TEZATLIKLAR İÇİNDEN ÇIKAN UYUM

Gece-gündüz
İyi- kötü
Savaş- barış

Bu birbirine zıt terimlere baktığımızda zıtlıkların hep bir arada olduğunu ve birbirini tamamladığına gözlemci olarak şahit oluyoruz.

Çünkü herşey  zıddıyla anlam bulur. Fakirlik olmadan zenginliğin, hastalık olmadan sağlığın, savaş olmadan barışın hazzı hissedilmez.


Evren düzeninin özüne, onu meydana getiren parçalar arasındaki ilişkiye baktığımızda zıtlıklar aslında evrendeki uyuma yardımcı olur. Belki de bu zıtların sürekli mücadelesi anlamına gelen bu sonsuz değişim; evrenin bu kadar mükemmel bir düzene sahip olmasını sağladığının idrakine varırız zamanla.

Bizlerde yaşamda bu şekilde zıtlıklar ile karşı karşıya geliyoruz. Bazen kardeşimiz,  eşimiz,  iş arkadaşımız bizimle tam zıt ruhda olabiliyor.

Yaşamda zıtlıklar ile karşı karşıya gelmeden yaşamda anlamı bulamayız.

İnsan dünyada vermiş olduğu İnsan olma mücadelesi zıtlıklara tahammül gücü ile kıymet kazanır. 

Sabırla yol almak karşımıza çıkan zıtlıklar ile çizgimizi bozmadan tahammül edebilmek kıymetimizi artırır Allah katında hakiki kullar arasında olmayı sağlar.




İlahi sistemde abes iş olmadığının herşeyin olması gerektiği gibi olduğunun bilincimizin yükseldikçe şahit oluruz.

Düşük bilinç zıtlıklar ile daha çok çatışır enerji olarak kayba uğrar.  Bilinç olarak yükseldikçe zıtlıkların zamanla uyumlu hale geldiğine şahit oluruz.





Karşı karşıya geldiğimiz zihmimizde adeta savaş olarak algınan bu durum aslında bize hizmet odaklı bir işleyişdir.

Hayat matematiğin çözemediğimiz için bizlere ağır ve zor gelir.

Ruhsal dünyamızı oldukça zorlayan bu zıtlıklar  hayatımıza hizmet amaçlıdır.


Ruhsal alemde yol alabilmek zorluklarla ruh kaslarımız güçlendirir.

Sabır ve teslimiyet ile acının bala dönüşmesini sağlamak gerçek kulluk vazifesidir.


Yaşamış olduğumuz sıkıntılar ile yavaş yavaş madde aleminden uzaklaşırız.

Madde aleminde huzuru yakalayamayan ruh mânanın huzurunu arar.

Zıtlıklar ile sıkışma yaşadıkça mana alemine sığınır.

Oysaki bizler rahat olsaydık gaflet uykusundan uyanmamız oldukça zor olacaktı.

Anlıyoruz ki zıtlıklar dünyası olan madde dünyası bizi manâ  dünyasına göç için yardımcı güçlerdir.

Gerçek yaşamın hazzını aldığında o zıtlıkların birer vermen gereken derslerin olduğunun idrakine varıp teşekkürü borç biliyorsun.
Ruhsal uyanışa hizmet eden bizlerin zıt gördüğü tezatlıklar zamanla rengini uyuma veriyor.

Dünyada herşey bize hizmet ediyor  iyi kötü olarak algıladığımız bunun farkında olmak içsel savaşımızı bitirir. 


Platon, insandaki, doğadaki ve evrendeki zıtlığı o kadar güzel açıklamıştır ki: 

“Acı ve haz doğal olarak fışkıran iki pınar gibidir; bunlardan gerektiği yerde, gerektiği zaman, gerektiği kadar alan her canlı varlık mutlu olur; buna karşılık bilinçsizce, zamansız alan mutsuz yaşar”. 

Hayırlı haftalar sevgili okurlar..

Aslı Soylu