak için oluşturulan acil bir tasarruf planını desteklemeye zorluyor. Dolar karşısındaki herhangi bir düşüşle eşleşen veya onu yenen Kur Korumalı mevduat hesapları (KKM) 2021’in sonlarında bir döviz krizinin ortasında devreye alınmıştı. Hükümetin, bir ay içinde değerinin neredeyse %30’unu kaybettikten sonra lirayı istikrara kavuşturması için kilit bir aracı haline geldi. Ancak faiz indirimi, nispeten sabit bir döviz kuru ve %65 civarındaki enflasyon, mevduatların sunduğu getiriyi azalttı ve tasarruf sahiplerinin hisse senetlerinde, dövizde, altında ve diğer yatırımlarda daha iyi kazançlar elde etmelerini sağladı. Mevduat programı, 30 Aralık’a kadar olan dönemde kaydedilen en büyük haftalık net çıkışını gerçekleştirdi ve neredeyse 3 milyar dolar çekilirken Eylül ayından bu yana en düşük seviyesine ulaştı. Şimdi hükümet için korku, zaten rekor düşük bir seviyeye yakın işlem gören liranın, korunan mevduatlar tarafından sağlanan destek azaldıkça yeni oynaklık dönemine girebileceği. Merkez bankası yetkilileri, toplantının özel olması nedeniyle isminin açıklanmasını istemeyen katılımcılara göre, tasarruf aracından çıkışlar konusundaki hoşnutsuzluklarını iletmek için bu hafta bankaların temsilcileriyle bir araya geldi. Toplantıda TCMB, tasarruf programına katılmak için bankalardan döviz varlıklarını liraya dönüştüren müşterilere daha iyi getiri sunmalarını istedi. Merkez bankası temsilcisi, Bloomberg ile temasa geçtiğinde toplantı hakkında yorum yapmayı reddetti. İstanbul Analytics ekonomisti Güldem Atabay, liranın “seçimlerden sonraya kadar baskı altında olacağını” söyledi ve bu yaz yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerine atıfta bulundu. “Döviz korumalı mevduatlar, düşük lira faiz oranları nedeniyle yatırımcılar için artık çok cazip değil. Yüksek enflasyonun ortasında değer arayışında insanlar borsaya yatırım yapmayı ya da dövize geri dönmek, hatta tüketimlerini artırmak gibi alternatifler aramayı tercih ediyorlar.” Döviz korumalı mevduat kapsamında, tasarruf sahipleri halihazırda sahip oldukları lira veya dönüştürebilecekleri döviz veya altın ile hesap açabilmekte. Lira hesaptaki faiz oranından daha fazla değer kaybederse, farkı birinci gruba ödemekten merkez bankası ikinci gruba ödemekten Türk Hazinesi sorumlu. Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’ye göre program Hazine’ye yaklaşık 5 milyar dolara mal oldu. Bloomberg Economics’e göre “Liradaki göreceli istikrar, döviz korumalı mevduatların getirisinin düşen merkez bankası politika faizinin bir fonksiyonu ile sınırlandırıldığı anlamına geliyor. KKM’den büyük göç, tasarruf sahipleri borsa, altın ve hatta düzenli lira mevduatları da dahil olmak üzere alternatif yatırımlardan daha yüksek getiri aradıkça devam edebilir. ” 30 Aralık itibariyle KKM programında hala tutulan 1,42 trilyon lirayla (75,5 milyar dolar) bile, Türk Lirası geçen yıl gelişmekte olan piyasalarda en kötü performans gösterenler arasındaydı. Lira perşembe günü dolar karşısında %0,2’ye kadar düşerek 18.7868’e geriledi. Bloomberg