Hatalı mahkeme kararlarını değerlendiren Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca "Hatalı bir karar üzerinden tüm yargı sisteminin hedef alınarak yıpratılması doğru değildir. Karar vermek hakimin asıl görevi olup kimseye devredilemez. Hakimlere tavsiye ve telkinde bulunamaz. Karar verme yetkisi kamuoyuna ait olsaydı mahkemelere gerek kalmazdı" dedi. Akarca, "Çokça sosyal medya mahkemelerine tanıklık ediyoruz. Buradan yargı zarar görüyor, toplum zarar görüyor, devlet zarar görüyor" ifadelerini kaydetti.

Kayseri'de düzenlenen 'Ticaret Hukuku Sempozyumu’nda konuşan Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca "Hatalı bir karar üzerinden tüm yargı sisteminin hedef alınarak yıpratılması doğru değildir. Karar vermek hakimin asıl görevi olup kimseye devredilemez. Hakimlere tavsiye ve telkinde bulunamaz. Karar verme yetkisi kamuoyuna ait olsaydı mahkemelere gerek kalmazdı" dedi.

Akarca, 'sosyal medya mahkemelerinin' ortaya çıktığını söyleyerek, bunan dolayı yargının, devletin ve toplumun zarar gördüğünü ifade etti. "Herkesin çok dikkatli olması gerekir" diyen Akarca, "Hüküm kesinleşinceye kadar yargısal haberlere yorum katılmamalıdır" diye konuştu.


'HAKİMLERİN HER SORUYA VERECEĞİ CEVAPLARI VARDIR'

Akarca “Yargıtay'ın son yıllarda yaptığı çalışmalarla birçok reformlar gerçekleştirdiğini ifade etmek isterim. Bu reform çalışmaları etik, şeffaflık ve adli kayıt olmak üzere üç ana sütun üzerine inşa edilmiştir. 2017 yılında geliştirilen etik sistem ile 2019 yılında İstanbul Bildirgesi'nin Birleşmiş Milletler'de kabul edilmesi Yargıtay'ın hem ulus hem de küresel ölçekte somut etkiler doğuran önemli başarılarındandır.

Hepimizin üzerine titrediği yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı, yargıda dürüstlük, yargının şeffaflığı ve hesap verebilirliği ilkelerinin gerçek ve görünür olmasının en etkili yollarından birisi adli kaliteyi arttırmaktır. Çok bilinen bir sözdür. Hakim kararlarıyla konuşur. Hakimler az konuşan insanlardır. Onun için çok fazla polemiklere girmek istemezler. Ama aslında her soruya ve soruna verecek cevabımız vardır. Bu bizim buradaki suskunluğumuz, adaletin saygınlığının zedelenmemesi ve karşılıklı polemiklere girilmemesinin sağlanması içindir” ifadelerini kullandı.


'İLAN TASLAKLARININ YAPAY ZEKA DESTEKLİ YAPILMASI PLANLANMAKTA'

Yargıtay kararlarının yakında yapay zeka destekli yapılacağına değinen Akarca, "Ocak ayından itibaren tüm Yargıtay daireleri ve genel kurullarda uygulanacak olan rehber, ülkemizde adli kalitenin arttırılmasının itici gücü olacaktır. Rehbere uygun şekilde yazılacak gerekçeli kararlar gelecek yıl haziran ayından itibaren faaliyete geçecek olan yapay zeka tabanlı Yargıtay içtihat merkezi aracılığıyla da yaygınlaştırılacaktır. Yakın gelecekte iş süreçlerinin rapor kağıtlarının ilk derece ve bölge adliye mahkemesi karar niteliklerinin, ilan taslaklarının da yapay zeka destekli olarak yapılması planlanmaktadır" ifadelerini kullandı.


'HAKİM VE CUMHURİYET SAVCISI HİÇBİR ŞEYDEN KORKMAZ'

Hakimlik ve savcılık mesleğinin önemine dikkat çeken Akarca, şöyle konuştu:

"Hatalı bir karar üzerinden tüm yargı sisteminin hedef alınarak yıpratılması doğru değildir. Karar vermek hakimin asıl görevi olup kimseye devredilemez. Hakimlere tavsiye ve telkinde bulunamaz. Karar verme yetkisi kamuoyuna ait olsaydı, mahkemelere gerek kalmazdı. Hepinizin bildiği üzere çokça sosyal medya mahkemelerine tanıklık ediyoruz. Buradan yargı zarar görüyor, toplum zarar görüyor, devlet zarar görüyor.


Yargıya olan güven azalıyor. Onun için herkesin çok dikkatli olması gerekir. Hüküm kesinleşinceye kadar yargısal haberlere yorum katılmamalıdır. Hakim ve Cumhuriyet savcısı hiçbir şeyden korkmaz. Cesur olmak zorundadır. Nezaketi elden bırakmadan herkesi dinleyerek ve delilleri topladıktan sonra iyi bir araştırma sonucu hukuka, anayasaya, kanuna ve vicdana göre karar verir."

Kaynak: Karar