GENEL GEREKÇE

Türkiye Cumhuriyeti’nin sosyal bir devlet olduğu ilkesi Anayasa kapsamındadır. Sosyal devletlerde, aylık geliri belli sınırının altında olan kişiler dezavantajlı gruplar arasında sayılmaktadır. Sosyal devletlerde vergi uygulaması, gelir dağılımında adaletin sağlanabilmesi için kullanılan işlevsel bir sosyal politika aracıdır. Gelir vergisi, tam da bu amaçla uygulanan bir vergidir.

Küresel ölçekte ve Türkiye’de gelir dağılımında adaletsizliğin olduğu ortadadır. Gelir dağılımını gösteren raporlarda yer alan rakamlar, gelir dağılımında adaletsizliğinin derinleştiğini göstermektedir. Bu kapsamda eşitsizlik giderici politikaların uygulanması, bunu sağlayabilmek için de kanuni değişikliklerin yapılması önem arz etmektedir.

Her yıl açıklanan açlık ve yoksulluk sınırı ile asgari ücret karşılaştırıldığında asgari ücret, vergiler ve diğer kesintiler düşüldükten sonra kalan net haliyle, kahir ekseriyetle açlık sınırının dahi altında kalmaktadır. Dolayısıyla 4 kişilik bir ailede bir kişinin asgari ücretle çalışması halinde eline geçen ücretle aile bireylerinin açlık sınırının altında bir gelirle yaşamlarını sürdürmesi söz konusu olmaktadır.  Hâlihazırda asgari ücretten yüzde 15 gelir vergisi kesintisi yapılması, zaten açlık sınırında yaşamak zorunda bırakılan vatandaşların mağduriyetinin artmasına sebep olduğu izahtan varestedir. Bu haliyle asgari ücret üzerinden alınan gelir vergisinin istisna kapsamına alınması zaruri bir hal almıştır.

Böyle bir değişiklik ile devletin ciddi bir vergi kaybına uğrayacağı düşünülebilir. Ancak kamu harcamalarındaki israfın boyutu göz önüne alındığında, yapılacak tasarruflar ile asgari ücretin istisna kapsamına alınması pekâlâ mümkündür. Aralığı belirli olmayan zamanlarda vergi borçları bir kalemde silinen şirketlerin olduğu ülkemizde, hayata tutunmaya çalışan işçilerin aldığı ücretlerin gelir vergisi istisnası kapsamına alınması ve bu istisnanın sürekli olması izah edildiği üzere Türkiye Cumhuriyeti’nin sosyal devlet olmasının da gerektirdiği bir zorunluluktur.

MADDE GEREKÇELERİ

Madde 1 – Gelir Vergisi Kanununda müteferrik istisnaların sıralandığı 23 üncü maddeye eklenecek yeni fıkra ile 4857 sayılı İş Kanununun 39 uncu maddesinde belirtilen Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun belirlediği asgari ücret karşılığında çalışan işçilerin aldığı ücretin vergiden muaf tutulması amaçlanmıştır.

Madde 2 – Yürürlük maddesidir.

Madde 3 – Yürütme maddesidir.

 

MADDE 1 – 31/12/1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 23 üncü maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir. 

            “4857 sayılı Kanunun 39 uncu maddesinde belirtilen Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun belirlediği asgari ücret karşılığında çalışan işçilerin ücretleri.”

MADDE 2 – Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 3 – Bu Kanun hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütülür.