AÇLIK SINIRI KİMİN ÖLÇÜSÜ?

AÇLIK SINIRI KİMİN ÖLÇÜSÜ?

‘’Demiri Demirle Dövdüler; 

Biri Sıcak, Biri Soğuktu. 

İnsanı İnsanla Kırdılar; 

Biri Aç, Biri Toktu.’’

PİR SULTAN ABDAL


        Nedir bu açlık sınırı tarif edelim. Bir konuyu en doğru şekilde anlayabilmek için , tanımları ve kavramları iyi bilelim ki, algı operasyonu kurbanı olmayalım.

        Açlık sınırı; 4 kişilik ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarını ifade eder
        Şubat 2023'te açlık sınırı 9 bin 425,15 TL'ye, yoksulluk sınırı 30.700,83 TL'ye yükselmiş ve gıda enflasyonu şubatta aylık yüzde 6,32, yıllık yüzde 107,02 olarak gerçekleşmiş, rakamları manuel olarak makyajlayan TÜİK verilerine göre.

        Asgari ücretlinin eline geçen net maaş 8500 tl eridi gitti bile. Birkaç gün sonra mart sonu  tarihli tüik yeni makyajlı rakamlarını yayınlayacak, şimdilik izliyor ve  not alıyoruz. Devleti  yöneten erkan ne kadar  düşünceli (!) milleti açlık sınırında karnını doyuruyorlar. Ülkemiz de Çalışan kesimin %40’ı hatta  dönem dönem  (%48 e varan oranda)  asgari ücretle çalışıyor. Yani TÜİK’e göre  20 milyon sistemin içinde olan biri olarak bana göre 35 milyon  insan sadece beslenebileceği  kadar kazançla yaşıyor! Ayakkabı, kıyafet, okul masrafları , sosyalleşmek, gezmek, sinema ya gitmek, kitap okumak  hatta hayal kurmak bile yasak bu kesime.Hayal kurmak yasak olur mu? Asagari ücretliler, masraflarını karşılayabilmek için ek işlerde çalımak zorundalar , hayal edebiliyor musunuz?

        İlkokul, ortaokul, üniversite de okuyan çocuklarınız varsa , elinizden tutanın emir eri olacağınız kesindir! Eğitim maliyetleri asgari ücretlinin  boyunu aşalı çok oldu.Devlet, milletinden vergi toplarken asgari(!) rakamlar uygulamalı ancak bir tek vatandaşını dahi kimseye muhtaç olmayacak şekilde sistemini inşaa etmeli vatandaşlarına insanca yaşam ölçülerinde onurlu bir yaşamı tesis etmelidir. Devletin varlığı millet içindir. Devleti yöneten siyasetçiler, bürokratlar , memurlar bu milletin hizmetkarıdır neden? *** 

‘’Çünkü devletin parası olmaz! Milletin parası olur .‘’ Bu küçük ama büyük bilgiyi zihninize oturtmadan bulunduğunuz makamın sorumluluklarını anlayabilme ihtimali ortadan kalkar. Milletin parasını kullandığınız kurumlarda millete üstten bakan uygulamaların vebali  vardır. Ülkenin en düşük gelir kesimini açlık sınırına mahkum edip , kendi harcamalarınızda israf etmeye hakkınız olamaz.

 Yoksulluk sınırı nedir peki?

 Gıda harcaması ile giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarıdır ve en son  31.241,48 TL'ye yükseldi. Gıdaya ek olarak elektrik, su ,giyim, konut, yakıt ulaşım, eğitim, sağlık vb ihtiyaçların maliyeti bu 31250 tl. Henüz gezmek sosyalleşmek, sinema tiyatro gibi alanlara ulaşamadık. soruyorum sizlere: kaç kere ömrünüz var? Ödediğimiz vergiler kimin cebine peşkeş çekildi? İnsanca yaşamak şimdi değilse ne zaman? Neden sınırlarda yaşıyoruz? 

1.sınır açlık sınırı

2.sınır yoksulluk sınırı

 Dünyaya hükmetmek isteyen ırkçı emperyalizmin planı tıkır tıkır işliyor.

Fakirlerin sofrasında kurgulanmış bir yemek fotosuyla  inandırılan sınır bekçisi kardeşim, bu ülkenin nimetlerinden payına düşeni adil bir şekilde  almak hakkını kullanabilirsin. Bir ara dur ve hayal et: insanca yaşamak, adil paylaşımı uygulayacak adil bir devlet nasıl mümkün olur? Hayal et ve talep et ki talebin sana verilsin.

‘’Vara vara vardım ol kara taşa
Hasret ettin beni kavim kardaşa
Sebep ne gözden akan kanlı yaşa
Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm

Nice sultanları tahttan indirdi
Nicesinin gül benzini soldurdu
Nicelerin gelmez yola gönderdi
Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm

Karacoğlan der ki kondum göçülmez
Acıdır ecel şerbeti içilmez
Üç derdim var birbirinden seçilmez
Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm’’   (Karacaoğlan)

Saliha Güzel 

Serbest muhasebeci mali müşavir

(Yürüyen evren)